MHP TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika
Son Dakika Logo
Güncel

MHP TBMM Grup Toplantısı

MHP TBMM Grup Toplantısı
09.10.2012 13:21

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Komşu ülkelerle kurulan dostluk köprüsü çökerek hasım ve keskin cepheler kurulmuştur.'Sıfır sorun' diye girdiği yolun sonu; sıfır huzura, sıfır ilkeye, sıfır dosta, sıfır menfaate ve sıfır geleceğe açılmaktadır"...

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Komşu ülkelerle kurulan dostluk köprüsü çökerek hasım ve keskin cepheler kurulmuştur. AKP'nin

'Sıfır sorun' diye girdiği yolun sonu; sıfır huzura, sıfır ilkeye, sıfır dosta, sıfır menfaate ve sıfır geleceğe açılmaktadır" dedi.

Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Akçakale'ye top mermisinin düşmesinin ardından partisinin milletvekillerinin bölgede incelemelerde bulunduğunu anımsatan Bahçeli, bu ilçede esnafın halinin tam anlamıyla "perişanlık" olduğunu, 12 binden fazla sığınmacının bulunduğu Akçakale'de 3 haftadan beri eğitim yapılamadığını, sağlık kuruluşlarının düzenli hizmet veremediğini, kadın, yaşlı ve çocukların ağırlıklı olarak Harran ve Şanlıurfa merkezdeki akrabalarının yanına gönderildiğini ifade etti.

"İstanbul'da keyif, Ankara'da hüküm sürenler Akçakale'yi umursamamakta, Nusaybin'in sorunlarına duyarsız kalmakta, Yayladağ'ın biriken meselelerine yüz çevirmektedir. Suriyeli muhaliflere gösterilen yakınlığın ve sıcaklığın yarısı bile kendi vatandaşlarımıza çok görülmektedir" diyen Bahçeli, "Kabul edilmelidir ki, AKP'nin dış politikası Ortadoğu'da ağır bir yara almış ve her anlamda Türk milletinin aleyhine sonuçlar vermeye başlamıştır" görüşünü savundu.

-"Sıfır Sorun"-

Bahçeli, "AKP'nin başarı diye pompaladığı dış politika konsepti kısırlık ve sığlıktan sabıka yemiştir. Türk dış politikası maceraperest bir bakanın elinde neredeyse oyuncağa dönmüş, ahenk ve uygunluğunu kaybetmiş, Türk milletinin akıbeti bu zihniyetin dürtülerine teslim edilmiştir" dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, şöyle konuştu:

"Komşu ülkelerle kurulan dostluk köprüsü çökerek hasım ve keskin cepheler kurulmuştur. AKP'nin 'Sıfır sorun' diye girdiği yolun sonu; sıfır huzura, sıfır ilkeye, sıfır dosta, sıfır menfaate ve sıfır geleceğe açılmaktadır.

İktidarın ihtiraslarıyla sahip olduğu imkanları arasındaki çelişki, Türkiye'nin altını oymakta, gücünü zayıflatmakta ve yörüngesini kaydırmaktadır. Üzülerek görüyorum ki bölgesel ve küresel ölçekte prestij kaybımız ileri düzeye çıkmıştır.

Türkiye'nin milli politikalarını okyanus ötesinin limanına paketleyip bırakan hükümet, iyiyi ve kötüyü ayırt edecek temyiz melekesini de yitirmiştir. Başbakan Erdoğan, Ortadoğu romantizminin tılsımına kapılarak gölgesinden büyük laflar etmiş, Dışişleri Bakanı da batının kartvizitinde yazılı olan sömürge işlerine gönüllü olarak acentelik yapacağını hevesle bildirmiştir."

AK Parti'nin en başta Suriye, İran ve Irak'ta takip ettiği politikaların Türk milletine "büyük yükler ve ek külfetler" getirdiğini anlatan Bahçeli,

"Kaldı ki Ortadoğu'nun çatışma alanlarına Türkiye'nin düşüncesizce sokulması telafisi olmayan bir öngörüsüzlük olarak değerlendirilmelidir. Bugün daha net olarak görüyoruz ki, Türkiye'yi edilgen ülke konumundan çıkarma iddiaları ham bir hayalden ibaret kalmış, milli menfaatler dahilinde cesur kararlar alabilen bir ülke amaçları fos çıkmıştır" şeklinde konuştu.

-"Türk dış politikasının başına geçirilen yeni bir çuval"-

AK Parti'nin dış politikasının iflas ettiğini ve Türkiye'yi uçurumun kıyısına savurduğunu ileri süren Bahçeli, şöyle devam etti:

"Arap Baharı vadisinde, emperyalist nefesle şişirilen ve yerel dinamiklerden kaynaklanmayan değişim ve özgürlük çağrılarına doğrudan müdahale tercihleri acı meyvelerini birer birer vermeye başlamıştır.

Hükümetin yakın coğrafyalarda etkili ve nüfus sahibi olma iddiaları, isyancılara kol kanat geren pervasızlıkları sınırsız özgüven, belirsiz yöntem ve nafile vasıtalarla duvara toslamıştır. Bu aslına bakarsanız Türk dış politikasının başına geçirilen yeni bir çuvaldır ki, eğer böyle giderse etnik bölücülük sorunu uluslararası bir mesele haline gelecek ve Türkiye ortadan ikiye ayrılmanın tuzağına düşecektir.

Bugün Türkiye Suriye ile sıcak çatışmanın sınırına gelmiştir. AKP'nin bu ülkeyle ilgili hiçbir öngörüsü tutmamış, yapılan hesap ve planlamalar bütünüyle sarpa sarmıştır. İhtimaller düşünülememiş, atılacak adımların nereye ulaşacağı kestirilememiştir. Suriye'yi iç sorun olarak lanse eden Başbakan Erdoğan'ın Emevi Camisinde namaz kılma ideali, Bilali Habeşi'nin, İbn-i Arabi'nin türbeleriyle Süleymaniye Külliyesinde dua isteği Suriye politikalarındaki moral ve motivasyon kısmını da ayakta tutamamıştır.

'Men dakka dukka' deyişi şimdiye kadar karşılığını bulmamıştır. 'Sabrın sonlarına geldik' diklenmelerinin bir sonucu çıkmamıştır. 'Suriye'ye daha fazla seyirci kalamayız' mesajlarının bir anlamı olmamıştır. 'Bu düzene dur demenin vakti geldi' resti amacına ulaşmamıştır."

Bahçeli, "Suriye dostları toplantılarının, muhaliflerin barınma ve lojistik ihtiyaçlarını giderme çabalarının Türkiye'yi sonu meçhul bir yöne sevk ettiği de ortaya çıkmıştır" dedi.

Devlet Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ortadoğu'nun tüm gerilimleri, etnik ve mezhep duyarlılıkları Suriye'de toplanmış durumdadır. Suriye-İran ekseni Hizbullah üzerinden Lübnan'a uzanmakta; bu durum beraberinde bilhassa mezhep ikiliğiyle beslenmektedir.

Diğer taraftan Suriye'nin kuzeyinde PKK-PYD-peşmerge ortaklığı zehir saçmakta, büyük Kürdistan için adeta gün saymaktadır. Geçtiğimiz günlerde, PKK'nın Suriye kolu PYD'nin içinde bulunduğu 16 Kürt oluşumunu barındıran Kürt Ulusal Konseyince oluşturulan Halk Savunma Birlikleri, Afrin'den sonra Kamışlı'da da sözde ikinci milis tugayını oluşturmuşlardır. Bu adım ise devletleşme yolundaki ilk hamle olarak ifadelendirilmiştir.

19 aydır Esad'ı indirme kampanyasına ve Şam'daki muhtemel rejim değişikliğine önayak olan AKP zihniyeti, bu olumsuzlukları okuyamamış ve önceden tahmin edememiştir. Başbakan Erdoğan'ın geçtiğimiz Temmuz ayında sarfettiği

'Terör örgütünün Suriye'de konuşlandığı illerden Türkiye'ye taciz olursa sıcak takibi bile konuşmaya gerek kalmaz' sözlerinin sağlaması da önümüzdeki süreçte kuvvetle muhtemeldir ki yapılmış olacaktır."

Suriye'nin sınır hattını ihlal etmesinin bundan sonra da karşılıksız bırakılmaması gerektiğini belirten Bahçeli, Esad yönetiminin muhaliflerle uzlaşması için bölgesel ve küresel aktörlerin derhal harekete geçmesini istedi.

Suriye'nin toprak bütünlüğü savunulurken uluslararası müdahaleye de karşı çıkılmasını talep eden Bahçeli, Suriye'deki iç savaşa taraf olmaktansa uzlaştırıcı ve yatıştırıcı bir inisiyatif alınmasının önemine işaret etti.

MHP Lideri, PKK'ya sağlanan yardım ve imkanların azaltılması amacıyla, muhalifleri destekleme kararından kademeli olarak vazgeçilmesi ve Suriye'nin terör ihraç eden potansiyelinin önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.

-"Şuursuz polis müdürü"-

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Diyarbakır İl Emniyet Müdürü Recep Güven'in

"akılları durduran ve vicdanları kanatan", "Dağda ölen teröristlere ağlamıyorsanız insan değilsiniz" sözlerini eleştirdi.

Bahçeli, şöyle konuştu:

"Mademki teröristlere ağlamayan insan değildir, o halde bu salonda insan da bulunmamaktadır. Şehit anaları, şehit babaları ve Türk milleti bu bakışa göre insan değildir. Böylesi bir insanlık bize uzak dursun, bu insanlık tanımı bize yabancı olsun.

Sormak isterim ki, bu şuursuz polis müdürü kendisini ne zannetmektedir- Elinde PKK patentli insanlığı ölçüm cihazı mı vardır- Kimin insan olup olmadığını hangi vasıf ve yetkiyle dile getirmektedir- Emniyet mensuplarımızın kanına giren canilere ağlamayanları insan olmamakla itham eden bir insanlık fukarası kime yaranmaya ve kimlere mesaj vermeye çalışmaktadır- Böylesi rezil düşüncelerle şeref ve şehit yuvası olan Türk Polis Teşkilatı'nda, bundan böyle nasıl görev yapmayı düşünmektedir-

Herhalde Diyarbakır Polis Müdürü'nün kararnamesini Kandil ve İmralı müştereken imzalamış ve kahraman polislerimizin arasına sızdırmıştır. İnsanlığın bu kadar ucuzlatıldığı ve satılık bir meta haline getirildiği her halde rastlanır bir şey değildir."

"Bu şahsiyet Türk Polisini mi temsil etmektedir, yoksa Kandil'in bir piyonu mudur- İçişleri Bakanı nerede, Başbakan neden sessizdir-" diye soran Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dün konuyla ilgili şahsi düşüncelerini beyan ederken söz konusu polis müdürünü takdirle karşıladığını pervasızca dile getiren ağlamadan sorumlu Başbakan Yardımcısı, yine kendisinden beklendiği gibi hareket etmiştir.

Meğerse grup toplantılarında, değişik platform ve ortamlarda gözyaşlarını dökerken aklına PKK'lı caniler geliyormuş da kimsenin bundan haberi olmamıştır. Kendisini tutamayarak iki göz iki çeşme ağlayan sulu göz başbakan yardımcısı PKK'nın ağıt kadrosuna gönüllü olarak girdiğini böylelikle itiraf etmiş durumdadır. Merak etmekteyiz ki, teröristlere ağlamayanlara insan demeyen blokta yer alan bu siyaset üslubuna AKP hükümeti katılmak mıdır- Bu kepazeliğe onay vermekte midir-

İnsanlık bu kadar basit ve kof bir değer ise her onurlu Türk vatandaşı böylesi bir insanlığı bedduayla anacaktır. Üstelik bu polis müdürü, 'İnsan katleden canavarlaşmış bir teröristi de entegre edemiyorsanız devlet değilsiniz' diyerek küstahlıkta tez yazmıştır. O zaman bizatihi kendisi böylesi bir devlette görev almayacak ve hemen istifa edecektir. Aksi halde devletten aldığı para kendisine haram lokma olacak ve boğazına duracaktır. Teröriste içi ezilen, ama şehitlerimizi hatırlamaktan bihaber olan bu içimizdeki PKK uzantısı görevinden süratle alınmalıdır. Eminim ki Türk Polis Teşkilatı'nın düşünceleri ve beklentisi de bu yönde olacaktır."

Bahçeli, "Biz insan suretinde gezen PKK uşaklarına, komşuda pişer bize de düşer diyen akbabalara direneceğiz ve milletimizin desteğiyle de bunlara Allah'ın izniyle soluk aldırmayacağız" görüşünü de dile getirdi.

(Bitti)

Muhabir: Cüneyt Ateş

Yayıncı: Sefa Salantur - TBMM

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel MHP TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement