Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu, normal doğumun teşvik edilmesinin önemine işaret ederek, "Gerçek bir engel, tıbbi bir gerekçe yoksa her bir bebek normal bir doğumla dünyaya gelmeli. Her bir annenin, her bir gebenin de bebeğine normal yolla kavuşma hakkı olduğuna inanıyorum" dedi.
Sare Davutoğlu, Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen "Uluslararası Katılımlı Ulusal Doğum Sempozyumu"nda yaptığı konuşmada, ülkede yıllar içerisinde sezaryenle doğum oranlarının artarak, yüzde 52'lere ulaştığını belirtti.
Sağlık Bakanlığı ile Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneğinin hazırladığı, sezaryenle doğumların azaltılmasına ilişkin eylem planında, 2013'te oranların yüzde 35'e çekilmesi öngörülürken bunun yapılamadığına işaret eden Davutoğlu, sağlıkta diğer konularda sağlanan gelişmelerin bu konuda gösterilemediğini vurguladı.
Davutoğlu, sempozyuma geniş kesimlerden katılım olduğunu, yapılması gerekenlerin, atılması gereken adımların burada ele alınacağını ifade etti.
Türk toplumunun hızlı bir modernleşme yaşadığını, teknolojiyi çok fazla kullandığını dile getiren Davutoğlu, "Sezaryen oranlarının yüksek olmasının çok çeşitli sebepleri var, sağlık sistemimizden kaynaklanan bazı hususlar var, hekimlerimizin yaklaşımı var. Ama halkımızın yaklaşımının da çok önemli bir etkisi var" şeklinde konuştu.
Söz konusu eylem planında bütün bu konuların ayrıntılı yer aldığını, güzel öneriler bulunduğunu anımsatan Davutoğlu, bunların hayata geçirilmesinin, ebe sayının artırılmasının önem taşıdığını vurguladı.
Toplantı öncesinde bu konudaki çalışmalarıyla tanınan Michel Odent ile Türkiye'deki ebe sayısının nüfusa oranla azlığı konusunda sohbet ettiğini, bilim adamının hayretini dile getirdiğini anlatan Davutoğlu, "Ebelerimizin hem sayısının hem de doğumda aldığı rolün artırılması, onları desteklememiz konusunda yapacak çok şeyimiz var" dedi.
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak genç, eğitimli hastaların normal doğumu, hatta sezaryen sonrası normal doğumu talep ettiklerine şahit olduğunu dile getiren Sare Davutoğlu, bu konuda önderlik edebileceklerin de etkisiyle önemli başarı kazanılabileceğini söyledi.
-"Özelde oran daha yüksek"
Devlet hastanelerinde sezaryenle doğum oranının yüzde 36 olmasına karşın özellerde bu oranının yüzde 70-80'lere ulaşabildiğini ifade eden Davutoğlu, bunun üzerinde durulması gerektiğini ama konunun sadece özel hastane, daha fazla gelir elde etme mantığıyla açıklanamayacağını hekim olarak bildiklerini belirtti.
Sare Davutoğlu, özel koşullarda çalışmanın kendine has zorlukları olduğunu, yöneticilerin belli baskıları bulunabildiğini, her saatte ve koşulda acil müdahale edilmesi gereken hasta olduğunda, yenidoğan yoğun bakım ünitesi ve anestezi uzmanının bulunmayışı gibi sorunlar yaşanabildiğini dile getirerek, bütün bunlarla ilgili yapılacak politika değişikliği ve teşviklerin, sorunun çözümünü kolaylaştırabileceğini bildirdi.
Malpraktis (tıpta yanlış, hatalı uygulama) yasasının henüz olmayışının, hekimle hastanın en ufak problemde karşı karşıya gelmesinin de başka bir etken olduğunu kaydeden Davutoğlu, zedelenen hastayla hekim arasındaki güven ilişkisinin yeniden sağlanması konusunda gayret sarf edilmesinin önem taşıdığını söyledi.
Hastalarına "Doğumun bir yolculuk olduğunu ve birlikte yolculuğa çıkacaklarını" dile getirdiğini ve güvenin önemine işaret ettiğini belirten Davutoğlu, bu güven olduğunda çok daha güzel, sezaryenle sonuçlansa bile herkesi mutlu eden ama büyük oranda da normal doğumla sonuçlanan güzel gebelikler yaşamanın mümkün olabildiğini belirtti.
Sare Davutoğlu, doğum öncesi eğitimlerin normal doğumları artırdığını, yıllar içinde eğitime gelen ve gelmeyenler arasında normal doğum oranlarıyla ilgili farkların daha bariz görülebileceğini ifade ederek, "Gerçek bir engel, tıbbi bir gerekçe yoksa her bir bebek normal bir doğumla dünyaya gelmeli. Her bir annenin, her bir gebenin de bebeğine normal yolla kavuşma hakkı olduğuna inanıyorum" şeklinde konuştu.
Gebelik süreci ve doğum şeklinin insan hayatında önemli bir yeri olduğunun bilindiğini kaydeden Davutoğlu, sempozyuma katılan Odent'in bu konuda önemli çalışmaları bulunduğunu belirtti.
-"Sağlıklı olan doğum normal doğumdur"
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanı İrfan Şencan da ülkede anne ve bebek ölüm oranlarında hızlı iyileşmeler yaşandığını ancak sağlık göstergelerindeki bu düzelmelere rağmen sezaryenle doğumların yüzde 52 düzeyinde bulunduğunu ifade ederek, bunun makul seviyelere inmesi gerektiğini, gayret olmasına rağmen duraklama dönemine bile geçilemediğini söyledi.
Normal doğumun sağlıklı olduğunu, bu bilincinin yaygınlaştırılmasının önem taşıdığını vurgulayan Şencan, sağlıkçıların buna inanması gerektiğini kaydetti.
-Sare Davutoğlu oturum başkanlığı yaptı
Sare Davutoğlu sempozyumda daha sonra Doç. Dr. Esma Sarıkaya ve Doç. Dr. H. İbrahim Yakut ile oturum başkanlığı yaptı.
Oturumdaki konuşmacılardan Michel Odent'in çalışmalarından bahseden Davutoğlu, bilim adamının Türkçeye çevrilen sezaryenle ilgili kitabının literatüre katkısı olduğunu söyledi.
Michel Odent de konuşmasında, melatonin hormonuyla alakası olduğu için doğum yapan kadının ışığa maruz kalmaması, başkalarınca izleniyor hissine kapılmaması, tehlikede olduğunu hissetmemesi, aksine kendini güvende algılaması gerektiğini anlattı.
Sare Davutoğlu da ülkede kültürel faktörlerin normal doğumu desteklemesine rağmen sezaryen oranlarının neden bu kadar yüksek olduğunun merak edildiğini belirterek, Odent'in sözlerine atıfta bulundu ve doktorların doğum yapan annelere eşlik ettiğini dile getirdi.
Oturum sonunda Sare Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'a, normal doğumun teşviki için suda doğum ünitesi kurulmasına öncülük etmesinden dolayı teşekkürlerini sundu.
Son Dakika › Güncel › Uluslararası Katılımlı Ulusal Doğum Sempozyumu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?