Ümraniye Teknoloji Merkezi binasından kısa bir süre sonra; Avea Genel Müdürlük binası olan Maçka Binası da enerji ve çevre tasarımında liderliği temsil eden Amerikan LEED Gold Sertifikası alarak önemli bir başarıya imza attı.
Enerji ve su sistemlerinden tedarik edilen ürünlere kadar her noktada enerji tasarrufunu ve çevrenin korunmasını göz önünde tutan, sektörün LEED Gold sertifikasına sahip ilk şirketi Avea, böylece her iki binasını da "çevre dostu yeşil bina" olarak tasdikletmiş oldu.
LEED sertifikasyon sistemi; şirketlerin operasyonlarını gerçekleştirdiği binaları Sürdürülebilir Arazi, Su Verimliliği, Enerji ve Atmosfer, Malzeme ve Kaynaklar, İç Mekan Yaşam Kalitesi, İnovasyon, Yerel Öncelik olmak üzere toplam 7 kategoride ele alıyor. Sistem böylelikle şirket binalarını enerji tasarrufları, su verimliliği, CO2 salımları, iç ortam yaşam kalitesi, kaynakların kullanımındaki hassasiyet ve bunun etkilerini hesaplama yöntemleri ile değerlendiriyor.
Küresel rekabetin yeni enstrümanı: Sürdürülebilir Stratejiler
Yalnızca bir mobil iletişim operatörü değil, Ar-Ge'ye 4 yılda 122 milyon TL bütçe ayıran öncü bir teknoloji şirketi olduklarını vurgulayan Avea CEO'su Erkan Akdemir; "Tüm dünyada çevrenin korunması ve mevcut kaynakların verimli kullanılması konusunda ciddi bir farkındalık söz konusu. Bu farkındalığı üretim ve yönetim stratejilerinin merkezine alan şirketler, özellikle de küresel rekabette öne çıkıyor. İzlediğimiz akıllı büyüme stratejisi doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz çalışmaları, bu yıl uluslararası düzeyde en itibarlı kurum olarak kabul edilen Global Reporting Initiative'den (GRI) aldığımız Sürdürülebilirlik Raporu ile de onaylı hale getirdik. Bu kapsamda bir adım daha atarak; Avea Ümraniye Teknoloji Binası için almış olduğumuz LEED Gold Sertifikası'nı şimdi Genel Müdürlüğümüz olan Maçka binamıza da kazandırdığımız için mutluyuz."
Avea Maçka Binası'nın tasarruf potansiyeli yıllık 50 bin TL
Avea'nın Maçka'da yer alan Genel Müdürlük binasında, bir ay süreyle ısıtma, soğutma havalandırma, kullanım sıcak suyu, aydınlatma ve elektrik sistemlerinin yanı sıra elektrik kalitesine ilişkin gerçekleştirilen etüt çalışmaları sonucunda bir rapor hazırlandığını ve enerji tasarruf miktarının hesaplandığını ifade eden Akdemir, "Raporda geçen ve tüm işletme ekibine sunulan enerji tasarruf odaklarının değerlendirilmesi neticesinde ortaya çıkan toplam enerji tasarrufu potansiyeli yıllık 50 bin TL. Bu potansiyelin ortaya çıkarılabilmesi için gereken yatırım miktarı yaklaşık 290 bin TL olarak belirlendi; ortalama geri ödeme süresi ise yaklaşık 6 yıl olarak hesaplandı" dedi.
Erkan Akdemir: "Lambaların içerdiği civa oranından, bina dışındaki paspaslara her türlü sürdürülebilir aksiyonu aldık"
LEED sisteminin ilk aşamada hiç maliyet gerektirmeyen ya da düşük maliyetli ve uygulaması hızlı olacak enerji verimliliği çalışmalarına öncelik tanınmasını tavsiye etmesi üzerine, 5 yıl ve altında olan ve hemen kendini geri ödeyebilecek aksiyonlara yönelme kararı aldıklarını belirten Akdemir, bu kapsamda yapılan çalışmaları da şöyle aktardı:
"Dış aydınlatma armatürlerinin envanteri çıkarıldı ve LEED kriterlerine uyacak şekilde düzenlendi. Aydınlatma envanterinde geçen lambaların hepsinin içerdiği civa oranları bir özet tabloda toplandı. Satın alınan elektrik enerjisinin yenilenebilir enerji kaynağından sağlandığı teyit edildi ve LEED kriterlerine uygunluğu doğrulandı. Böylelikle, binanın enerji tüketiminden kaynaklı CO2 emisyon oranı büyük oranda düşürüldü. Lavabo ve eviyelerden gelen gri sular tekrar kullanmak için gri su geri kazanım sistemi tesis edildi. Katı atıkların yönetimiyle ilgili gerekli aksiyonları da aldık. Aydınlatmadan kullanılan temizlik malzemelerine, iç mekanda olması gereken temiz hava miktarından harcanan su, elektrik ve gaz miktarına tüm envanterler çıkarılarak LEED kriterlerine göre verimlilik ve tasarruf arttırıcı çalışmalar yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor."
Bina kullanıcıları ile gerçekleştirilen ulaşım anketi sonucunda, yüzde 80 oranında servis ve toplu taşıma opsiyonunun tercih edildiğini, bu sonuçlar doğrultusunda da gereken iyileştirici, düzeltici aksiyonlar aldıklarını belirten Akdemir: "Bina girişlerindeki paspaslar LEED'in belirttiği kriterlere uygun şekilde giriş paspas sistemleri ile değiştirildi ve böylece bina dışından içeri ayakkabıyla taşınan iç ortamı kirletici maddelerin önemli oranda azaltılması sağlandı. Dış ortamda sigara içilen alanların bina girişlerinden en az 8 metre uzağa taşınması ve yerlerinin herkesin görebileceği şekilde tanımlanmasını, böylece, bina iç havasının tütün dumanıyla kirlenme olasılığının önüne geçtik" dedi.
Son Dakika › Güncel › Ümraniye Teknoloji Binası'nın Ardından - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?