Van'da "Dünya Çocuk Hakları Günü" etkinliği

Van'da, İHH öncülüğünde düzenlenen etkinlikte bir araya gelen çocuklar, "Dünya Çocuk Hakları Günü" kapsamında bilgilendirici broşür dağıttı.

İHH çocuk ekibi üyeleriyle Cumhuriyet Caddesi'nde vatandaşlara broşür dağıtan çocuklar, çocuk haklarına dikkat çekmeye çalıştı.

Etkinlikle ilgili açıklama yapan Van İHH Çocuk Sorumlusu Melek Oğuzyer, 20 Kasım 1989'da kabul edilen Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 30. yılını geride bıraktıklarını söyledi.

Sözleşmenin, dünyadaki tüm çocukların doğuştan sahip olduğu hakların korunması ve her türlü istismara, ihmale karşı dokunulmazlığını amaçladığını belirten Oğuzyer, bugün insanlığın bu asgari standartları sağlamaktan uzak olduğunu ifade etti.

Çocuğun fiziki, psikolojik, zihinsel ve ahlaki gelişimi için uygun koşulların sağlanması, toplumun en temel vazifelerinden biri olduğunu vurgulayan Oğuzyer, şunları kaydetti:

"Tabiatı gereği kırılgan ve savunmasız olan çocuk, aileden başlayarak, topluma uzanan kurallar çerçevesinde korunmaya ihtiyaç duyar. Bir çocuğun sahip olduğu en temel hak, her insan için olduğu gibi, yaşama hakkıdır. Fakat bugün yaşanan savaşlara baktığımızda en mağdur kesimi çocukların oluşturduğunu görüyoruz. Sadece son bir yıl içindeki savaşlarda binlerce çocuk öldürülmüş ya da sakatlanmıştır. 2011 ile 2018 yılları arasında Suriye savaşında 24 bin, Yemen'de ise son üç senede 5 bine yakın çocuk hayatını kaybetmiştir. Filistin'de yaşları 10-12 arasında değişen yüzlerce çocuk İsrail güvenlik güçleri tarafından tutuklanarak cezaevlerine gönderilmiş, bu çocukların yüzde 75'i türlü fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kalmıştır. Mülteci kamplarında yaşamak zorunda kalan Arakanlı çocuklar, işkenceden farksız bir yaşama mahkum edilmiştir."

Çocukların korunmasına ilişkin yasaların uygulanması, dünya toplumlarının sağlıklı ve nitelikli bir geleceğe sahip olması açısından önem taşıdığını ifade eden Oğuzyer, şöyle devam etti:

"Tabiatı gereği temiz, savunmasız ve aciz olan çocukların maruz kaldıkları söz konusu ihlallerin sadece hukuki önlemler ve polisiye tedbirlerle çözülemeyeceği açıktır. Bu minvalde, toplumsal eğitim, ahlaki prensiplerin güçlendirilmesi ve aile değerlerinin korunmasından savaş, açlık ve yoksulluk bölgelerinde çocukların öncelenmesine kadar geniş yelpazede önlemler alınması zorunlu görünmektedir. Her gün binlerce çocuğun yoksulluk ve hastalıklar sebebiyle öldüğü, dünyanın bir bölgesinde israf ve tüketim kültürü milyonlarca ton çöp çıkarırken, başka bir bölgede insanların açlıktan hayatını kaybettiği dünyada bu çarpık durumun sona erdirilmesinden başka bir çözüm yoktur."