Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2004'te yüzde 4,9 olan kadın girişimci oranının 2015 Haziran ayı itibarıyla yüzde 8 seviyesine ulaştığını belirterek, " Türkiye'deki kadın girişimcilerin sayısı bu vesileyle 110 bini aştı. Kadınlar Türkiye'de sadece ekonomik alanda değil, siyasal, kültürel ve sosyal alanlarda da etkinliklerini her geçen gün güçlendiriyor. Yeterli seviyede mi? Değil" dedi.
Erdoğan, G20 kapsamında düzenlenen W20 Zirvesi açılış törenindeki konuşmasında, BM'de kabul edilen Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündemi'nin, aslında önümüzdeki 15 yılın küresel kalkınma gündemini tanımlayan bir belge olduğunu ifade ederek, bu yeni kalkınma gündeminin en önemli unsurlarından birinin de kadın ve erkek arasındaki dengesizliğin ortadan kaldırılması olduğunu söyledi.
G20 dönem başkanı olarak, sürdürülebilir kalkınma gündeminde yer alan hedeflerin hayata geçirilmesine yönelik çeşitli çalışmalara öncülük edildiğini vurgulayan Erdoğan, W20'nin kurulması ve bugün gerçekleştirilen zirvenin bu gayretlerin bir örneği olduğunu kaydetti.
Erdoğan, sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin hayata geçirilmesi ve kadınların eğitime, istihdama ve iş fırsatlarına daha fazla erişebilmesinin yoksulluğun azaltılmasına da katkı sağlayacağını belirterek, Türkiye'de bu alanda son 13 yılda önemli adımlar atıldığına işaret etti.
Türkiye'de kadının iş gücüne katılım oranı 2004'te yüzde 23,3 iken, bu oranın bugün yüzde 32,3 seviyesine yükseldiğini dile getiren Erdoğan, "Bugün artık üniversiteden yeni mezun olan kız ve erkek evlatlarımızın iş gücüne katılım oranları hemen hemen aynı seviyededir. Bu başarılarda, izlemiş olduğumuz kararlı politikaların olumlu katkılarını görüyoruz" diye konuştu.
Erdoğan, aynı dönemde kadın girişimciliği konusunda da yaşanan olumlu gelişmeler olduğuna vurgu yaparak, şöyle devam etti:
"2004 yılında yüzde 4,9 olan kadın girişimci oranı, 2015 Haziran ayı itibarıyla yüzde 8 seviyesine ulaştı. Türkiye'deki kadın girişimcilerin sayısı bu vesileyle 110 bini aştı. Kadınlar Türkiye'de sadece ekonomik alanda değil, siyasal, kültürel ve sosyal alanlarda da etkinliklerini her geçen gün güçlendiriyor. Yeterli seviyede mi? Değil. Eskilerin, kuyudan su çekebilmek için tulumba tekniği vardır. Tulumbaya önce bir miktar su doldururlar ve ondan sonra kolu çalıştırmaya başlayınca kuyudan su çıkmaya başlar. İşte şimdi biz o tulumbaya suyu döktük ve inşallah oradan su çıkmaya başlayacak."
"Atılan adımlar tesadüf değil"
Erdoğan, 1934'teki anayasa değişikliği ile dünyada kadınlara seçilme hakkını veren ilk ülkelerden birinin Türkiye olduğunu anımsatarak, bu alanda tüm Avrupa ülkeleri arasında Türkiye'nin ilk sırada yer aldığını söyledi.
Mecliste kadınlar 2002'de 24 milletvekiliyle temsil edilirken, bu sayının bugün 4 katına ulaştığını dile getiren Erdoğan, bu rakamları hiçbir zaman yeterli görmediklerini ve görmeyeceklerini kaydetti.
Erdoğan, kadınların her alanda daha ileri düzeyde temsilini sağlamaya yönelik çalışmalarını sürdürdüklerini ifade ederek, şöyle dedi:
"Ancak kaydedilen bu gelişmelerin, atılan bu adımların tesadüf olmadığının da bilinmesini istiyorum. Tüm bu gelişmeler bilinçli olarak ve kararlılıkla hayata geçirilen politikaların sonucudur. Bu politikaların uygulamaları kesintisiz şekilde devam ediyor. Örneğin son dönemde gerçekleştirilen reformlarla çalışan anneler ile yeni doğum yapmış kadınlara yönelik ilave mali ve sosyal destek çalışmaları başlatıldı. Mikro krediden çocuk bakımına kadar uzanan geniş bir yelpazeyi kapsayan bu programlarla kadınların ekonomik hayattaki güçlerinin artırılması hedefleniyor. Kadınların ekonomik hayata katılımı kadar kadın-erkek ücret dengesinin de sağlanması önemli. Erkek ve kadınlar arasındaki ücret farkının halen devam ettiğini biliyoruz. Onun için başbakanlığım döneminde biz performans olayını gündeme getirdik. Performansla bunun değerlendirilmesi gerektiğini düşündük. Yani cinse göre değil. Bir hedef koyduk. Dedik ki 'Eşit işe, eşit ücret'. 'Bunun tam olarak hayata geçirilmesi' dedik."
Erdoğan, bu sorunun sadece Türkiye'ye mahsus olmadığını, dünya genelinde kadınların, aynı işi yerine getiren erkeklerin kazandığının ortalama yüzde 77'si oranında kazanç elde ettiğini belirterek, "Ülkemizde bu oran biraz daha iyi olmakla birlikte yine de katetmemiz gereken önemli bir mesafe bulunuyor. Bu adaletsizliği gidermek için kadınların genel çalışma şartlarının iyileştirilmesine, eğitim ve öğretim imkanlarının geliştirilmesine, karar alma süreçlerine katılımlarının artırılmasına ihtiyaç var" diye konuştu.
Haydi Kızlar Okula Kampanyası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bunların zaten W20'nin önemli gündem maddelerini oluşturacağını ifade ederek, bu ayın sonuna kadar veya kasım ayının başında tüm bu açılımların başkan ve yöneticileriyle Ankara'da toplantılar yapmak suretiyle hazırlanan tebliğleri kendilerinden bizzat dinleyeceğini, G20'de başkanlığı esnasında bunları çok daha farklı bir şekilde gündeme getirme, tebliğ etme fırsatını bulacağını anlattı.
Başbakanlığı döneminde eşi Emine Erdoğan'ın bizzat teşviki ve katılımıyla yürütülen "Haydi Kızlar Okula Kampanyası"nın aslında bu amaca yönelik bir çalışma olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu kampanya sayesinde kızların okula kayıtları ve devamlılıkları oranı yüzde 90'dan yüzde 96 düzeyine çıkartılarak bu konuda önemli bir ilerleme sağladık. Ülkemizde 2000 yılında kadınlar arasında okuma-yazma bilmeyenlerin oranı yüzde 19'du. Yine yürüttüğümüz kampanyalar ve desteklediğimiz projelerle bu oranı yüzde 6'ya kadar indirmeyi başardık. İnşallah yakın bir zamanda ülkemizde böyle bir sorundan söz edilmeyeceğini ümit ediyorum."
Sağlık alanındaki gelişmeler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlık alanında da önemli gelişmeler sağlandığını ifade ederek, Türkiye'nin şu anda sağlıkta dünyada örnek ülkelerden biri olduğunu söyledi.
Erdoğan, "Fazla uzun sürmeyecek. Şurada 5 yıl içerisinde kurmakta olduğumuz şehir hastaneleriyle birlikte bu, dünyada önemli bir reformdur. Yani vatandaşımız hastanenin bir kapısından girdiği zaman artık böyle sokaklarda, şurada burada sedye üzerinde dolaşan hasta görmeyeceğiz. İnşallah şifasını bulmuş olarak o hastaneden çıkmış olacak. Bütün tedavisini hastanenin içerisinde görmüş olacak. Bunlar dünyada nadirattandır ve artık Türkiye hastasını yurt dışına gönderen ülke olmaktan çıkacak, tam aksine hastayı ülkesine davet eden bir ülke haline gelecek" dedi.
Doktorların sayısını çoğaltabilmek için tıp fakültelerinin hem kalitesinin hem de sayılarının çoğaltılması yönündeki adımların da atıldığını ve bunun devam edeceğini bildiren Erdoğan, "Türkiye, 1990-2008 yılları arasında doğum sırasında anne ölümlerini en aza indiren 10 ülkeden biridir. Bebek ölümlerinde de kayda değer düşüş sağlanmıştır. Aynı şekilde doğum öncesi ve doğum sonrası anneye sunulan hizmetler artırılarak bu konuda da kadınlarımıza önemli bir destek verildi" şeklinde konuştu.
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › W20 Zirvesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?