Yarım Asırlık Çift Hem Hayatı Hem Böbreklerini Paylaştı

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Gülkaya çiftinin el ele yürümesi- Hataneye gelişleri - Op. Dr. Ulaş Sözener'in Gülsen Gülkaya'yı muayene etmesi- Op. Dr. Ulaş Sözener'in açıklamaları- Gülkaya çiftinden genel plan detay- Gülsen Gülkaya'nin açıklamaları- Ural Nusret Gülkaya'nın açıklamaları- Çiften genel plan detay- Gülkaya çiftinin el ele yürüyerek hastaneden ayrılması .Yarım asırlık çift hem hayatı hem böbreklerini paylaştı- Böbrek yetmezliği yaşayan 72 yaşındaki hastaya 52 yıllık eşinin böbreği nakledildi- Nakil olan Gülkaya: - "Eşimin beni çok sevdiğini hissettim. Bu kolay verilecek bir şey değil, cesaret işi, ben böyle hissettim"- Ural Nusret Gülkaya: - "Eşimle artık böbreğimizi de paylaşıyoruz. İçimden bir organ ona da verdim işte. Eşimin sağlığına kavuşması benim için en büyük mutluluk oldu" YILDIZ NEVİN GÜNDOĞMUŞ - Böbrek yetmezliği tanısı konulan Gülsen Gülkaya, 52 yıllık eşi Ural Nusret Gülkaya'dan alınan böbreğin nakledilmesiyle yaşama tutundu.Ankara'da özel bir hastanede başarılı bir operasyonla nakil işlemi gerçekleştirilen 72 yaşındaki iki çocuk annesi Gülsen Gülkaya, kontrol için geldiği hastanede AA muhabirine 30 yıldır böbrek hastalığıyla mücadele ettiğini anlattı. Böbreklerinin fonksiyonunu kaybetmesi dolayısıyla doktorları tarafından diyalize girmesi kararlaştırılan Gülkaya, eşinin kendisine böbreğini vermeyi teklif ettiğini ve nakil operasyonunun gerçekleştirildiğini söyledi.Nakilden dolayı eşine teşekkür eden Gülkaya, "Eşimin beni çok sevdiğini hissettim. Bu kolay verilecek bir şey değil, cesaret işi, ben böyle hissettim" diye konuştu. Nakil işleminin üzerinden iki ay geçen Gülkaya, herhangi bir sağlık sorunu yaşamadığını belirterek, nakil ekibine ve hastane personeline kendisine ikinci bir hayat verdikleri için teşekkür etti. Gülkaya, eşiyle hayalinin "sağlıklı yaşam sürmek" olduğunu sözlerine ekledi. - "Bir hayat veriyorsunuz"Ural Nusret Gülkaya (71) da eşinin böbreğe ihtiyacı olduğu söylendiğinde hiç tereddüt etmediğini anlatarak, "Hemen sıhhatine kavuşturmak için böbreğimi vermek istedim. Benim de böbreğim uyunca kontrollerden sonra verdim, kendi isteğimle arzumla" ifadelerini kullandı. Gülkaya, 30 Ağustos'ta 52'inci evlilik yıl dönümlerini kutladıklarını belirterek, "Eşimle artık böbreğimizi de paylaşıyoruz. İçimden bir organ ona da verdim işte. Eşimin sağlığına kavuşması benim için en büyük mutluluk oldu. Daha rahat ediyoruz artık. Onun rahat etmesi benim rahat etmem demek" dedi. Kendisinin de bir sıkıntısı olmadığını, normal hayatına devam ettiğini belirten Gülkaya, "Bundan sonra da eşime sevgimi elimden geldiği kadar göstereceğim. Hayatımıza sıhhatli, mutlu bir şekilde devam etmek en büyük arzumuz. Başka da bir sıkıntımız yok zaten" değerlendirmesinde bulundu. Gülkaya, organ bağışının önemine dikkati çekerek, bağışlarla hayat kurtarıldığını dile getirdi. - "Eşinin yanında kalmak için taburcu olmak istemedi" Nakil işlemini gerçekleştiren doktorlardan Op. Dr. Ulaş Sözener de Gülsen Gülkaya'nın sağlık durumunun son derece iyi olduğunu söyleyerek, şunları belirtti: "Gülsen Hanım diyaliz sıkıntısına girmeden normal hayatına döndü, şişlikleri indi. Bizim açımızdan mutlu edici taraf, Ural Bey'i de genç bir insan gibi herhangi bir sıkıntı yaşamadan üçüncü gününde taburcu ettik. Gerçi o taburcu olmak istemedi, 'Ben eşimin yanında durmak istiyorum' dedi. Şu anda gayet iyiyiz. Kontrollerimizde de bir sıkıntı yok. "- "Organ bağışında gerideyiz"Organ bağışının yetersiz olduğunu dile getiren Sözener, bir insana verilebilecek en büyük hediyenin sağlık olduğunun altını çizdi. Bunun için de organ bağışının yeterli olduğunu ifade eden Sözener, "Burada Ural Bey sağ olsun böbreğini verdi ama normalde gelişmiş ülkelerde canlıdan almak yerine kadavradan almak her zaman tercih edilen bir şey. Ülkemizde ise gerek bakanlığın gerek sosyal kuruluşların yaptığı bütün çalışmalara rağmen istediğimiz sonucun çok çok altındayız" diye konuştu. Sözener, organ naklinde yaş unsurunun önemli olmadığına dikkati çekerek, "Kişiler sağlıklı ve bizim istediğimiz kriterlere uygun olduğu müddetçe yaş, organ vermek için bir kısıtlama değildir. Sağlıklı olduğu şekilde her yaşta, kişide biz değerlendirme yapıyoruz" ifadelerine yer verdi.