Memurenin kalçasını elleyen müdür tacizden ceza aldı; Yargıtay, "Babacan tavır" diyerek kararı bozdu - Son Dakika
3. Sayfa

Memurenin kalçasını elleyen müdür tacizden ceza aldı; Yargıtay, "Babacan tavır" diyerek kararı bozdu

Bursa'da bir kamu kurumunda çalışan memure, müdürünün kendisine "Maşallah, çok güzelsin, fıstık gibisin" diyerek kalçasını ellemesi üzerine konuyu yargıya taşıdı. Yerel mahkeme, müdürü cinsel taciz suçundan mahkumiyete çarptırdı. Yargıtay, "Cinsel taciz yok, babacan tavır var" diyerek mahkumiyet kararını bozdu.

05.07.2020 09:56  Güncelleme: 02:22
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bursa'da bir kamu kurumunun müdürü, emri altında çalışan bayan memurun kalçasına dokundu. Olay sonrası gözyaşlarına boğulan genç kadın, konuyu yargıya taşıdı. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 'cinsel saldırı gerçekleşmiştir' kararının temyiz edilmesiyle devreye giren Yargıtay, 'Müdür babacan tavır sergilemiştir' diyerek oy çokluğuyla verdiği kararla mahkumiyet kararını bozdu.

Bursa'da bir kamu kurumunun müdürü iddiaya göre odasına çağırdığı bayan memura, "Maşallah, çok güzelsin, fıstık gibisin" diyerek kalçasını elledi. Gözyaşlarına boğulan genç memur, olayı önce arkadaşlarına anlattı, sonra yargıya taşıdı. Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 'basit cinsel saldırı' davasında kurum müdürü mahkumiyete çarptırıldı.

YARGITAY "CİNSEL TACİZ" HÜKMÜNÜ OY ÇOKLUĞU İLE BOZDU

Sanık müdür, kararı temyiz etti. Yargıtay 14. Ceza Dairesi, kalçaya elleme yoluyla gerçekleştirildiği iddia edilen cinsel saldırı olayında müdürün babacan tavırla hareket edip etmediğinin yeterince araştırılmadığına dikkat çekti. Kararda şöyle denildi:

"Olayın intikal şekli ve zamanı, tarafsız tanık K3'ün iş yerinde gördüğü sanığın babacan bir tavırla hareket ettiğine dair ifadesi ortadadır. Diğer tanık beyanları, CD içeriği ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında sanığın aynı yerde birlikte çalıştığı mağdurenin vücuduna dokunması şeklindeki eyleminin cinsel amaçla gerçekleştirildiği hususunun şüphede kaldığı ve mevcut haliyle cezalandırılmasına yeter başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından, müsnet suçtan beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi kanuna aykırıdır. Sanık avukatının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bozulmasına oy çokluğu ile karar verildi."

"DELİL, TÜM DAVALARDA HÜKME ULAŞTIRACAK UNSURDUR"

Karara şerh koyarak karşı oy kullanan Yargıtay 14. Ceza Dairesi üyesi ise, manifesto niteliğinde ifadeler kullandı.

Mahkeme kararının onaylanması gerektiğinde görüş belirten üye, "Ceza yargılamasının esas amacı maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. Bu bakımdan hakim davayı muhakeme kuralları gereğince huzurunda görecek, olayı ilk günkü haline götürecek bu konuda yüz yüzelik ilkeleri gereğince sanık ile mağduru dinleyecek ve gözlemleyecek, elde ettiği delillerle vicdani kanaati ile hüküm kuracaktır. Delil tüm davalarda hükme ulaştıracak kurucu unsurdur. Bu bakımdan en hassas suçlar cinsel istismar ve cinsel saldırı suçlarıdır. Bu suçlarda mağdur ile sanık arasında geçen eylem genellikle yapısı gereği tanık olmadan ve bariz delil bırakılmadan işlenen suçlardır. Bu açıdan Yargıtayca davanın temelini oluşturan delillerden en önemlileri, mağdur beyanı, doktor raporları, psikolojik inceleme evrakları, sanık ve mağdurun bulundukları çevre, aralarındaki yakınlık ve husumet incelemeleri olarak kabul edilmiştir" dedi.

"ARADA HUSUMET YOK, CİNSEL SALDIRI GERÇEKLEŞMİŞTİR"

Davalı ve davacı taraf arasında husumet bulunmadığını, cinsel saldırı gerçekleştiği yönünde fikrini beyan eden üye, "Öte yandan tanıdık kişiler (akraba, komşu, öğretmen, iş arkadaşı, amir v.b) tarafından gerçekleştirilen cinsel istismar ve saldırı vakalarında mağdurların bu kişilerle olan geçmiş ilişkileri, yakınlık düzeyleri olay öncesi ilişkilenme biçimleri ve daha sonra mağdur ile aynı çevrede kalmaya devam etmeleri sebebiyle ivedi biçimde şikayette bulunmamaları mağdurun aleyhine yorumlanmamalıdır. Çünkü bu kişiler hakkında yasal müracaatta bulunma konusunda tereddüt yaşadıkları ve yabancı failler konusunda gösterdikleri kararlılıkları kimi zaman gösteremedikleri bilinen bir gerçeklik olarak kabul edilmiştir. Sanığın bir kamu kurumu şubesinde müdür, katılanın da aynı şubede memur olarak çalıştıkları, o sebeple sürekli bir araya geldikleri, katılanın iddiasına göre sanığın zaman zaman 'Maşallah, çok güzelsin, fıstık gibisin' şeklinde kendisine laf attığı, olayın olduğu gün iş yeri kapısında karşılaştıkları sırada sanığın katılanın kalçasını ellediği ve katılanın karşı çıkması üzerine sanığın 'Sen benim kızım gibisin' diyerek olayı geçiştirmeye çalıştığı ancak bu olay sonrası katılanın ağlamaya başladığı ve olayı diğer arkadaşlarına anlattığı ortadadır. Son olayın oluş şeklinin dinlenen tanıklara mağdur tarafından hemen aktarıldığı, tanıklar K6, K5 ve K4 tarafından benzer şekilde doğrulandığı gibi o sırada şifre almak için şubede bulunduğu anlaşılan tanık K3'ın da olayı doğruladığı anlaşılmakla katılanın sanığı suçlaması için aralarında başkaca geçmişe dayalı bir husumetin bulunmaması da dikkate alındığında, sanığın olay günü katılana yönelik sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı suçunu işlediği sabit olduğundan mahkeme kararının onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir" ifadelerini kullandı.

Memurenin kalçasını elleyen müdür tacizden ceza aldı; Yargıtay, "Babacan tavır" diyerek kararı bozdu
Kaynak: İHA

Son Dakika 3. Sayfa Memurenin kalçasını elleyen müdür tacizden ceza aldı; Yargıtay, 'Babacan tavır' diyerek kararı bozdu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    Yorumlar (29)

  • kemal çelebi: oyle her dokunuşa ceza hapis uygularsak sokakta insan kalmaz.. yargıtay haklı 4 18 Yanıtla
    Adil: Hayırdır yarası olan gocunuyor gibi 1 1
  • HacıBerkecan efendi: Hiç bir baba kızının kalçasına dokunarak sevmezken ,müdürün bayan memurun kalçasını ellemesi nasıl babacan tavır olarak nitelendirilir, bu kararı verenler incelenmelidir sıkıntı büyük.... 13 1 Yanıtla
  • Vatandaş : Sapıklığın sapkınlığın önünü açmak istiyor galiba bu kararı verenin eşi yada kız çocuğuna yapılsaydı kararı da kendi verseydi o zaman da aynı kararı verirmiydi acaba avukatların hukukçuların yürüyüş yaptığı adalet aradığı ülke konumuna geldik böyle kararlar yüzünden 9 2 Yanıtla
  • Abc: Bu nasıl bir karar birileri tacız etsin ondan sonra babacan olsun 6 3 Yanıtla
    Orhan : Adelet mülkün Temelidir inan müdür sıradan biri olsaydı ceza yerdi ama müdür 4 0
  • Yetkili : Gereken ceza verilmeli, kişisel alanları ihlâl ve cinsel saldırıdır. 6 3 Yanıtla
  • Arzu: Bir defadan birşey olmaz 4 5 Yanıtla
    Er: Arzu Arzu sen anladın. 0 0
  • Der: İyi de rüşvettin belgesi olmadığı gibi tacizinde belgesi olamaz o ne biçim babacanlık kadına çok güzelsin fıstık gibisin kalçasına dokun kadın namuslu çıkınca sen benim kızımsın hade ordan hepimizin eşi,kızı var böyle bir muameliyi hiç kimse hak etmez işyerinin ciddiyeti var kadının yaşadığı pikolojık travmayı kim tedavi eder 7 1 Yanıtla
  • Tüm yorumlar için tıklayınız

Advertisement