Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi mercek altında - Son Dakika
Genel

Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi mercek altında

Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi mercek altında Sümela Manastırı'nda yaklaşık 100'e yakın olduğu bilinen paha biçilmez eserin izi sürülüyor Sümela Manastırı'nın restorasyonunun tamamlanmasının ardından manastırdaki bir odada kayıp hazinenin toplanması hedefliyor KTÜ Uluslararası İlişkiler...

27.08.2019 12:47  Güncelleme: 12:52
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi mercek altında

Sümela Manastırı'nda yaklaşık 100'e yakın olduğu bilinen paha biçilmez eserin izi sürülüyor

Sümela Manastırı'nın restorasyonunun tamamlanmasının ardından manastırdaki bir odada kayıp hazinenin toplanması hedefliyor

KTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Siyasi Tarih Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Köse:

"Sümela Manastırından mutlaka izinsiz götürülen eşyalar vardır"

TRABZON - Trabzon'un Maçka ilçesinde yer alan ve Türkiye'nin inanç turizmi yönünden önemli merkezlerinden birisi olan tarihi Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi araştırılacak.

Trabzon'un Maçka İlçesinin Altındere Köyü sınırları içinde, Altındere vadisine hakim Karadağ'ın eteklerinde sarp bir kayalık üzerine kurulmuş ve Bizans İmparatoru I. Theodosius zamanında Atina'dan gelen Barnabas ve Sophranios isimli iki rahip tarafından kurulmuş olan Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi araştırılacak. 18. yüzyılda birçok bölümü yenilenen, 19. yüzyılda büyük binaların ilave edilmesiyle muhteşem bir görünüm kazanan Sümela, Trabzon'un 1916-1918 yılları arasındaki Rus işgali sırasında el konularak 1923'den sonra tamamıyla boşaltılmıştı. Bir anda boşaltılan manastırdaki görevli papazlar değerli kutsal eşyaları manastırın içine değil de bölgedeki Ayavarvara Kilisesi'ne gömerek Yunanistan'a gitmiş, manastır bu dönemden sonra tütün kaçakçıları ve çobanlar tarafından bir konaklama yeri olarak kullanılmıştı. 1931 yılında dönemin Başbakanı İsmet İnönü'ye bir talepte bulunan Yunan yetkililer, papazlar tarafından gömülen değerli kutsal eşyaları geri almak istedi. Türkiye Cumhuriyeti'nin denetimde Sümela Manastırına gelen 3 papaz Ayavarvara Kilisesine gömülen lörik parçası, parşömeni ve Aziz Lukas ikonasını alarak geri götürdü. Bu dönemlerde tarihi eserlerin büyük kısmının yağmalandığı Sümela Manastırı'nın 1950'li yıllarda görev yapan ABD'li NATO askerlerinin Sümela Manastırı'na altı yüksek kamyonlarla çıkarak malzeme paha biçilemez oyma kapısı başta olmak üzere manastırdaki bir çok tarihi eseri yurtdışına kaçırdıkları iddia edilmişti. Yaklaşık 100'e yakın olduğu bilinen paha biçilmez eserin izini süren yetkililer, 22 Eylül 2015 tarihinde restorasyon çalışmaları nedeniyle ziyarete kapatılan, 25 Mayıs'ta ise bir bölümünü ziyarete açılan Sümela Manastırı'nın restorasyonunun tamamlanmasının ardından manastırdaki bir odada bu eserleri toplamayı hedefliyor.

Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi hakkında bilgiler veren Karadeniz Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Siyasi Tarih Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Köse, 3 papazın Türkiye Cumhuriyetinin denetiminde manastıra geldiklerini ve üç kutsal eşyayı gömdükleri yerden çıkartarak Yunanistan'a geri götürdüğünü belirterek, "Kültür Bakanlığının elinde manastırda ki kayıp eşyalar ile alakalı bir envanter olup olmadığını bilmiyorum. Umarım ki vardır. O envantere göre müzelerde araştırma yapılıyordur. Papazlar ayrılırken yada herhangi birimiz ayrılacak olsak geri döneceğimizi düşünerek eşyalarımızın bir kısmını bir yere saklarız. Bizim bildiğimiz resmi kayıtlara geçmiş olan parçalar arasında Aziz Lukas ikonası, Aziz Lukas tarafından boyandığına inanılan ikona, Lörik Kutsal haç parçası ve Aziz Kristopher tarafından parşömen üzerine yazıldığına inanılan bu bilgileri kesin yüzde yüz bilemiyoruz incil parçası. Papazlar Sümela Manastırından ayrılırken bu değerli kutsal eşyaları manastırın içine değil bugün minibüslerle gidilen yolun sağında bir küçük kilise vardır Santa Barbara, Ayavarvara olarak bilinen Sümela Manastırının arazisi olarak bilinir bu bölge. Oradaki küçük kiliseye gömdüler. İsmet İnönü'nün Yunanistan ziyareti 1931 yılı Manastır henüz yangın geçilmemiş bu tarihte. Tütün kaçakçıları veya çobanlar tarafından bir konaklama yeri olarak kullanılmaktadır. Yunanistan'da İsmet İnönü'den bu eşyaların alınması için rica da bulunuldu. ve 3 papaz Türkiye Cumhuriyetinin denetiminde izniyle geldiler gömdükleri yerden üç kutsal eşyayı lörik parçasını, parşömeni ve Aziz Lukas ikonası alarak Yunanistan'a geri götürdüler. Bu Türkiye Cumhuriyeti izniyle gerçekleşti yani bu eşyaları Kültür Bakanlığı istese de geri alamaz. 1931'de dönemin Başbakanı İsmet İnönü tarafından bu izin verilmişti" dedi.

"Manastır 1970'li yıllara kadar korunmuyordu"

Sümela Manastırı'nda 1937 yılında büyük bir yangının çıktığını vurgulayan Köse, "Sümela Manastırı 1923 yılından 24 son keşişlerin ayrıldığı tarih. 1970'li yıllara kadar boş herhangi bir koruma yok herhangi eserlere ya da içerisindeki eşyalara bir sahip çıkma durumu mevcut değil. Üç çeşit eşya alınması gerçekleşti. Çünkü çok fazla insan yaşadığı için büyük bir köy gibi düşünün. O köyde yaşayan insanların büyük bakır kazanları vardır, altın eşyaları vardır. Manastırlar yerel halktan vergi aldıklarından dolayı zengindir. Sümela'nın Akçaabat'a kadar mülkü vardır. Nüfus değişimi olduğu için bölgeye yerleşen muhacirler yada köylüler ihtiyaç duydukça demir parçalarını küçük eşyaları manastırdan aldılar. Bu soygun değil bu sadece ihtiyacı manastırdan giderilmesidir ve zarar da verilmemiştir. İkincisi tütün kaçakçılarının ve bölgeyi kullanan çobanların manastırda kazaen çıkarıldığı söylenir kazaen içeride küçük bir ateş bıraktılar. İçerisinde yığınla kestane ağacından yapılmış ahşap bir aksan var 100-150 yıllık ağaçlardan bahsediyoruz. Yangın tarihi 1937 olarak işaret edilir. Bölgedeki yaşlılarda bunu teyit eder. Yaşlılarla konuştuğumda dediler ki o kadar büyük yangındı ki vadi bütün gece aydınlandı bütün bina yandı. İçerdeki eşyalar yandı bu zamana kadar manastırdan bilinçli olarak Avrupalı müzelerin malzeme alıp almadığını resmi kayıtlarla da bilmiyoruz. Elimizde herhangi bir veri de yok. Dönemin yaşlıları bu şekilde bilgi vermediler. Verdikleri bilgi şu. 1950 yıllardan sonra Amerikalı askerlerin Türkiye'ye gelmesi soğuk savaşın 1945'de başlaması, 1946'da Türkiye ile Amerikan ilişkilerinin sıkılaşması. 1952'de Türkiye'nin NATO üyesi olması. Sümela Manastırına giderseniz ana kaya kilisesinin dış duvarına bakın orada Amerikalı askerlerin 1956-1960 yıllarda yazdıkları yazıları görürsünüz. Amerikalı askerler manastır hakkında bilgileri vardı. On binlerin bu güzergahtan geçtiklerini biliyorlardı. Ziyaretlerinde belki yangından sonra kalan eşyaları, ne kaldı bilmiyoruz eşyaları alarak altı yüksek kamyonlarla, limandan da gemilerle Amerika'ya taşıdıklarını köylüler bize anlattı" şeklinde konuştu.

"Sümela Manastırından mutlaka izinsiz götürülen eşyalar vardır"

Sümela Manastırı'nın asıl eserlerinin Ankara'daki Anadolu Medeniyetler Müzesi'nde olduğunu dile getiren Köse, "Ben Kültür Bakanlığının yerinde olsaydım şunu yapardım. Öncelikle Sümela Manastırı yada bölgedeki tarihi eserler manastır, cami, kilise, han, hamam, kervansaray fark etmeksizin bu ortak miras. Bu mirastan şu anda herkes kazanç sağlıyor. Bu mirasın korunması için elimden geleni yapar var olanın envanterini çıkarırdım. Sonra Sümela Manastırından izinsiz götürülen eşyalar varsa ki mutlaka vardır. Bildiklerimiz Oxford Asmolen müzesinde var, İrlanda Ulusal Müzesinde var, Amerika'daki müzede var. Tamamını bilmiyorum. Bildiğim üç tanesi. İkonastasis bir tanesinde. Asma süslemeli kapı başka bir tanesinde. Asıl eserler Ankara'da Anadolu Medeniyetler Müzesinde . El yazması kitaplar, İnciller büyük bir kısmı 60 yakın kitap var Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde orada duruyor. Kimse onları araştırmıyor, incelemiyor. Sonra bu envanter çıkartılarak var olanlar incelendikten sonra var olan korunduktan sonra dışarıdaki eserlerin elde edilmesi için girişimde bulunulabilir" ifadelerini kullandı.

Sümela Manastırı\'nın kayıp hazinesi mercek altında
Kaynak: İHA

Son Dakika Genel Sümela Manastırı'nın kayıp hazinesi mercek altında - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement