5. Filistin Kültür Haftası Ankara'da Başladı - Son Dakika
Kültür Sanat

5. Filistin Kültür Haftası Ankara'da Başladı

5. Filistin Kültür Haftası Ankara\'da Başladı

Kültür ve Turizm Bakanı Çelik: "Türkiye ile Filistin arasındaki kültür bağı Yakup ile Yusuf'un hasreti kadar derindir ve yıllar geçse de asla kaybolmayacak, ağlamaktan kara sular inen gözler bir gün yeniden birbirini görüp kucaklaşacaktır" "(Filistin İsrail ilişkileri) Türkiye bu ihtilaf konusunda her zaman omuzlarında tarihi bir sorumluluk hissetmiştir" "Yusuf'u kuyuya düşürmek isteyenlerin yahut Bünyamin'i Yusuf'tan ayırmak isteyenlerin çoğaldığı şu günlerde böyle bir hafta ve o haftada gerçekleştirilecek etkinlikler bir kez daha önemlidir" Filistin Kültür Bakanı Iyşe: "İki ülke arasında kültürel ve diğer siyasi konularda ortak fikir olduğu kanaatindeyiz"

29.08.2013 21:11

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Türkiye ile Filistin arasındaki kültür bağının Yakup ile Yusuf'un hasreti kadar derin olduğunu belirterek, "Yıllar geçse de asla kaybolmayacak, ağlamaktan kara sular inen gözler bir gün yeniden birbirini görüp kucaklaşacaktır" dedi.

Estergon Kalesi'ndeki 5. Filistin Kültür Haftası'nın açılışına katılan Çelik, Filistin halkının, Türk halkı ile kardeş olduğunu söyledi.

İki ülke insanının ortak bağları olduğunu dile getiren Çelik, "Yüzyıllarca olduğu gibi hala çocuklarımızı Kubbetü's- Sahra'nın, yahut Muallak Kaya'nın efsanevi hikayeleriyle büyütür Mi'rac gecesinde ellerimizi göğe ve gözlerimizi Mescid-i Aksa'ya çeviririz. Filistin deyince biz, Hz. Musa'yı hatırlarız. Filistin deyince biz Hz. İsa'yı ve Hz. Meryem'i hatırlarız. Çocuklarımıza verdiğimiz isimdir onlar bizim, kendi evimizin iffeti, kendi evimizin delikanlısı gibi. Filistin deyince biz, Zeytindağı'nı hatırlarız, Falih Rıfkı'nın hüzün dolu satırlarında kaybolur, Cemal Paşa'nın maiyetinde can veren Mehmetçiğin ruhuyla bütünleşiriz. Bugün Yafa Kapısı olarak bilinen, Sultan Süleyman Han döneminde Osmanlı İmparatorluğu'nun inşa ettirdiği Halil-ül Rahman Sur Kapısının girizgah kitabesi bize bu bağları hatırlatmaktadır" diye konuştu.

Bu bakış açısının bugün de aynen geçerliliğini koruduğuna işrate eden Çelik, şunları kaydetti:

" Kudüs'ün tüm semavi din ve kültürleri bir arada tutma potansiyeli taşıyan hoşgörüsü kutsal mekanların birbirlerinden net bölgeler halinde ayrılmasına izin vermemiştir. Tüm semavi dinler için de kutsal olan Kudüs'ün paylaşılamamasının nedeni de budur. Bugün maalesef, Kudüs'ün binlerce yıllık tarihini gözardı eden yaklaşımlar sergilenmekte, yürütülen kazılar kutsal mekanları tehdit etmektedir. Uluslararası toplumda Filistin'in kültürel sanatsal zenginliğinin tanınması için de gayret gösteriyoruz.

Türkiye bir yandan bu yanlış politikalara karşı çıkmakta, diğer yandan ise Filistin'in tarihi geçmişinin derinlemesine araştırılması için çaba göstermektedir. Bu çabalarımızın bir sonucu olarak haklarını aramalarında daha fazla yardımcı olabilmek amacıyla Osmanlı arşivlerimizi Filistinli kardeşlerimize açtık. Filistin'de düzenlenmesi öngörülen Türk Kültür Haftası'nın da yeni bir işbirliği kulvarı teşkil edeceğini düşünüyorum"

"Filistin'in kültürel ve sanatsal zenginliğiyle tanınması için de gayret gösteriyoruz"

Türkiye'nin, Filistin'de geçmişte yürüttüğü çalışmalara da değinen Çelik, şöyle konuştu:

" İsrail'in Mescid-i Aksa'nın dış duvarında yürüttüğü kazı çalışmalarını yerinde incelemek üzere 2007 yılında bölgeye teknik bir ekip gönderen Türkiye, tespitlerini ilgili taraflar ve uluslararası kuruluşlarla paylaşmıştır. Ayrıca, ülkemiz uzmanları, Harem-i Şerif kompleksindeki tarihi Türk çinilerinin restorasyonunu yürütmüştür. Diğer yandan, Kubbet-ül Sahra'nın kubbesinde yer alan altın yaldızlı alemin yenilenmesine katkı vermiştir. Peygamber Efendimiz'in sahabelerinin bir bölümünün ebedi istirahatgahıYusufiye Mezarlığı'nın çevre düzenlemesine destek olunmuştur. Uluslararası toplumda Filistin'in kültürel ve sanatsal zenginliğiyle tanınması için de gayret gösteriyoruz."

"Filistin-İsrail arasındaki sorunlar diyalog yoluyla çözülmeli"

Ortadoğu'daki sorunların merkezinde Arap-İsrail ihtilafının yattığının bilinen bir gerçek olduğunu vurgulayan Çelik, bu sorunların diyalog yoluyla ve karşılıklı anlayış çerçevesinde ele alınması ve çözülmesinin temel ihtiyaç olduğuna işaret etti.

"Bunun bir gereği olarak tarafların uluslararası hukuka ve birbirlerinin haklarına saygı göstermesi, endişelerini anlaması ve ortak soruna ortak çözüm geliştirmesi büyük önem taşımaktadır" diyen Çelik, şunları söyledi:

"Türkiye bu ihtilaf konusunda her zaman omuzlarında tarihi bir sorumluluk hissetmiştir. Bu doğrultuda ülkemiz, Filistin'in barışa ve Filistin halklarının huzura kavuşabilmesine yönelik çabalarını aralıksız sürdürmüştür. Filistin halkına yönelik desteğimiz ve başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin tüm kurumlarıyla hayata geçirilmesinde yalnız olmadıkları tüm dünyaya gösterilmiştir. İktidarımız döneminde, geleneksel diplomasimiz kültürel diplomasimizle ve insani diplomasimizle tahkim edilmiştir. Bugün iki ülke sınırlarla birbirinden ayrılmış olabilir ama Türkiye ile Filistin arasındaki kültür bağı Yakup ile Yusuf'un hasreti kadar derindir ve yıllar geçse de asla kaybolmayacak, ağlamaktan kara sular inen gözler bir gün yeniden birbirini görüp kucaklaşacaktır. Bu bağlamda 5. Filistin Kültür Haftası bir bakıma Yusuf ile öz kardeşi Bünyamin'in veya Yakub ile Yusuf'un buluşması gibidir. Yusuf'u kuyuya düşürmek isteyenlerin yahut Bünyamin'i Yusuf'tan ayırmak isteyenlerin çoğaldığı şu günlerde böyle bir hafta ve o haftada gerçekleştirilecek etkinlikler bir kez daha önemlidir."

Filistin Kültür Bakanı Enver Ebu Iyşe de sözkonusu etkinliğin önemine dikkati çekerek, "Bu tür aktiviteler her zaman, izleyicileri az da olsa, Filistin kültürü ve oradaki yaşam hakkında katılımcıları bilgilendirir" dedi.

Filistinliler'in dünyada bulundukları her yerde, Filistin halkının sıkıntılarını, Filistin sorununu çeşitli vesilerle anlatmaya çalıştıklarını anlatan Iyşe, şöyle devam etti:

"Bu da meşru haklarımızı elde etmemize yardımcı olur. Çok sayıda Türk kardeşimizin bugün burada bulunması bizleri mutlu etti. Böylece Türk kamuoyu Filistin halkının çektiği acıları daha yakından görme fırsatı bulacaktır. Aynı zamanda bu tür kültürel aktiviteler bizlerin İsrail karşısında dik durmamızı sağlar. İki ülke arasında kültürel ve diğer siyasi konularda ortak fikir olduğu kanaatindeyiz. Filistin'de sizleri bekleyen çok sayıda insan var."

Filistin'in Ankara Büyükelçisi Nabil Maarouf ise Çelik'e, kültür haftası etkinliğine himayesi ve katkılarından dolayı teşekkür etti. Maarouf, Keçiören Belediyesi ve TİKA'nın her zaman Filistin'in kültürel konularında yanlarında olduklarını ve katkı sağladıklarını ifade etti.

Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak ise böyle bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan dolayı çok memnun olduklarını dile getirdi. Ak, "Filistin bizim gönül, kültür coğrafyamızın en önemli parçalarından" dedi.

Konuşmaların ardından iki Bakan'a günün anısına seramik tabak hediye edildi. Bakan Çelik daha sonra Filistinli Bakan Iyşe ile Filistin el sanatları ürünlerinin yer aldığı serginin açılışını gerçekleştirdi. 9 Eylül'e kadar sürecek kültür haftası kapsamında Başkentin yanı sıra İzmir, Manisa ve İstanbul'da da etkinlikler düzenlenecek. - Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Kültür Sanat 5. Filistin Kültür Haftası Ankara'da Başladı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement