10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, "Bir ülkede kuvvetler ayrılığı yoksa hiç kimse ebediyen iktidarda kalamaz, hiç kimse güçlü kalamaz" dedi.

Hamzaçebi, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto ve  beraberindeki heyeti kabul etti.

Kabulde konuşan Hamzaçebi, 19 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayarak, 53 yıl önce çıkan bir yasanın gazetecilere vermiş olduğu hakların daha ileriye taşınamadığı gibi gerisine gidildiğini söyledi.

Bunun bir demokrasi sorunu olduğunu ifade eden Hamzaçebi, "Demokrasi kuvvetler ayrılığı, iletişim, basın özgürlüğü demektir. Kuvvetler ayrılığının olmadığı, yürütmenin yargıya müdahale ettiği, yargıyı kontrolü altına almaya çalıştığı bir ülkede demokrasiden söz etmek mümkün değildir" dedi.

Hamzaçebi, bugün böyle bir tabloyla karşı karşıya bulunulduğunu savunarak, şöyle devam etti:

"Bugün Türkiye'de yürütülmekte olan mücadele yargıya hakim olma, benim yargımı yaratma mücadelesidir. Demokrasi; basın, iletişim özgürlüğü demektir. Bu özgürlükler güçlü sivil toplumun, güçlü kamusal alanın olduğu demokrasilerde vardır. Eğer insanlar, vatandaşlar, bireyler iletişim özgürlüğüne sahip değilse, basın özgürlüğü yoksa vatandaşın haber alma kanalları tıkanmış demektir. Bu yine bizim demokrasimizin çok önemli bir sorunudur."

Demokrasilerin daima güçlü sivil toplumdan beslendiğini vurgulayan Hamzaçebi, sivil toplumun iknaya ve uzlaşmaya dayandığını, bunun da özgür bir tartışma ortamını gerekli kıldığını söyledi.

Hamzaçebi, bunun da  yine vatandaşların ülkenin gündemindeki sorunlara ilişkin görüşlerini, eleştirilerini özgürce ifade edecek bir ortama, iletişim ve haber kanallarına özgürce ulaşabilme imkanına sahip olması gerektirdiğini ifade etti.

Bunların Türkiye'de olmadığını savunan Hamzaçebi, "Son krizde çok daha açık bir şekilde ortaya çıkmıştır ki medya iktidar yanında yer almak veya cılız da  olsa iktidar karşısında yer almak gibi ikilemle karşı karşıya kalmıştır" diye konuştu.

Özgür eleştiri ortamı ve özgür haberciliğin de bulunmadığını iddia eden Hamzaçebi, medya patronlarının da  kriz fırsatçılığı yaptığını, bu krizden hareketle gazetecilerin işlerine son verilebildiğini söyledi.

Bunları kabul etmenin mümkün olmadığını belirten Hamzaçebi, gazetecilerin sendikal haklara, gazete sahipleri, medya patronları karşısında güçlü güvencelere sahip olmamasının, hem kendi yaşamlarını hem de vatandaşın haber alma özgürlüğünü olumsuz etkilediğini kaydetti.

Hamzaçebi, CHP olarak gazetecilerin bu sektörün her türlü güvenceye sahip olmasını hem yaşam kalitelerinin iyileştirilmesi hem de vatandaşın haber alma özgürlüğünün sağlanması  açısından şart gördüklerini kaydetti.

-"Hükümetler doğru ve adil işler yaptıkları ölçüde meşrudurlar"

Hamzaçebi, gazetecilerin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Kara Harp Okulu'nda yaptığı konuşmayı sorması üzerine, "Bir ülkede kuvvetler ayrılığı yoksa hiç kimse ebediyen iktidarda kalamaz, hiç kimse güçlü kalamaz. Kendisini güçlü zannedenler bir gün halkın oyuyla, seçimle o güçlerini kaybettiklerini göreceklerdir" dedi.

Bugün Plan ve Bütçe Komisyonu'nda internet ortamındaki haberleşmeye sansür getirecek düzenlemeler içeren bir tasarının görüşüldüğünü ifade eden Hamzaçebi, şunları söyledi:

"Bu da son derece tehlikelidir. Hiç kimse kendisini halktan seçimlerde aldığı oyu meşruiyetin tek şartı olarak görmesin. Bu oy kaybedileceği, halktan alınan destek ortadan kalkacağı gibi seçimlerde halktan alınan destek meşruiyetin tek şartı değildir. Demokrasilerin yine önemli problemlerinden birisi budur. O güce dayanarak her türlü  otoriter uygulamayı deneyen hükümetler bir gün o desteğin de arkalarında kalmadıklarını görürler. Hükümetler doğru ve adil işler yaptıkları ölçüde meşrudurlar."

TGC Başkanı Olcayto da gazeteciler üzerinde giderek yoğunlaşan baskının, özellikle toplumsal olaylarda gazetecilere yönelik polis şiddetinin artık doruğa ulaştığını ifade ederek, bu konuda hazırladıkları raporu Meclis'te grubu bulunan partilere sunacaklarını söyledi. - TBMM