CHP'li Dilek Akagün Yılmaz -

CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, "Adalet Bakanlığı fezlekeleri ve bakan kendi hakkında düzenlenen fezlekesini daha fazla alıkoyamaz. Esasen savcılar üzerinde baskı uyguladığı iddia edilen ve hakkında fezleke düzenlenen Adalet Bakanı istifa etmelidir" dedi.

Yılmaz, Antalya Milletvekili Gürkut Acar ile TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, 17 Aralık'ta başlatılan soruşturmayla ilgili Meclis Başkanlığına sundukları Meclis araştırması açılması talebini hatırlattı.

Bu talebin yerine getirilmesinin ve gelişmeler ile iddiaların araştırılmasının önemli ve öncelikli olduğunu vurgulayan Yılmaz, bakanlar hakkındaki fezlekelerin de bir an önce TBMM gündemine gelmesini istedi. Yılmaz, "Adalet Bakanlığı bu fezlekeleri ve bakan kendi hakkında düzenlenen fezlekesini daha fazla alıkoyamaz. Esasen savcılar üzerinde baskı uyguladığı iddia edilen ve hakkında fezleke düzenlenen Adalet Bakanı istifa etmelidir" dedi.

TÜBİTAK uzmanlarınca hazırlanan bilirkişi raporuna da değinen Yılmaz, sahteliği bu raporla ispat edilmiş uydurma delillerle savunma haklarının kısıtlandığını, mahkumiyetler verildiğini ve hatta cezaevinde ölümler yaşandığını söyledi. Yılmaz, buna neden olan kişiler hakkında Adalet ve İçişleri Bakanlığı'nın harekete geçmesi gerektiğine de işaret etti.

Özel Yetkili Mahkemelerin ve Terör Mahkemelerinin kaldırılması, uzun tutuklulukların sonlandırılması, gizli tanıklığın evrensel hukuka uygun olarak yeniden düzenlenmesi, yeniden yargılama yolunun açılmasının öncelikli olduğunu belirten Yılmaz, ülkede adaletin yeniden tesis edilmesine ihtiyaç olduğunu savundu.

Yılmaz, açıklamalarının ardından bir soru üzerine Özel Yetkili Mahkemelerin ve Terör Mahkemelerinin kaldırılmasının ayrıca yeniden yargılamaların önünün açılmasının pek çok sorun için çözüm olabileceğini belirterek, Özel Yetkili Mahkemelerin hukuk sistemine vurulmuş kara bir leke olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün gazetelerde yer alan açıklamalarının hatırlatılarak değerlendirmesinin sorulması üzerine de Yılmaz, "Bir ülkede hukuk güvenliği olmazsa, adalete güven olmazsa o ülkede türbülans olması, ülkedeki bütün kaynakların ve kurumların çökmesi söz konusu olabilir. Biz böyle bir şeyi aslı istemiyoruz. Ülkenin değerlerinin devamı, hukuk güvenliği gerekiyor. Bu nedenle de en kısa zamanda bağımsız ve tarafsız bir yargının oluşması gerekiyor. Yargının bu denli ayaklar altına alındığı bir ülkede insanların güven ortamında olması mümkün değil. Anayasa değişikliği yapılması, HSYK'nın yeniden oluşturulması gerekiyor. Bizce en önemli şey budur" diye konuştu.