"Herkes Hukuk İstiyor Ama Hukuka Uymadan İstiyor"

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, komisyonlarında kanun tasarı ve teklifleri görüşülürken komisyona kimlerin davet edileceğine komisyonunu kendisinin karar vereceğini hatırlatarak, "Herkes hukuk istiyor ama hukuka uymadan istiyor. Zaten Türkiye'nin temel sıkıntısı da bu" dedi.

TBMM Başkanı Çiçek, davetli olarak katıldığı 6. Büyükelçiler Konferansı çıkışında gazetecilerin sorularını cevapladı. Çiçek, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) yapısında değişiklik öngören kanun teklifiyle ilgili inceleme yaptırıp yaptırmadığı yönündeki bir soruya, İçtüzüğe göre komisyonlara gelen her tasarısı ve teklifi, talep olsun ya da olmasın komisyonlarca anayasaya uygunluk açısından değerlendirildiğini hatırlattı.

Teklifin anayasaya uygunluğu veya aykırılığının Adalet Komisyonu'nda tartışıldığını belirten Çiçek şunları söyledi:

"Bildiğim kadarıyla bu tartışmalardan sonra anayasaya uygun olduğu yönünde Adalet Komisyonu'ndan bir karar var, ondan sonra maddeleri, geneli ve maddeleri görüşülüyor. Buna karşılık muhalefet partilerimizden yeteri kadar imza ile bu konunun Anayasa Komisyonu'nda bu yönüyle değerlendirilmesi yönünde bir talep geldi. Ben bu talebi aldım bu sabah. İlgili arkadaşlara, Kanun-Kararlara (TBMM Kanunlar ve Kararlar Başkanlığına) gönderdim. Bu iş, geçmiş uygulamalar ve bugünkü İçtüzük karşısında yapılması gereken iş ve işlemlerdir. Bunu tespit etmeye çalışıyoruz. Bana gelen arkadaşlarımıza da bunu söyledim. Belki burdan gidişte arkadaşlarımız çalışmalarını bitirdiyse bunu bana bildirecekler. Ayrıca Anayasa Komisyonu Başkanımızın da İstanbul'da olduğunu kendileri söylediler. Kendisi de yarın gelecek. Bu incelemeler ışığında doğru olan neyse onu yapacağız."

Meclis Başkanı olarak yasanın içeriğiyle ilgili bir şey yapılmadığının altını çizen Çiçek, "Biz İçtüzük hükümleri bakımından bize verilen yetkileri kullanmaya çalışıyoruz. Değilse Meclis Başkanlığı 'bu anayasaya uygundur, değildir' tarzındaki yönlendirici veya karar verici, tercih edici bir rol oynamaz çünkü bunun nihai kararını verecek olan Komisyondur, Genel Kuruldur, ondan sonra Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu süreçteki rolüdür, en sonunda da Anayasa Mahkemesi karar verir. Yani demokrasilerde kimin yetkisi nerde başlıyor, nerde bitiyor ona bakmak lazım" ifadesini kullandı.

-"Kavgalardan Türkiye çok çekti"-

Çiçek, "Kişisel olarak kanaatim olsa bile bu sıfatla ben 'bu konuda şu veya bu şekildedir' diye bir tercih yapamam, o zaman ben de İçtüzüğe uygun hareket etmemiş olurum" dedi. Çiçek, komisyon çalışmaları sırasında yaşanan kavga ile ilgili de şunları söyledi:

"Kavganın hiçbirisi ülkede tasvip edilemez. Bu kavgalardan Türkiye çok çekti. Mecliste de bu kavgaların doğru olmayacağını ben müteaaddit defalar söylemeye çalıştım. Arzu edileni, temenni edileni ve hepimizin özlediği hangi konu olursa olsun bunu uygarca tartışmak, kim ne söyleyecekse İçtüzükteki kabule uygun olarak, kaba olmayan, yaralayıcı olmayan, temiz bir üslupla bu konuları tartışmaktır. Bunun dışındaki hiçbir davranış için kimse 'iyi oldu' diyemez, 'doğrudur' diyemez. Ben de demem zaten. Demediğimi de baştan beri söyledim."

Komisyonlarda kanun tasarı ve teklifleri görüşülürken komisyona kimlerin davet edileceğine komisyonunu kendisinin karar vereceğini hatırlatan Çiçek, bunun dışındaki komisyon çalışmalarına müdahalenin İçtüzüğe aykırı olduğunu belirtti.

-"Herkes hukuk istiyor ama hukuka uymadan istiyor"-

Komisyona gleen teklif ve tasarılarla ilgili görüş bildirmek isteyenlerin bunu yazılı yapabilecekleri gibi komisyona da gelebileceklerine işaret eden Çiçek, buna komisyonun karar vereceğine dikkati çekti. Çiçek şöyle devam etti:

"Aksi takdirde eğer herkes her konuda komisyona gelip 'bilgi vereceğim', 'benim de bu konuda görüşüm var, dinlensin' deniyorsa o zaman Türkiye'de hiçbir kanunu çıkarma şansı yok çünkü aynı alanda yüzlerce dernek var, vakıf var, kim ne kadar neyi temsil ediyor, kaç tane üyesi var, ağırlığı nedir bunları bilemem, o zaman herkes gelir komisyonları meşgul eder. Onun için elbette siviltoplum kuruluşlarının görüşlerinin alınması demokrasilerde arzu edilen bir husustur, buna riayet edilmesi gerekir ama bunun da bir sınırı vardır."

Yaşanan tartışmaların kurala uymamaktan kaynakladığını dile getiren Çiçek, "Herkes hukuk istiyor ama hukuka uymadan istiyor. Zaten Türkiye'nin temel sıkıntısı da bu. Ben de kaç gündür bunu vurgulamaya çalışyorum. Bu lafı bu tarafa, o tarafa çekenler de oluyor ama hukuk talep edenler hukuka uymalıdır. Bu memlekette senelerdir bir İçtüzük uygulaması var, bunun dışına da kimse çıkmamalı, çıkacaksa o zaman İçtüzüğü değiştirelim, o zaman bu türlü müzakereleri ona göre yapalım" diye konuştu.

Çiçek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yaptığı görüşmelerle ilgili bir soru üzerine "Sayın Cumhurbaşkanımız tabiatıyla Anayasanın 104. maddesine göre devlet kurumları arasındaki uyumu göztetmek gibi önemli bir görevi var. Sayın Cumhurbaşkanımız da yaşanan bu sıkıntılar -ki Türkiye'yi içerde ve dışarda çok meşgul ediyor- bir çözüm bulmaya gayret ediyor, onun için sayın genel başkanlarla görüşmeleri gayet tabiidir, olağandır ve olması gerekendir ve ben de düşüncelerimi 27 Aralık'ta kendi talebimle, geçtiğimiz günlerde de sayın Cumhurbaşkanımızın davetine icabetle bu konudaki görüşlerimi kendilerine ifade etmeye çalıştım" karşılığını verdi.

Çiçek, anayasa değişikliği tartışmalarıyla ilgili de şu değerlendirmede bulundu:

"Elbette bir anayasa değişikliği gerekecekse partilerimizin bu olaya nasıl baktığı önemlidir. Olabilir mi? Olur ama partilerimizin bu noktadaki yaklaşımına, herhalde Sayın Cumhurbaşkanımız hepsini dinleyerek bir karara varmış olacak. Belki en köklü çözüm HSYK'nın yapısında bir değişiklik yapmaları mümkün olabilir ama olur mu, olmaz mı bunu önümüzdeki zaman dilimi içerisinde göreceğiz. İkincisi yolsuzluklar konusunda kimse yolsuzlukların örtbas edilmesini isteyemez, buna hakkımız da yok, bu doğru da değil. Bu iş için yapılması gereken neyse bu yapılsın, yapılmalıdır. Herkes buna yardımcı olur ama bu talep de bu sınırlar içerisinde kalması lazım."