CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Sayın Uğur Dündar'ın bir gazeteci olmanın ötesinde halkın temsilcisi, halkın sorunlarını dile getiren, her türlü baskıya rağmen hatta her türlü şiddete rağmen doğru haber yapmaktan geri adım atmayan bir kişidir. O bir kamu görevlisidir, medya dünyasının bir kamu görevlisidir." dedi.
Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Uğur Dündar 50. Yıl Belgeseli'nin Ankara galasına katıldı.
Belgesel gösteriminin ardından sahneye çıkan Kemal Kılıçdaroğlu, Uğur Dündar'ı gençliğinden beri tanıdığını belirterek, televizyonların siyah-beyaz olduğu dönemlerde programlarının karşısında herkesin büyük bir dikkatle izlediklerini ifade etti.
Kılıçdaroğlu, Dündar'ın gerçeklerden ödün vermediği, en zor koşullarda gazeteciliğin hakkını verdiği değerlendirmesinde bulunarak, "Onun hakkını teslim etmek bana düşmez, onun hakkını teslim edecek olanlar sizlersiniz. En zor koşullarda çalıştı, darbeler yaşandı, sıkı yönetimler ilan edildi, idamlar oldu, az önce burada birlikte seyrettiğimiz gıdadan tutun kadın ticaretine, böbrek ticaretinden tutun vergi kaçakçılığına kadar bütün alanlarda bütün yerlerde en can alıcı noktaya değinen kişinin adı Uğur Dündar'dır." dedi.
Gazeteciliğin bir kamu görevi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, yasama yürütme, yargıdan sonra çağdaş demokrasilerde dördüncü erkin adının medya olduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, "Medyayı medya yapan, medyayı güçlü kılan halkın desteğidir. Eğer halkın sorunlarını iyi bilirseniz, o sorunları sorunları çözme iradesine sahip olan kişiye götürürseniz, haber olarak, belgesel, ekran olarak götürürseniz ve sorunu çözdürürseniz onlara gazeteci hayatının en mutlu gününü yaşar. Çünkü, o sorunu yakalamıştır, ayrıntılarını kamuoyuna aktarmıştır ve sorunu çözmesi gereken makam çözümü çözmek zorunda kalır." diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteciliğin bu nedenlerle bir kamu görevi olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
"Sayın Uğur Dündar'ın bir gazeteci olmanın ötesinde halkın temsilcisi, halkın sorunlarını dile getiren, her türlü baskıya rağmen hatta her türlü şiddete rağmen doğru haber yapmaktan geri adım atmayan bir kişidir. O bir kamu görevlisidir, medya dünyasının bir kamu görevlisidir.
Daha önemlisi tabii gazetecilik bir haberi olduğu gibi alıp vermek değildir. Haberin arkasında hangi aktörler var diye ayrıntılara girmek gerekiyor. O na da araştırmacı gazetecilik diyoruz. Araştırmayı yapan, yaptığı araştırmaları bütün boyutlarıyla irdeleyen, danışan, tartışan ve olgunlaştırdıktan sonra kamuoyu ile paylaşan kişidir Uğur Dündar. O nedenle Türkiye'nin hangi bölgesine giderse gitsin, toplumun hangi kesimiyle karşılaşırsa karşılaşsın Uğur Dündar, medya dünyasının önemli bir markasıdır."
"Gazeteciler için de önemli bir markadır"
Dündar'ın çok önemli haberlere imza attığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Uğur Dündar, sadece kendisi için değil kendisinden sonra da yetişecek olan gazeteciler için de önemli bir markadır." dedi.
Kılıçdaroğlu, bundan sonra yetişecek olan gazetecilerin Dündar'ın hangi koşullarda haber ve televizyon programı yaptığını, halkın nabzını nasıl tuttuğunu haberlerinden öğreneceğini söyledi.
Topluma hizmet edeni toplumun asla unutmayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Hangi görüşten, hangi kimlikten, hangi inançtan olursak olalım eğer vatandaş olarak benim sorunlarımı birisi tutup da gündeme getiriyorsa ve o sorunların çözümü konusunda katkı veriyorsa benim onu unutmam mümkün değildir. Halkın böyle bir feraseti vardır, böyle bir gücü vardır, böyle bir zerafeti vardır. Kendisine hizmet eden, kendi sorunlarını gündeme getiren, sorunların çözülmesi için mücadele eden bir kişiyi halkın da unutması mümkün değildir. O nedenle Uğur Dündar aynı zamanda bir halk insanıdır, bir halk adamıdır.
Gazetecilik 24 saat yaşamak demektir, gazeteci nerede haber, olay var onun peşinde koşandır. o nedenle gazetecilik mesleği kutsal bir meslektir, sıradan bir meslek değildir. O nedenle Sayın Uğur Dündar diyor ki 'Yeniden dünyaya gelsem, yine gazeteci olurdum.'
Bu topluma verdiği büyük katkılar nedeniyle, engellediği büyük haksızlıklar nedeniyle kendisine gerçekten yürekten teşekkür ediyorum."
"Hakikatin karsında hiçbir güç direnemeyecektir"
Uğur Dündar da yaptığı konuşmada, çalıştığı kurumlardan ayrılırken ilkeleri gereği arşivleri beraberinde götürmediğini belirterek, bu nedenle belgeselde internetteki görüntüleri kullanmak zorunda kaldıklarını söyledi.
"Sadece hayatım boyunca bir güç önünde eğildim. O da sizlerin halkımızın gerçekleri öğrenme hakkı. Onun dışında hiçbir güç beni eğip bükemedi." diye konuşan Dündar, kimi zaman ağır bedeller ödediğini söyledi.
Dündar, hakikatın eninde sonunda hedefine mutlaka ulaştığını ifade ederek, "Halkın gerçekleri öğrenme hakkının dışında hiçbir güce teslim olmayan gazeteciler sunu görüyorlar ki, hakikat o güçleri günün birinde önünde eğilmek durumunda bırakıyor. Bu geçmişte de böyle olmuştur gelecekte de böyle olacaktır. Hakikatin karsında hiçbir güç direnemeyecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Son Dakika › Politika › Kılıçdaroğlu, Uğur Dündar 50. Yıl Belgeseli'nin galasına katıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?