TBMM Genel Kurulu'nda, Üstün Yetenekli Çocukları Araştırma Komisyonu Raporu'nun görüşmelerine başlandı.
Genel Kurul'da, çalışmalarını tamamlayan Üstün Yetenekli Çocukların Keşfi, Eğitimleriyle İlgili Sorunların Tespiti ve Ülkemizin Gelişimine Katkı Sağlayacak Etkin İstihdamlarının Sağlanması Amacıyla kurulan Araştırma Komisyonu'nun raporu üzerinde ilk sözü MHP Adana Milletvekili Ali Halaman aldı. Halaman, Komisyon'un yurt içinde konuyla ilgili her kesimin görüşünü aldığını, ayrıca yurtdışında da bazı ülkelerin modellerini araştırdığını ve ortaya çok önemli bir rapor koyduğunu belirterek, "Üstün yeteneklilerin ortada kaldığı bir ortam yaşıyoruz. Hükümet'in, milli eğitimde ne kadar dibe vurduğunu görmeme rağmen bundan sonraki politikalarını oluştururken bu raporu esas almalı" dedi.
AK Parti Ankara Milletvekili Tülay Selamoğlu, Komisyon olarak yurt dışında Güney Kore, Almanya ve Yeni Zelanda'ya gittiklerini anlatarak Almanya'da eyaletler arasında üstün yetenekliler için farklı uygulamalar yapıldığını söyledi.
Selamoğlu, sistemin 4+ 4+ 4 üzerinden işlediğini, Türkiye'deki en büyük sorun tanılama ile başladığını ifade ederek, "Üstün zekalı, yetenekli çocuklarımız var ama bunu nasıl keşfedeceğimiz önemli. Türkiye'ye has mantık ve test sistemi yok, çeviriler uygulanıyor. Başka ülkelerin metotlarının çevirisinde yanlışlıklar da yapılabiliyor. Genel tavsiye, 3 yaşından başlayarak 4. sınıfın sonuna kadar yapılmasıdır. Bu çocuklar bizim için çok önemli. Sadece ailesinin değil, dünyanın ve insanlığın geleceğidir. Erken evlendirilen, dağda eline silah verilen çocukların i inde de üstün yeteneklilerin olduğuna inanıyorum" diye konuştu.
CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, raporun geç görüşülmesinin kayıp olduğunu ifade ederek, üstün yeteneklilerin tanılamasından başlayarak eğitim ve istihdamıyla ilgili düzenlemelerin yapılması gerektiğini söyledi. Tanılamanın ancak elverişli okul ortamında yapılabileceğini kaydeden Serter, "Gerçekçi olalım, bu okul sisteminde nasıl tanılama yapılacak? Çocuklarımızın yeteneklerini göstereceği derslerimiz ya yok ya çok yetersiz. Engelli öğrencilere katkı verdiğimiz kadar üstün yetenekli çocuklarımıza niye katkı vermiyoruz? Türkiye'nin geleceği için üstün yetenekli çocuklar kazanılmalı" dedi.
MHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut, zekanın kader olmadığını ifade ederek, istenirse bilimsel yollarla çocukların zeka seviyesinin yükseltilebileceğini, parası olanların özel okullarda bunu yapabildiğini ifade etti. Devletin hantal yapısını içinde 330 bin üstün zekalı çocuğun farkedilemediğini savunan Bulut, dünyanın bütün ülkelerin dahilerine önem verdiğini kaydetti.
Milli eğitimde üstün zekalı ve yeteneklilerle ilgilenen birim olmadığını, özürlü çocuklarla birlikte değerlendirildiğini savunan Bulut, "Özürlülere ayrılan çocukların dörtte biri bu çocuklara ayrılıyor. Öncelikle bu çocukların tespiti gerekli. 2007 yılına kadar, bu çocuklara yönelik okullara sınavla öğretmen alınırdı. Sonra sınav kaldırıldı, okullarda verim düşmeye başladı. Seçkin okullarımız olmalı. Devletin denetim ve gözetiminde bu yeteneklerimizin heba edilmemesi gerekir" diye konuştu.
Başkanvekili Güldal Mumcu, raporun görüşmeleri sürerken birleşime ara verdi. - TBMM
Son Dakika › Politika › TBMM Genel Kurulu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?