'Galatasaray, Nouma'daki Gibi Karar Almalı..."

Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Beyaz TV'de yayınlanan 'Derin Futbol' programına katıldı ve Türk Futbolu'nun son dönemde tartıştığı birçok konudaki fikrini açıkladı. Demirören son derbi maçtan, yabancı sayısına, Galatasaray'la olan ilişkilerinden, 3 Temmuz sürecine kadar gelen soruları yanıtladı.

Olaylı derbi

Son Galatasaray- Fenerbahçe maçında yaşanan saha içi olaylarına değinen Demirören, çok konuşulan Felipe Melo hareketi hakkında da şöyle konuştu:

"Melo'nun hareketine çok üzüldüm. Hele eliyle yaptığı hareket kabul edilemez. Galatasaraylılar kızabilir ama bence Galatasaray, Beşiktaş'ın Serdar Bilgili döneminde Nouma hakkında aldığı kararı örnek almalı… Ünal Aysal, karakteri ve olgunluğuyla bunları düşünebilecek bir kişi. Galatasaray'a yakışacak bir karar alacaktır. Ama bizim Melo'ya yönetmeliklerce ceza verme lüksümüz yok. Şikayet olursa etik kurula sevk edebiliyoruz sadece… Bunu değerlendireceğiz. Ama A Milli Takım kaptanlığını yapan Emre Belözoğlu'nun ağzından çıkan sözler de yakışıksızdı."

Hakem hataları

Hakem hatalarının ise kaçınılmaz olduğunu ifade eden Futbol Federasyonu Başkanı, sektörün korunması gerektiğinin altını çizip şunları söyledi:

"Hakem hatası muhakkak olmuştur. Ama hiç bir takıma kesinlikle kasıtlı olmaz bu… Her kesim hakem hatalarından konuşursa bunun önü alınmaz. Ama maçını kaybeden her kulüp bizi istifaya davet ediyor. Futbol görsel şov, önemli bir sektör... Hatalar olsa da bu sektörü ve geleceğini düşünmek zorundayız. Zekeriya Bey hakem kökenli olmayan tek kişi değil… Onun bir dönem istifa ettiği yönündeki haberler de doğru değildir. Böyle bir girişimi olmadı. Hakem eğitiminin Uilenberg ile daha iyi noktaya geldiğine inanıyorum."

Yabancı sayısı

Demirören, Türk Futbolu'nun son dönemde en fazla tartışılan kararlarından olan yabancı oyuncu sayısı kuralı hakkında konuşurken, sayının artısı olmadan 5'e düşürülmesi taraftarı olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

"Ben bu kararı başkanların verdiği sözlerden sonra aldım. Biz yabancı sayısı için 5 dedik. Artısı da yok. Sonuçta federasyon her sezon karar değişemez. 15-16 kulübün aksi yönde yazısı ulaştı bize ama biz zaten bu kararı da onların talebiyle almıştık. FatihTerim de bu konuda çalışmalar içinde… O da sonuçta Türk Futbolu'nu düşünüyor."

'Kupa' meselesi!

Demirören, Trabzonspor'un yaklaşık 3 yıldır devam eden 2010-11 şampiyonluk kupası talebi hakkında ise şu ifadeleri kullandı:

"3 Temmuz olayı Federasyon'da bitmiştir. İş UEFA nezninde de Platini'nin açıkladığı gibi bitti. Herkes bir şeyler söyledi. Milli Takım turnuvalara gidemeyecekti, yok şu kadar takım Avrupa'da oynayamayacaktı. Bence artık bunu olumlu tarafından almak… Kapatmak en doğrusu… Sadri Şener'e eğer haklıysan kupanı alırsın zaten dedim. Kurullar karar vermeli. Kişisel bir etkim olamaz. Şike sürecinde UEFA'nın sadece kişilerle ilgili davaları devam ediyor. Fenerbahçe de seneye Şampiyonlar Ligi'nde olmayacak. Hatır için UEFA'ya başvuramayız."

Terim ve Galatasaray

Galatasaray'la Fatih Terim arasındaki ayrılık sürecinde de rol aldığı öne sürülen Demirören, söylenenin aksine bu konuda çok etik davrandıklarını vurguladı ve şöyle konuştu:

"Fatih Terim'in değerini tartışmak doğru değil… Federasyonun veya kulüplerin onu istemesi doğal… Abdullah Hoca çok istemesine karşın bunu başaramadı ve ayrılmak istedi. Biz de Terim adına 4 maç için izin istedik, sonra geleceğe bakarız dedik. Galatasaray yönetiminden izin aldık. Protokol ne gerektiriyorsa onu yaptık. Galatasaray'a zarar vermek istemeyeceğimi herkes bilir. Böyle bir mantık olamaz. Bana Galatasaray'a kupa vermiyor diyorlar. Ben onlara 4 kupa verdim. Geçen sezon sonu aile işlerim nedeniyle Boston'daydım o nedenle kupayı ben veremedim. Sadece yurt dışındaysam bu söz konusu olur."

Statta küfür

Demirören, son talimat değişikliği ile kulüplerin daha fazla seyircisiz oynama cezası alması hakkında da konuştu ve E-Bilet projesi sonrası küfrün statlarda azalacağını iddia etti:

"Artık 'Demirören yeter' tezahüratı beni rahatsız etmiyor. Küfür ve hakaret olmadığı sürece eleştirilere en tahammüllü insanlardanım. Statta bir kere küfür etmekle, 20 dakika küfür etmek aynı şey... Başta kulüpler olmak üzere herkesin canı yanıyor ama o küfrü edene bir şey olmuyor. Artık onun da canı yanacak e-bilet sistemiyle... Kulüpler küfür edip, ceza almasına neden olanları 6222 uyarınca savcılığa şikayet edebilecek. Bunun küfür olaylarını azaltacağına inanıyorum.

Digiturk'ün satışı

TMSF'ye geçen yayıncı kuruluş Digiturk'ü Demirören Grubu alacağı iddialarını da değerlendiren Demirören, iddiayı kesin bir dille yalanlayarak, şunları söyledi:

"Biz aile grubu olarak Digiturk'ü almayı düşünmüyoruz. 4-5 aydır üzerinde çalıştığımız şey, Futbol Federasyonu olarak mevcut tüm kulüpleri, ligleri bu işin içine sokup, bir ortaklık yapmak… Hisselerin yüzde 48'ine sahip olan ABD'li ortak ile görüşüp, küçük bir ortaklıkla, kulüplere bugün aldıklarından daha fazla kazandırmak istiyoruz. Bir firma daha iyi bir fiyata alırsa sorun yok. Ama bize de sıra gelirse duruma bakacağız. Tüm kulüp başkanları da bu fikri çok beğendi."

Orman yorumu

Beşiktaş Başkanlığı'ndaki halefi Fikret Orman'ın da performansını değerlendiren Dermirören, Orman'a başarılı veya başarısız demek için en az 3 yıl gerektiğini söyledi ve şöyle konuştu:

"Bir başkanın başarılı veya başarısız olup olmadığını anlamak için 3 yıl gerekir. Ben kendi dönem,imde de bunu yaşadım. Orman'ın iyi niyetle çalıştığını görüyorum. Beşiktaş'ın yeni bir stada kavuşacak olması da beni çok mutlu edecek. Yıkılmasına sevindim. Fikret Orman Ağustos diyor ama inşallah daha erken biter. Açılışa elbette gideceğim."