AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Gül Açıklaması

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulhamit Gül, AK Parti'den, kardeşliği koruduğu ve istikrarı sürdürdüğü için rahatsız olanların bulunduğunu belirterek, "Ancak 7 Haziran'da bunların yarısı Kandil'e yarısı Pensilvanya'ya kaçıp gidecekler" dedi.

Gül, Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odasını ziyaretinde, HDP'nin Mersin ve Adana'daki binalarına yönelik saldırıların sorumlusunun AK Parti ve Cumhurbaşkanı olarak gösterilmeye çalışıldığını söyledi.

HDP'nin de saldırıların hemen ardından bu yönde açıklamaları olduğunu hatırlatan Gül, şöyle konuştu:

"Olayın failinin ise DHKP-C'li bir terörist olduğu ortaya çıktı. Saldırının üzerinden dakikalar geçmişken AK Parti'ye iftira atılması HDP'nin bundan yararlanmak istediğini açıkça gösteriyor. Hemen ona destek veren CHP ve MHP de saldırıyı AK Parti'nin üzerine atmaya çalıştılar. AK Parti olarak olay olur olmaz şiddetle kınadık. Hiçbir şekilde demokratik ortamda bu tür provokasyon, şiddet üzerinden bir seçim ortamını asla tasvip etmediğimizi söyledik ve kınadık."

Gül, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın AK Parti'ye iftira attığını vurguladı.

Demirtaş'ın, bu iftiradan dolayı millete hesap vermesi gerektiğini ifade eden Gül, "Utanmadan milletin gözünün içine bakarak yalan söylüyor. Özür dilemek bile en hafifi kalır. Cumhurbaşkanını hedef göstererek, 'bu saldırının faili AK Parti'dir' diye hedef göstererek iftira atması, bu anlamda provokasyon, suçu ve suçluyu gizleme suçu oluşturduğu kanaatindeyim. Dolayısıyla burada savcıları göreve davet ediyorum" şeklinde konuştu.

CHP, HDP ve Paralel Yapı'nın işbirliği yaptığını ileri süren Gül, MHP'nin de bu olaylara zımnen sessiz kaldığını dile getirdi.

Çözüm Süreci'nin birlik ve beraberliği muhafaza ettiğini dile getiren Gül, "AK Parti'den, kardeşliği koruduğu ve istikrarı sürdürdüğü için rahatsız oluyorlar ancak 7 Haziran'da bunların yarısı Kandil'e yarısı Pensilvanya'ya kaçıp gidecekler. Ülke yine AK Parti'nin birlik beraberliğinin teminatıyla inşallah emin adımlarla, demokrasi yolunda kararlılıkla devam edecek. Hiç bir vatandaşımızın kılına kimse zarar veremez. Devletimiz kamu düzenini, güvenini koruyacak güçtedir" dedi.

Demirtaş'ın 6-7 Ekim olayları nedeniyle 45 kişinin ölümünden sorumlu olduğunu savunan Gül, kendisinin öncelikle bunun hesabını vermesi gerektiğini söyledi.

HDP'nin, seçim çalışmalarını silah üzerinden yaptığını ileri süren Gül, şöyle devam etti:

"Partiler seçim zamanı broşürle kampanyasını sürdürür. HDP ise silah, kan ve tehdit üzerinden bir seçim kampanyası yürütüyor. Bu da 'Türkiyelilik ve barış makyajı'nın ne kadar göstermelik olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Bugün Kürt halkının en büyük düşmanı HDP'dir, Demirtaş'tır. Bölgede silahla, tehditle, 'kızını okulda rahat bırakmayız, oğlunu rahat bırakmayız, buradan oy çıkmazsa size hesabını sorarız' diye kapı kapı gezerek tehditler yapmaktadır. HDP'nin öncelikle bu siyasi zemine gelmesi lazım. Bunlar maalesef Kandil'den talimat alarak, terör örgütüne ve silaha sırtını dayayarak siyaset yapmaktadır."

HDP'nin 1990'lı yılların baskıcı anlayışının bir tezahürü olduğunu anlatan Gül, "HDP aklını başına almalıdır. HDP'nin makyajı dökülmüştür. Doğuda kan, silah, tehdit, batıda da maalesef barış görüntüsü içerisindedir ama özellikle bölge halkı ve Türkiye'deki duyarlı vatandaşlar bunun sandıkta hesabını verecektir" ifadesini kullandı.