AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "CHP esersizlik siyaseti yapar, kaset siyaseti yapar. MHP hakaret siyaseti yapar. BDP gerilim siyaseti yapar. Fakat AK Parti, eser siyaseti yapar" dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinginde halka hitap etti.
Kırklareli'nin, dünyasında özel ve müstesna bir yeri olduğunu belirten Erdoğan, bundan sadece 3 ay önce yine burada toplu açılışları gerçekleştirdiklerini anlattı.
Erdoğan, 3 ay önce yaptıkları açılışla özel sektörle birlikte bir tek gün içinde Kırklareli'ne, 2 katrilyon 696 trilyon liralık eser kazandırdıklarını belirterek, "İşte bizim farkımız bu, bizi diğerlerinden ayıran bu. Onlar laf üretir, biz icraat üretiriz, farkımız bu" diye konuştu.
AK Parti'nin siyasetinin eser siyaseti olduğunu vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"CHP esersizlik siyaseti yapar, kaset siyaseti yapar. MHP hakaret siyaseti yapar. BDP gerilim siyaseti yapar. Fakat AK Parti, eser siyaseti yapar. Unutmayın, eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri... Farkımız bu. Onlar yaptıklarıyla değil, iftiralarıyla ayakta durmaya çalışırlar. Biz eserlerimizle. İşte burada Kırklareli'de bizi eserlerimiz anlatıyor. Yaptığımız yollar bizi anlatıyor, açtığımız okullar bizi anlatıyor. Kırklareli Üniversitesi'ni kim kurdu, kim açtı? Biz.... İşte biz onunla konuşuruz. Hastaneler, toplu konutlar, köprüler, viyadükler, barajlar bizi anlatır. Biz eserlerimizle yaptıklarımızla yapacaklarımızla hedeflerimizle planlarımızla konuşuruz. İşte onun için bize bir plancı, mimar Selahattin Minsolmaz ile inşallah Kırklareli'ne geldik. İçinizden biri, evladınız, bir mimar kardeşimizi Kırklareli'ne belediye başkan adayı yaptık. Neden? Çünkü Kırklareli maalasef mağdur, ihmal edilmiş, burada belediyecilik yok. CHP'nin anlayışında belediyeciliği bulamazsınız."
"Bunlar, iftara etmekle ayakta kalacaklarını zanneder"
Başbakan Erdoğan, İstanbul'u CHP'li belediyeden aldığını hatırlatarak, o zaman, 1994'te İstanbul'un çöp dağlarıyla işgal edildiğini, susuz olduğunu ve hava kirliliği olduğunu anlattı.
O dönemde İstanbul'da yolsuzluk olduğunu ifade eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İSKİ yolsuzluğunu duymuşsunuzdur. Anneler iyi bilir. İçeride yolsuzluktan mahkum oldu, şimdi çıkmış CHP'nin genel müdürü hala kalkıp yolsuzluk iftiralarıyla kasetleriyle ayakta kalmaya çalışıyor. Sizin geçmişiniz kirli geçmişiniz... Önce ey genel müdür senin SSK Genel Müdürlüğü'nü biliyoruz. Biz, SSK hastanelerinde kuyruktaydık senin genel müdür olduğun zaman. Koğuş koğuş hastanede, odalar yok, koğuşlar vardı. Sağlam girer hasta çıkarsınız, öyle dönemler vardı. İlaç alamıyorduk, hatırlayın. Doktor reçete yazıyor, hastanenin eczanesine iniyorsunuz, ilacın yarısı var, yarısı yok. Öyle mi? Kimdi? Bu beyefendiyse o zaman genel müdür. Anlamaz. Buna 5 tane koyun teslim et, kaybeder gelir. Peynirci Kırklareli bunu iyi bilir. Bunlar bu işten anlamaz, bunlar sadece iftira etmekle ayakta kalacaklarını zanneder.
Bütün bunlara rağmen hastaneler nasıl? İstediğin hastaneye gidebilir musun, istediğiniz eczaneden ilacını alabiliyor musun? Anneler, şu anda AK Parti iktidarı var da onun için. Şu anda ambulans helikopterlerimiz Anadolu'nun dört bir yanında, dağlarda, şurada burada hasta mı var, helikopter oraya uçuyor, oradan alıyor, şehre getiriyor. Hamile anneler mi var, 10 gün önceden şehirde misafir ediyoruz, doğumdan sonra ne kadar kalması gerekiyorsa kalıyor, ondan sonra tekrar köyüne gönderiyoruz. Neden? İnsan bizim için çok önemli. Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi."
"Bunların dikili ağacı olmaz"
Başbakan Erdoğan, anamuhalefet partisini eleştirerek, şöyle devam etti:
"Şu Türkiye'de, Kırklareli'de bunların hangi eseri var? Var mı soruyorum sizlere. Göremezsiniz. Bunların dikili ağacı olmaz. İstanbul'da yaşadım, Istranca'nın dağlarından, 180 kilometreden dağları delerek su götürdük su. Bunlar öyle bir şeyi neden yapmadı. Bunlar ne diyordu biliyor musunuz? 'Biz bulutları bombalayacağız. İstanbul'a su gelecek.' Bombaladılar bir şey gelmedi. 'Yalova'dan tankerlerle su getireceğiz' dediler. Yalova'dan getirdiğin bir tanker su sadece Beşiktaş'a bile yetmez. Biz hamdolsun dağları deldik, İstanbul'un susuzluğunu giderdik. O gün bugün böyle bir sıkıntımız yok. Bununla kalmadık, bir de deplase ettik. Ne yaptık biliyor musunuz? Denizin altından bile su tünelleri açtık. Anadolu'yu Avrupa'ya. Avrupa'yı Anadolu'ya... Olur ya bir tarafta susuzluk olursa oradan oraya, bir diğerinde olursa oradan oraya. Bunları da yaptık ama bunların hafsalası bunları almaz. Niye? Dertleri yok, biz dertliyiz dertli. Biz bu millete sevdalıyız, sevdalı. Bizim farkımız bu.
Şu anda süratle çöp olayını hallettik. Dünyanın sayılı temiz kentleri arasına girdi İstanbul. Hava kirliliğini hallettik. Nasıl? Doğalgazı yaygınlaştırdık. Göreve geldiğimde Türkiye'de 9 vilayette doğalgaz vardı, şimdi Kırklareli dahil 73 vilayette doğal gazvar. Doğalgaz denilince akla anacağım geliyor. Çünkü apartmanın bodrum katından o anacağım benim kömür taşırdı. Soba bir odada yanıyor, her odada yanmıyor. Dolayısıyla bir oda ısınıyor. Koku bir taraftan, pislik bir taraftan, küller bir taraftan... Ah garip analar neler çekti neler. Öyle değil mi? Ama şimdi hamdolsun, kombiye basıyoruz düğmeye bütün daire ısınıyor mu? Isınıyor. Sıcak su banyoda mutfakta her yerde var mı? Artık anneler hanımlığını, hanımefendiliğini yaşamaya başladı. Modern dünya neyse Türkiye'de onu yaşamaya başladı. Bunlar benim milletime bunu çok gördüler. Sağlıkta, hayatta yaşamda çok gördüler, gazeteler maske dağıtıyordu. Hatırlayın o günleri. Niye? Hava kirliliğinden dolayı. Şimdi böyle bir şey kaldı mı? Bitti o işler. Niye ? Modern yaşamın yolu, AK Parti iktidarından geçer de onun için."
- İstanbul
Son Dakika › Yerel › AK Parti'nin Kırklareli Mitingi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?