CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztrak Açıklaması

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak,

"Ortaya çıkan tablo bu hükümetin izlediği yanlış büyüme stratejinin beklenen sonucudur" dedi.

Öztrak, partisin il binasında düzenlediği basın toplantısında, Türk ekonomisinin en önemli kırılganlığı, en önemli zaafıyla ilgili bir kaç rakam söylemek istediğini belirterek, "Bu ülkede ailelerin borcu 2002 yılında 6.6 milyar Türk lirasıdır. 2009 yılında bu 136 milyar Türk lirası, 2012 yılında ise 238.5 milyar lira oldu. Yani 2002 yılından 2012 yılına kadar borç 35 kat artmış. Peki sizlerin varlıkları neymiş. 2002 yılında 135 milyar, 2012 yılının martında 526 milyar lira olmuş. Sadece 3 kat artmış. Türk ekonomisinin en büyük kırılganlığı borçtur" dedi.

Öztrak, eskiden Türkiye'de devletin borçlandığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Devlet borçlanıp vatandaşa dağıtırdı. Şimdi vatandaşı borçlandırıp onun elinden paraları alıyorlar. 'Devletin borcunu azalttık' diyorlar. Ama ikisini topladığınızda Türkiye'nin borcunda değişen hiçbir şey yok. 'Türk ekonomisini çok iyi idare ettik' diyorlar. Bu hükümetin döneminde 2002 ile 2012 yılları arasında büyüme hızı yüzde 5.1 ortalama. Cumhuriyetin başından 2002 yılı başına kadar Türkiye'nin büyüme hızı 5.2. Değişen bir şey var mı- Hatta düşmüş bile. Bu nasıl bir başarı hikayesi."

Türkiye'ye giren sıcak para ile ilgili de açıklamalarda bulunan Öztrak, şunları söyledi:

"Sıcak para dediğimiz para dışardan geliyor. Çünkü Türkiye'de çok büyük karlar var. Sadece bize gelmiyor, bize benzeyen ülkelere de gidiyor. Ama bazılarına doğrudan yatırım olarak, istihdam yaratarak gidiyor. Çin'e mesela. Bize borç olarak geliyor. Türkiye'ye gelen sıcak para 2002 yılında 6.6 milyar dolar. 2009 yılında 85 milyar dolar olmuş. 2012 yılının eylül ayı itibariyle gelen sıcak para 137.9 milyar dolar. Başbakan övünüyor 110 milyar dolar rezervimiz var diye. Bir ülke neden rezerv tutar. Acil nakit ihtiyacını karşılamak için. Dolayısıyla nakit ihtiyacının belli bir yüzdesi kadar rezerv tutmanız lazım."

Faik Öztrak, başarılı ekonomi söylemleri yapıldığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Her yüz vatandaştan 63'ü hiç olmazsa iki günde bir kap et yemeği yiyemiyorsa bu başarılı bir ekonomi midir- Her yüz vatandaştan 82'si eskiyen masasını, sandalyesini oturma takımını değiştiremiyorsa bu başarılı bir ekonomi midir. Her yüz kişiden 37'si ısınma ihtiyacını karşılayamaz durumda ise bu başarılı bir ekonomi midir. Her yüz kişiden 50'si 'borçlarımı öderken zorlanıyorum' diyorsa bu başarılı bir ekonomi midir. Türk ekonomisi son dönemde sürekli borçlanarak büyüyen, hane halkını, şirketleri borçlandırarak büyüyen bir ekonomidir. Böyle büyümenin de bir sonucu yok. Bunun bir de karşılığı var. Onun karşılığı ne, bu borç dışardan geldiği için cari açık. Cari açıkta belli bir şeyi geçtikten sonra sürdürülmesi mümkün değil. Ortaya çıkan tablo bu hükümetin izlediği yanlış büyüme stratejinin beklenen sonucudur. Borçlanarak, yabancıların tasarruflarına dayanarak büyüme stratejileri her zaman bu sonucu vermiştir.

CHP olarak her zaman şunu söylüyoruz. Bu ülkede üreterek büyümek zorundayız. Yani Türkiye rekabete açık olan sektörlerde büyümek zorundadır. Ama siz Türk lirasını sürekli değerlendirerek, sahte bir, yanlış bir rekabet baskısını bu sektörlerin üzerinde yaratırsanız, bu sektörler ne istihdam yaratabilir ne de büyüyebilirler. Etrafımızda inşaat, alışveriş merkezleri ve hizmetler sektörü büyüyor. Sanayide üretim yapamıyoruz, tarımda da üretim yapamıyoruz. Saman ithal eden bir ülke haline düştük. Türkiye'nin artık bu iktidar ile gidecek yolu kalmamıştır."

-"Bu şirket 'Türkiye'nin notunu arttırmam' diyor"-

Uluslararası bir değerlendirme şirketinin raporuna da değinen Öztrak, "Bu şirket 'Türkiye'nin notunu arttırmam' diyor. Bugüne kadar hiçbir yatırımcının raporunda görmediğimiz değerlendirmeler yapıyor. 'Türkiye'de laik-Müslüman çatışmalar, bölgesel etnik çatışmalar önemli risk unsurlarıdır'. Bu ilk defa bir yatırımcı raporunda gördüğümüz bir husustur" dedi.

"Türkiye çok tehlikeli bir noktaya gidiyor" diyen Öztrak, "Türkiye bu noktadan kurtulmalıdır. Bunu açacak kapı yerel seçimlerdir. Yerel yönetim seçimlerinde mutlaka ve mutlaka Cumhuriyet Halk Partisi olarak başarılı olacağız. Bütün çabamız budur. Bu başarıyı yakaladığımız zaman Türkiye'de herkesin rahat edeceği, kavganın, gürültünün bittiği, tek çabanın üretmek, zenginleşmek, refah içinde yaşamak olduğu bir Türkiye'yi kurmak olacaktır" diye konuştu.

Bir basın mensubunun, "söz konusu raporda bahsedilenlere inanıyor musunuz-" sorusuna Öztrak, "Türkiye'de laik-Müslüman çatışması olduğu riskine hiçbir zaman inanmam. Ama Başbakanın söylemleri dışarda Türkiye'de bir çatışma olacakmış izlenimini yaratıyor" dedi.

Uluslararası tenis şampiyonasında bakanların protesto edilmesiyle ilgili olarak sorulan soruya ise Öztrak, şöyle cevap verdi:

"Demokrasi var. Belli bir sınırı aşmadığınız sürece herkes protesto edilebilir. O bakanların niye bizi protesto ediyorlar diye araştırmaları lazım. Bir ülkede ne kadar özgürlük varsa, çatışma olmadan özgürce hükümetlerini protesto ediyorsa o ülkenin itibarı o kadar yüksek olur. Avrupa'ya bir bakın bir bakan protesto ediliyor, itibarları mı düşüyor."

Muhabir: Zafer Sel

Yayıncı: Murat Kaban - TRABZON