Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Tek parti dönemini özleyenler var ya hani o 'diktatör' sözünü ağızlarından düşürmeyenler var ya onlar da tarihlerinin en rahat dönemini son 12 yılda yaşadılar. Bu Cumhurbaşkanına, ailesine her türlü hakareti yapacaksın. Bir diktatör ülkesinde bunları yapabilir misin?" dedi.
Ağrı Dörtyol Meydanında vatandaşlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, herkesin inancını, kültürünü rahatça ifade edebileceği bir iklimi tesis ettiklerini belirtti.
Mafyayla, işkenceyle, her türlü hukuk dışı faaliyetle mücadele ederek tüm vatandaşların özgürlük havasını dilediği gibi teneffüs edebilmesini sağladıklarını dile getiren Erdoğan, yaşam biçimi, farklılıklara saygı diyenlerin hayatlarının en özgür, en rahat dönemini son 12 yılda yaşadıklarını söyledi.
Erdoğan, "Tek parti dönemini özleyenler var ya hani o 'diktatör' sözünü ağızlarından düşürmeyenler var ya onlar da tarihlerinin en rahat dönemini son 12 yılda yaşadılar. Bu Cumhurbaşkanına, ailesine her türlü hakareti yapacaksın. Bir diktatör ülkesinde bunları yapabilir misin? Kendine kaçacak delik ararsın" dedi.
Ülkede 91siyasi parti bulunduğunu, 20'sinin seçime gireceğini anlatan Erdoğan, diktatörlerin olduğu ülkede böyle bir durumun olamayacağını ifade etti.
12 yıl boyunca seçime girdiklerini, bu yarışlardan galibiyetle çıktıklarını hatırlatan Erdoğan, dün bu ülkenin insanlarının baskıdan korkudan dolayı yurtdışına gittiğini, mülteci olarak yaşadığını ifade etti. Bugün başka yerlerden aynı sebeple kaçanların Türkiye'ye sığındığını, dün bu ülkede partilerin kapatıldığını, insanların düşünceleri için hapse atıldığını anımsatan Erdoğan, partisinin parlamentoda yüzde 60 çoğunluğa sahipken kapatılmayla karşı karşıya kaldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bana karşı bildiri yayınlayan iki yüz sözde aydın, dün bu ülkede aydınların kendi vatanında can vermesine, ölümünden sonra kendi ülkesine gömülebilmesine dahi izin verilmiyordu. Nazım nereye gömüldü? Rusya'ya. Ahmet Kaya, bütün porselenleri kırdınız, ertesi gün Doğan Medyası, 'vay alçak vay', veyahut da 'vay şerefsiz vay' diye başlık attı. Ahmet Kaya gitti maalesef Paris'te gömüldü. Ama aynı Ahmet Kaya, bu kardeşinizi cezaevine girerken Yedikule'de Kazlı Çeşme'de yedi yüz elli bin kişinin katıldığı merasimde, sağolsun ağıtlarıyla türküleriyle uğurladı. Ben de ona Allah'tan rahmet diliyorum.
Bugün dilediğiniz gibi bir araya gelip ülkenin cumhurbaşkanına, özellikle istediğiniz dille, istediğiniz ifadelerle bildiri yayınlıyorsunuz. Peki bu bölücü terör örgütünün bu ülkede akıttığı kanların hesabını nasıl vereceksiniz, siz nasıl aydınsınız? Ben size karanlık demeyeyim de kime karanlık deyim."
Geçen 12 yılda en büyük başarılarının bu devleti, "herkesin devleti" yapmak olduğunu vurgulayan Erdoğan, eski Türkiye'nin ise kendisini ülkenin sahibi zanneden bir avuç elitin, seçkinin kıskacında kıvranan bir devlet olduğunu belirtti.
Her etnik kökenden insanla rahatlıkla görüştüklerini, müzakere yapabildiklerini anlatan Erdoğan, Türkiye'nin böyle bir değişim sürecini yaşadığını kaydetti.
Erdoğan, dünya ve Türkiye değiştikçe, kendilerini sürekli yenilediklerini, hizmet standartlarını yükselttiklerini, kadrolarını güçlendirdiklerini söyledi.
"Gün Türkiye'ye sahip çıkma günüdür"
Yenilikleri ülkeye getirmenin çabası içinde olduklarını, yaşadıkları hadiselerden çıkardıkları derslerin yeni hedefler ve kapılar açtığını dile getiren Erdoğan, "Türkiye'yi her alanda güçlendirmeden bağımsızlığını ve geleceğini teminat altına alamayacağımızı gördüğümüz için büyük bir seferberlik başlattık. Savunma sanayini güçlendirme kararını böyle aldık. Devleti borçlarından kurtarıp yatırımlar için özel sektörü öne çıkarma yoluna bu şekilde gittik. Vesayetle mücadelemizi kararlı ve tavizsiz şekilde yürütme kararımızı bu şekilde güçlendirdik. Yeni anayasa ısrarımızın gerisinde de aynı sebep var" diye konuştu.
Erdoğan, milletin taleplerini, beklentilerini yerine getirme, hayallerini gerçekleştirme yolunda kararlılıkla ilerlediklerini, kendilerini yenilemeye devam edeceklerini vurguladı.
Yeni Türkiye'yi inşa etmenin çabası içinde olduklarına işaret eden Erdoğan, "Tüm milletimize, 40 yıldır birlikte yürüdüğüm tüm arkadaşlarıma, kardeşlerime sesleniyorum, gün Türkiye'ye sahip çıkma günüdür, gün yeni bir heyecanla, şevkle, azimle Türkiye'ye sahip çıkma bu millete hizmet yolunda yeni bir yol açma günüdür, hiç bir mazeret, kırgınlık, kızgınlık bu yürüyüşü sekteye uğratmanın, yarım bırakmanın başka yollara sapmanın gerekçesi olamaz, olmamalıdır" ifadesini kullandı.
Eksiklerinin ve hatalarının olduğunu, ama yapılanları görmeyip eksikliklere ve yanlışlara odaklanmanın doğru olmadığına dikkati çeken Erdoğan, "Bizim partilerimiz kapatıldı, darbelere maruz kaldık, hapislerde kaldık, yasaklı duruma düşürüldük ama asla durmadık, yılmadık, vazgeçmedik çünkü biz 'inanıyorsanız muhakkak üstünsünüz' hükmüne teslim olmuş insanlarız" dedi.
Kendilerinden öncekilerin IMF'ye 23,5 milyar dolar borç yaptığını, bunun da kendileri tarafından ödendiğini ifade eden Erdoğan, "Bizden 5 milyar dolar borç istediler. Veren el alan elden üstündür, dedik, tamam dedik. Biz buyuz. Merkez Bankasının kasasında 27,5 milyar dolar vardı yarıdan fazlası yurtdışındaki vatandaşlarımıza aitti şimdi ne var? 122 milyar dolar var. Enflasyon yüzde 30'du şimdi tek haneli rakamda. Faiz, yüzde 63'tü tek haneli rakamda. Çifti kardeşlerim Ziraat Bankasından yüzde 59 faizle kredi alıyordu, şimdi yüzde 0-8 aralığında. Aynı şekilde o hortumları kesmesek olmazdı zaten, hortumları kestik bu iş oldu. Esnaf Halk Bankasından yüzde 46-47 faizle alıyordu krediyi, şimdi o da yüzde 0-8 aralığında. Nereden nereye geldik" şeklinde konuştu.
(Sürecek)
Son Dakika › Yerel › Cumhurbaşkanı Erdoğan Ağrı'da - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?