Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, "Küresel güç odakları kozlarını Suriye'de paylaşıyorlar. Böyle bir ortamda asıl zararı masum siviller görüyor, maalesef ki en büyük zararı da Suriye Türkmenleri görmektedir" dedi.
Mustafa, Giresun Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanlığınca Rektörlük konferans salonunda düzenlenen "Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Türkmenleri" konferansında yaptığı konuşmada, Suriye'de 5 yıl önce halkın demokratik talepler ve barışçıl gösterilerle başlattığı hak, adalet ve özgürlük isyanının, bugün bambaşka bir noktaya taşınmış durumda olduğunu söyledi.
Suriye'nin gelinen noktada küresel mücadele alanına dönüştürüldüğünü belirten Mustafa, "Küresel güç odakları kozlarını Suriye'de paylaşıyorlar. Böyle bir ortamda asıl zararı masum siviller görüyor, maalesef ki en büyük zararı da Suriye Türkmenleri görmektedir" diye konuştu.
Mustafa, Suriye iç savaşının en büyük mağdur toplumunun şüphesiz Suriye Türkmenleri olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle Bayırbucak, Halep ve Tel Abyad bölgelerinde yaşayan Türkmenler son dönemde ciddi anlamda baskı altındadır. Daha ayrıntılı şekilde özetlemek gerekirse Hama ve Humus Türkmenleri rejim tarafından etnik temizliğe maruz kalarak köylerini tamemen boşaltmak zorunda kalmışlardır. Şam-Golan Türkmenleri tümüyle rejimin ablukası altındadır. Bayırbucak Türkmen bölgesi Rus, İran destekli rejim bombardımanının altındadır. Halep'teki Türkmen köyleri iki yıldır IŞİD'in kontrolü altındadır. Mayıs 2015'ten bu yana Tel Abyad Türkmenleri PYD'nin techirine maruz kalmaktadır. Suriye Türkmenleri tabiri caizse çapraz ateşte kalmıştır."
Mustafa, "Son bir aydır gündemde olan aslında üç yıldır rejimin varil bombalarına karşı direnen Bayırbucak bölgesi korunamazsa Hatay'ın güvenliği tehdit altına girecektir. Bugün özellikle güvenli bölge ile gündemde olan Halep bölgesindeki Türkmen varlığı korunamazsa PKK'nın ve Suriye'deki uzantılarının Güneydoğu'daki hem Türkiye hem Suriye'ye yönelik etnik bölücü hareketleri güçlenecektir" ifadelerini kullandı.
Mustafa, Rakka ve Hamman Türkmen bölgesindeki Türkmen varlığı korunamadığı takdirde PYD'nin Ayn'el Arap ve Kürtdağı kantonları ile birleşmesinin engellenemeyeceğini kaydederek, "Böylece Türkiye'nin 900 kilometrelik güney sınırına, Türkiye'nin milli güvenliğine tehdit olacak silahlı ve siyasi unsurlar yerleşmiş olacaktır. Suriye ise fiilen bölünmüş olacaktır" diye konuştu.
Başka bir ifadeyle "Halep'in güvenliğinin Türkiye'nin güneydoğusunun güvenliği" demek olduğunu vurgulayan Mustafa, "Humus bölgesindeki Türkmen varlığı korunamazsa Suriye'nin idari ve siyasi bütünlüğü korunamayacaktır. Parçalanmış ve bölünmüş bir Suriye ise başta Türkiye olmak üzere bölgeye yönelik emelleri olan devlet ve devlet dışı aktörlerin taşeronluğunu yapan terör örgütlerinin merkez üssü haline gelecektir" dedi.
Son Dakika › Yerel › Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Türkmenleri' Konferansı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?