Kırşehir halkı, geçen ay düzenlenen "Teröre lanet yürüyüşü"nden sonra çıkan olaylar nedeniyle gündeme gelen şiddet olaylarıyla anılmak istemiyor.
Yunus Emre, Ahi Evran-ı Veli, Aşık Paşa, Hacı Bektaş-ı Veli'nin memleketi Kırşehir, sevgi, barış, kardeşlik ve yatırımlarıyla anılmayı talep ediyor.
Kırşehir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selahattin Ekicioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen ay kentte yaşanan olayların Kırşehir'i olumsuz olarak etkilediğini söyledi.
Olaylar nedeniyle kentin hala Türkiye gündeminden düşmediğini ifade eden Ekicioğlu, bundan rahatsızlık duyduklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Hem olaylardan hem de sürekli ulusal basına yansımasından rahatsızız. Kırşehir'in terör ve şiddetle anılmasından ziyade Ahi Evran-ı Veli, Aşık Paşa, Yunus Emre ve Hacı Bektaş-ı Veli ile anılmasını istiyoruz. Geçmişte bu tür olaylar nedeniyle Sivas, sırtına çalınan kara lekeyle anılmasının olumsuzluklarını yaşıyor. Bu da Kırşehir'i olumsuz olarak etkiliyor. Kırşehir'in şiddet olaylarıyla, yakan, yıkan bir şehir olarak anılmasını istemiyoruz. Biz hiç bir zaman şiddetle anılmak istemiyoruz. Bundan çok rahatsızlık duymaktayız. Kentin sanayicisi, esnafı, tüccarı olarak bundan rahatsızız. Sevgi, kardeşlik, barış ile anılmasını istiyoruz. Yatırımcının geldiği, jeotermalinin, tarıma dayalı sanayisinin geliştiği bir şehrin konuşulmasını istiyoruz."
Kırşehir'in yatırım yapan ve üreten sevgi şehri olarak anılmasını arzu ettiklerini dile getiren Ekicioğlu, ulusal basında bu konunun sürekli işlenmesinin kendilerini üzdüğünü anlattı.
Olaylarla ilgili 16 kişinin tutuklandığını anımsatan Ekicioğlu, "Devletten bu işin üzerine daha fazla giderek, tatmin edici bir yargılama yaparak, hukuk sistemi içerisinde cezaların verilmesini ve bu konunun kapanmasını istiyoruz. Şehrimize daha fazla zarar vermesini istemiyoruz. Çünkü, bu kaşındıkça insanları daha çok kutuplaştıracak, ötekileştirecek, ayrıştıracak. Birleştirici olmak durumundayız. Hukuk adaletli bir şekilde uygulanırsa bu olaylar gündemden düşüp, toplumun barış ve sevgi içinde yaşamasının önü açılacaktır" ifadelerini kullandı.
Ekicioğlu, siyasetçilerin söylemlerini biraz yumuşatması, dillerini biraz esnetmesiyle tabandaki kutuplaşmayı engelleyebileceğine işaret ederek, bunun şiddet olaylarının azalmasına da sebep olabileceğini aktardı.
"Kırşehir Anadolu'nun ortasında gözbebeği illerden birisiydi"
Olaylar sırasında tekstil ürünleri satılan 3 katlı iş yeri yakılan esnaf Servet Beydoğan da 8 Eylül'de Kırşehir'e unutamayacağı kara bir leke sürüldüğünü, dükkanlarının 40 gündür kapalı olduğunu söyledi.
Ticaretlerinin, şevklerinin ve gelecekten beklentilerinin törpülendiğini ifade eden Beydoğan, şunları kaydetti:
"Kırşehir Türkiye'nin Sinop'tan sonra en sakin, en huzurlu ikinci şehriydi. Benim gözümde böyleydi. Ama, şimdi sondan ikinci olduk. Bana, Sivas'tan sonra şiddetin estiği bir şehir gibi geliyor. Bu da bizi, müşterilerimizi, insanları rahatsız ediyor. Kırşehir Anadolu'nun ortasında gözbebeği illerden birisiydi. İnsanların arasında etnik bir ayrım yoktu bugüne kadar. İnsanlar kardeşçe beraber işler yapıyorlardı. Bundan sonra da kardeşçe devam etmesi gerekiyor. Buraya ticari yatırımların yapılması lazım."
Kışehir'de 8 Eylü'de düzenlenen "Teröre lanet yürüyüşünün" kanunsuz eyleme dönüşmesi sonucu, bazı iş yerleri yakılmıştı.
Son Dakika › Yerel › Kırşehir'deki Olaylar - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?