Aktob'un Turizmde 2017'ye Bakış Toplantısı

Antalya Valisi Münir Karaloğlu, dünyada herkesin zihninde bir Antalya markası oluşturulması gerektiğini belirterek, "En az Dubai kadar, en az Barcelona kadar, en az Valencia kadar bir şemsiye marka görmek istiyorum il valisi olarak." dedi.

Karaloğlu, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliğinin (AKTOB) Kundu'da bir otelde düzenlediği, turizmde 2017'ye bakış toplantısında, iki aya yakın süredir Antalya Valisi olduğunu ve çok yoğun bir, iki ay geçirdiklerini söyledi. Karaloğlu, "2016, yani planlasanız üst üste bu kadar krizi bir seneye toplamaya çalışsanız herhalde başaramazsınız. Ben Antalya'ya tayinim çıkınca sektörden tanıdıklarıma diyordum ki 'Antalya'nın sefasını sürdünüz, şimdi cefa döneminde biz Antalya'ya geliyoruz'. Maalesef krizi çözdük 'Hadi yürüyelim' diyecekken başka bir krizle karşılaştık Antalya'da. Belki bugüne kadar bu kadar çok krizin birleştiği bir yıl olmamıştır." diye konuştu.

Antalya'nın, Türkiye'nin genel ekonomik hedeflerine ulaşmasına katkı koyacak en önemli şehirlerden olduğunu ifade eden Karaloğlu, kentte turizm konusunda çok güçlü bir altyapı ve insan gücü bulunduğunu kaydetti. Karaloğlu, "Gerçekten de sektörün bugüne kadar başardığı çok muhteşem işler var. Bir şehir olarak yılda 13 milyona yakın turisti ağırlamak muhteşem bir başarı olsa gerek. Bu başarılarından dolayı bütün turizmcilerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum." dedi.

Turizm konusunda alınabilecek daha çok yol olduğunu da vurgulayan Karaloğlu, "Dünyada herkesin zihninde bir Antalya markası oluşturmamız lazım. En az Dubai kadar, en az Barcelona kadar, en az Valencia kadar bir şemsiye marka görmek istiyorum il valisi olarak. Bunu başarabiliriz, ben buna inanıyorum." diye konuştu.

Pazar çeşitlemesinin de mutlaka gerçekleştirilmesi gerektiğini dile getiren Karaloğlu, şöyle konuştu:

"1-2 pazara odaklı çalışmak bugüne kadar işinizi çok kolaylaştırmış olabilir, çok iyi paralar da kazanmış olabilirsiniz. Ama o pazarlara yönelik bir kriz çıktığında çok ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Bu sene Rusya ile yaşanan krizi önümüzdeki sene AB ile yaşamayacağımızın garantisi yok. Ben Ortadoğu, Arap pazarına bu kadar yakın olmamıza rağmen bu pazarlarda bu kadar kötü olmamızı anlayabilmiş değilim. Anlayan biri varsa bana anlatsın. Niye yokuz bu pazarlarda? Biz isteseydik bunu başarabiliriz. Şehirde turizm ürünlerini de çeşitlendirmemiz lazım. Antalya'yı sadece kuma, denize güneşe hapsetmek, kente yapılabilecek en büyük haksızlık olduğunu düşünüyorum. Antalya denizden, kumdan, güneşten çok daha fazla bir şehir. Kültür, tarih, spor, sağlık turizmi... Türkiye'nin 2018'e kadar olan son kalkınma planında 10 milyar dolarlık sağlık turizmi hedefi var. Antalya medikal, bakım ve rehabilitasyonda en önemli şehirlerden bir tanesi. Kongre turizmi de kente çok önemli katkılar sunabilir."

AKTOB Başkanı Hacısüleyman

AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman da darbe girişiminin Türkiye demokrasisi ve Türkiye Cumhuriyetine karşı yapılmış bir girişim olduğunu belirterek, "Bugünlerde gösterdiğimiz birlik ve beraberlik ile hepimiz vatanımıza ve cumhuriyetimize sahip çıktık." şeklinde konuştu.

Barış ve demokrasinin bulunmadığı ülkelerde turizm yapmanın çok zor olduğunu anlatan Hacısüleyman, "Çünkü gelen insan en azından kendi ülkesinde yaşadığı rahatlığı, refahı ve özgürlüğü geldiği ülkede de yaşamak ister. Dolayısıyla bundan sonra demokrasi içerisinde turizmimizin de daha hızlı gelişeceğine inancımız tam." diye konuştu.