İstanbul Ticaret Odası Meclisi Eylül Toplantısı

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, "Dershaneleri kanun zoruyla değil ama işlevleri, faydaları kalmadığından, örgün eğitimde verilen eğitim her çevreye yeterli hale geldiğinden dolayı, kendi kendilerine kapanmalarını sağlayacak güzel bir eğitim sistemine geçmek artık zorunludur" dedi.

İTO Meclisi Eylül ayı olağan toplantısında konuşan Yalçıntaş, dershanelerden önce eğitim reformunun yapılması gerektiğini belirterek, "2023'te ilk 10 ekonomi arasında yer almak isteyen bir ülkeye, büyük hayalleri olan bir ülkeye bu eğitim sistemi artık yeterli gelmiyor. Bunun çabucak değiştirilmesi, çalışan, üreten bir yeni neslin yetişmesi gerekli" diye konuştu.

Dershanelerden en çok yararlanan kesimin "orta kesim" olduğuna dikkati çeken Yalçıntaş, "Durumu iyi olanlar zaten çocuklarına özel öğretmen tutuyor. Ama özel ders alamayacak olanlar ne yazık ki okulda alamadıkları eğitimi, dershanelerle kapatmaya çalışıyor. Ben Türkiye'nin bu dershane meselesini de eğitim kalitesini arttırarak çözüme kavuşturacağına inanıyorum" şeklinde konuştu.

Yalçıntaş, dershanelerin kanun zoruyla kapatılması durumunda "merdiven altı" dershanelerin yaygınlaşmasından endişe ettiğini de dile getirdi.

- Menderes'in özel sektöre bakışı-

Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarının 17 Eylül'de Yassıada'da idam edildiğini hatırlatan Yalçıntaş, "İTO 27 Mayıs darbesinden tam 2 ay evvel Adnan Menderes'i ağırlamıştı. Orada rahmetli Menderes, Türk ekonomisinin gelişmesinde özel sektöre düşen vazifelerden bahsetmişti. Menderes, ülkenin sıcaktan kavrulan bir toprak gibi yatırımlara muhtaç olduğundan bahsetmişti. Onu rahmetle anıyorum" dedi.

Yalçıntaş, yüzde 4'lük büyüme hedefinin tehlikeye girdiğini vurgulayarak, 2010 ve 2011 yıllarındaki rekor büyümelerden sonra ekonomi yönetiminin yumuşak inişle cari açığı azaltmak açısından ekonomiyi yavaş yavaş soğutmaya başladığını anımsattı.

-Özel sektör ihracat odaklı büyüdü-

Dünyada da büyümelerin Türkiye'deki rakamlara paralel gittiğini ve Türkiye'nin çok geride kalmadığını vurgulayan Yalçıntaş, "Her zaman hızlı büyüyen Çin yüzde 7,6, Avrupa Birliği binde 3, Amerika yüzde 2,3 büyüdü. Dolayısıyla Türk ekonomisinin bu boyutta büyümesi çok kötü değil. Ancak 2010'ların, 2011'lerin büyüme rakamlarına alışan bizler için bu rakamlar pek de keyifli değil. Ama daha keyifli olan bir tek şu var; özel sektör ihracat odaklı büyümüş. Daha evvelki yıllarda ithalatın fazla, ihracatın az olması büyümemizi aşağıya çekiyordu. Bu sefer tam tersini yakaladık. İhracattaki büyüme hızı yüzde 19,8 oldu, ithalattaki büyüme hızı da eksi 3,2 oldu" değerlendirmesini yaptı.

-"Sıkı para politikası bir nebze olsun geri çekilmeli"-

Faizlerin birazcık daha düşürülmesi gerektiğini savunan Yalçıntaş, bu şekilde yıl sonunda büyümenin yüzde 4 seviyesine yaklaştırılabileceğini kaydetti.

Yalçıntaş, şöyle konuştu:

"Geçen sene Merkez Bankası'nın piyasaya sağladığı likidite 70-75 milyar lira civarında idi. Bu yılın ilk çeyreğinde bu rakam 50 milyar lira, şu anda Ağustos ayı itibariyle 32 milyar liraya düştü. İşte bizlerin iş yaparken, ticaret yaparken hissettiği sıkıntının rakamsal ispatı burada.

Biz elbette Türk ekonomisinin çok fazla cari açık vermesini, enflasyonun artmasını istemiyoruz. Bu bağlamda Merkez Bankası'nın uyguladığı para politikası doğrudur. Ama şu rakamlar çerçevesinde de sıkı para politikasının bir nebze olsun geri çekilmesi gerekli."

İTO Meclis Başkanı İbrahim Çağlar ise, Amerika'da gösterime giren ve İslama hakaret içeren filme gösterilen tepkilerin itidalli olması gerektiğini söyledi. Çağlar, Libya'da öldürülen Amerikalı diplomatik görevliler için de üzüntülerini dile getirdi.

Muhabir: Musab Turan

Yayıncı: Zekeriya Gülün - İSTANBUL