14 Mart Tıp Bayramı

Kayseri Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Per, " Suriye'nin kuzeybatısındaki Afrin bölgesinde yedi düvele karşı başlatılan Zeytin Dalı Harekatı'nda 54. güne girildi. Allah'tan Mehmetçiğimize yar ve yardımcı olmasını diliyor, ihtiyaç halinde tüm meslektaşlarımızın cepheye koşacağını bu anlamlı günde ilan ediyoruz." dedi.

14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla gerçekleştirilen toplantıda gazetecilerle bir araya gelen Per, burada yaptığı konuşmada, hekimlerin var olan birçok sorununu dile getirmeleri beklenirken, Afrin'de "Teröristlerle birlikte bizleri de öldürün" diyebilen haysiyet sahibi Mehmetçiklere hürmeten bu sorunlardan bahsetmeyeceklerini söyledi.

Türk hekimleri olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nin teröristlere karşı Afrin'de gerçekleştirmiş olduğu harekatı sonuna kadar desteklediklerini belirten Per, şunları kaydetti:

"20 Ocak 2018'de Türkiye'nin sınır hattı ile bölgedeki güvenlik ve istikrarın sağlanması, bölge halkının teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarılması amacıyla uluslararası hukukun verdiği hakla Suriye'nin kuzeybatısındaki Afrin bölgesinde yedi düvele karşı başlatılan Zeytin Dalı Harekatı'nda 54. güne girildi.

Allah'tan Mehmetçiğimize yar ve yardımcı olmasını diliyor, ihtiyaç halinde tüm meslektaşlarımızın cepheye koşacağını bu anlamlı günde ilan ediyoruz. Diğer taraftan Türk Tabipler Birliği Merkez konseyinin Afrin konusundaki tutumunu şiddetle reddediyoruz. Türk Tabipler Birliğinin Başındaki Türk kelimesinin kaldırılmasını da doğru bulmuyoruz. Kurum ile kurumları yönetenlerin ayırt edilmesi gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz."

Afrin meselesi ortaya çıktığında Türk Tabipler Birliği'nin "Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur" diyerek subliminal mesaj bir mesaj verdiğini anımsatan Per, "Türk Tabipler Birliği 1980'li yıllardan beri özellikle PKK ve diğer terör örgütleriyle maalesef iç içeler. Biz isteriz ki hekimlerin özlük haklarını konuşsunlar, Türkiye'nin sorunlarını konuşsunlar. Bunların bir kısmı konuşuluyor ama bundan 7-8 sene önce 'Abdullah Öcalan salıverilsin' diye yazı yazacak kadar kendilerinden geçtiler." diye konuştu.

Türk Tabipler Birliği yönetiminin açıklamaları kendilerini temsil etmediğini fakat bu tavra karşı olan hekimlerin seçimlerde bir araya gelip üzerine düşen görevi yapmamasının da kendileri açısından bir eksiklik olduğunu vurgulayan Per, şöyle devam etti:

"Maalesef bizim gibi düşünen, kazanılan tabip odalarından arkadaşlarımızı seçime bile getiremiyoruz. Bir tek görevleri var Haziran - Temmuz ayında gidip oylarını kullanmak ama yaklaşık 25-30 arkadaşımız seçimlere gelmiyor ve Türk Tabipler Birliği de bunu çok güzel kullanıyor. En son seçimde tek liste çıkmamıza rağmen 240'a 200 gibi bir sonuçla seçimi kaybettik. Meslektaşlarımız üye olmuyorlar, seçime gelmiyorlar. İstanbul örneği çok net bir örnek. 30 bin hekim var, 25 bini tabip odasına kayıtlı, 5 bin kişi seçime giriyor, 3 bin oyla yani yüzde 10'la yüzde 100'ü temsil ediyorlar."