AB Komisyonundan Hollanda Açıklaması

AB Komisyonu Başsözcüsü Margaritis Schinas, "AB, özgürlükleriyle gurur duyar. Ama toplantı ve mitingler ülkelerin karar alanıdır. Bu ulusal ve uluslararası hukuka uygun olarak gerçekleşir. Burada AB olarak biz üyelere bu toplantıları nasıl yapacakları konusunda karışamayız." dedi.

Schinas, AB Komisyonunun günlük basın toplantısı sırasında Hollanda'nın skandal tavrına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Hollanda ile Türkiye arasında yaşananlarla ilgili, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve AB Komisyonu Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans'ın muhataplarıyla temas halinde olduklarını belirten Schinas, " Avrupa Birliği, Türkiye'yi durumu daha da kötüleştirme riski taşıyabilecek aşırı söylem ve eylemlerden kaçınmaya çağırmaktadır. Sorunlu konular ancak açık ve doğrudan iletişim kanalları yoluyla çözülebilir." dedi.

Schinas, toplantı ve miting düzenleme izinin üye ülkelerin kendi inisiyatifinde olduğuna dikkati çekerek, "Türkiye ve bazı AB üyesi ülkeler arasında durumu daha ilerletmemenin ve tansiyonu düşürmenin yolunu bulmak gerekli." ifadesini kullandı.

Bir gazetecinin, "Toplantı hakkı üye ülkelerin karar alanı dediniz. Anayasa değişikliğinde 'Hayır' için Avrupa ülkelerinde özgürce kampanya yapılabiliyor. Terör örgütü PKK destekçileri de bunu yapabiliyor. 'Evet' kampanyasında Avusturya'da, Almanya'da ve Hollanda'da bunun tersini görüyoruz. Bu durum Türkiye'de 'Hayır'a izin var evet'e izin yok gibi anlaşılıyor. Ben Rotterdam'daydım. Bazı Türk gazeteciler, barışçıl kalabalıkla beraber saldırıya uğradı. Burada siz Hollanda'nın Türklere, diplomatlara ve gazetecilere uyguladığı şiddeti tasvip mi ediyorsunuz?" sorusu üzerine Schinas, "AB, özgürlükleriyle gurur duyar. Ama toplantı ve mitingler ülkelerin karar alanıdır. Bu ulusal ve uluslararası hukuka uygun olarak gerçekleşir. Burada AB olarak biz üyelere bu toplantıları nasıl yapacakları konusunda karışamayız." yanıtını verdi.

Schinas, bir gazetecinin "Türkiye'de benzer bir durum yaşansaydı buna nasıl yanıt verirdiniz? Hollanda'da bir bakan engellendi. Saatlerce aracında tutuldu. Diğer diplomatlarda kısa süre alıkonuldu. AB buna nasıl bir yorumda bulunmaz? Bir diplomata bu yapılanları kınamıyor musunuz? sorusuna, "Ben yorumumu yaptım. Bu komisyonun pozisyonu. Bu konular açık ve doğrudan iletişimle ele alınmalı." diye yanıtladı.

Yaşanan gelişmelerin AB-Türkiye sığınmacı anlaşmasına olası etkilerinin sorulması üzerine Schinas, "Yapıcı bir tutumla bu anlaşmanın devam ettirilmesi için yapıcı bir şekilde Türk tarafıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz." dedi.

Hollanda'dan diplomatik skandal

Hollanda hükümeti, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın Türk toplumuyla ve diplomatik temsilcilerle bir araya gelmek amacıyla geçen hafta sonu yapacağı ziyaretleri engellemişti.

Rotterdam'da Başkonsolosluğuna geçmesine müsaade edilmeyen Kaya'nın önce korumaları gözaltına alınmıştı. Kaya'yı aracından çıkarmaya çalışan polis, vinçli çekici getirip aracı zorla çekme girişiminde bulunmuştu. Aracın kilidini açmak zorunda kalan Bakan Kaya, başka bir araçla polis eskortuyla Almanya'ya götürülmüştü.

Hollanda güvenlik güçleri, Kaya'ya destek vermek için gelen binlerce Türk vatandaşına polis köpekleri ve atlı polislerle sert şekilde müdahalede bulunmuştu.

Dışişleri Bakanlığı halen izinli olarak Türkiye dışında bulunan Hollanda Büyükelçisinin bir müddet görevine dönmemesini istemişti. Hollanda'nın Ankara Büyükelçiliği ve İstanbul Başkonsolosluğunun giriş ve çıkışları güvenlik gerekçesiyle kapatılmıştı.