Yargıtay Başkanı Ali Alkan, Türkiye'nin bir anayasa değişikliğine değil, toplumsal uzlaşmaya dayanan hak ve özgürlükleri esas alan yeni bir anayasaya ihtiyacı bulunduğunu belirterek, "Yeni bir anayasa yapma konusunda topluma karşı yükümlü olan Meclisteki tüm siyasi partiler, hangi gerekçe ile olursa olsun belli konularda anlaşıp sadece bu değişiklikleri gerçekleştirmeleri, yeni anayasa yapma konusundaki topluma karşı olan yükümlülüklerini ortadan kaldırmaz" dedi.
Yeni adli yılın başlaması dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Ali Alkan, Yargıtay'daki iş yükü hakkında da bilgi verdi.
Yargıtay Hukuk Dairelerinde daha önceki yıllarda 240 bine kadar ulaşan derdest dosya sayısının, temyize gelen dava sayısının her yıl artmasına karşılık 1 Temmuz 2013 tarihi itibariyle 150 bine gerilediğini söyleyen Alkan, son iki yıla kadar yılda ortalama 550 bin karar verilirken, 2012 yılında bu rakamın 930 bine ulaştığını bildirdi.
Bazı hukuksal uyuşmazlıkların beklemeye tahammülü olmadığını bildiklerini ifade eden Alkan, sadece davanın tarafları olan eşleri değil çocuklarını, yakınlarını ve tüm toplumu ilgilendiren boşanma davalarının uzamasının, sosyal yaşamda başka birçok sorunu da üretebilecek sakıncalar taşıdığını dile getirdi.
Alkan, duruşmasız bir boşanma davasının Yargıtay'da incelenme süresinin 2010 yılında iki yıl, 2011 yılında bir buçuk yıl, 2012 yılında dokuz ay iken bugün altı ayın altına gerilediğini bildirdi. Ali Alkan, icra davalarının inceleme süresinin de bir buçuk yıldan altı ayın altına düştüğünü söyledi.
Toplumda oluşan her uyuşmazlığın yargı yoluyla çözümlenmesi yerine, öncelikle uyuşmazlığın çıkmasını engelleyici tedbirlerin alınması gerektiğin belirten Alkan, buna rağmen uyuşmazlık çıkması halinde ise gelişen "onarıcı adalet" anlayışı doğrultusunda çözüm yollarının geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.
-"Anayasalar evrensel normlar doğrultusunda hazırlanmalı"
Hak ve özgürlüklerin sadece bağımsız yargı yoluyla değil, öncelikle en üst norm olan anayasal düzeyde güvenceye bağlanması gerektiğini anlatan Alkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu bağlamda şunu önemle ifade etmek isterim ki; Türkiye'nin bir anayasa değişikliğine değil, toplumsal uzlaşmaya dayanan hak ve özgürlükleri esas alan yeni bir anayasaya ihtiyacı bulunmaktadır.Yeni bir anayasa yapma konusunda topluma karşı yükümlü olan Meclisteki tüm siyasi partiler, hangi gerekçe ile olursa olsun belli konularda anlaşıp sadece bu değişiklikleri gerçekleştirmeleri, yeni anayasa yapma konusundaki topluma karşı olan yükümlülüklerini ortadan kaldırmaz. Anayasalar, anlık olaylara verilen tepkisel yaklaşımlarla değil evrensel normlar doğrultusunda hazırlanmalı, sadece temel ilkeleri içeren kısa bir metinden oluşmalı ve ayrıntılı düzenlemeler içermemelidir. Aksi halde, devletin dünyadaki hızlı değişime paralel olarak kendisini değiştirmesi ve yenilemesi güçleşecektir.
Devlet, kişilerin suç mağduru olmasını engelleyemediği durumlarda bu mağduriyetin giderilmesi için gerekli tedbirleri almalı ve bunu sağlamak üzere Anayasada 'devletin suç mağduru olan kişilere karşı objektif yükümlülüğü' esası benimsenmelidir."
-Yüce Divan Yargıtay'a
Yargıtay Başkanı Ali Alkan, esas itibariyle bir ceza mahkemesi olan Yüce Divan'ın, ceza yargılamasının temel ilkeleriyle soruşturma ve kovuşturma güvencesi açısından, ceza muhakemesi konusunda uzmanlaşmış yüksek hakimlerden oluşmasını ve Yargıtay bünyesine dahil edilmesini istedi. Alkan, Yüce Divan'ın daha fonksiyonel hale getirilmesi ve Yüce Divan kararlarına karşı etkin yasa yolunun ihdas edilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) karşısındaki durumunun çok iyi olmadığını ancak yapılan yeni düzenlemelerle AİHM tarafından verilecek ihlal kararlarının azalacağını ümit ettiklerini dile getiren Alkan, mahkemeler tarafından Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gözetilerek verilen kararların sayıca ve içerik olarak artış göstermesinin de önemli bir gelişme olduğunu kaydetti.
Yargıtay'ın özellikle ifade özgürlüğüne ilişkin davalara bakan dairelerinin son yıllarda verdikleri ifade özgürlüğü alanını genişletici kararlarının da öğretici ve yol gösterici olduğunu belirten Alkan, son dönemde AİHM içtihatları da dikkate alınarak verilen kararlar sonucu pek çok başvurunun önünün alındığını bildirdi.
-Yargı kararlarını etkilemeye yönelik eylem ve açıklamalar
Yargının işleyişine ilişkin önemli sorunlardan birisinin de yargı kararlarını etkilemeye yönelik eylem ve açıklamalar olduğunu söyleyen Alkan, mahkemelerin Anayasa ve kanunlardan aldıkları yetkiye dayalı olarak "Türk Milleti" adına görev yaptığını ve kararlarını mevzuata uygun verdiklerini bildirdi.
Ali Alkan, şunları kaydetti:
"Bununla birlikte, zaman zaman bazı kişi ve kurumlarca yargısal faaliyetleri ilgilendiren konularda gereksiz sözler söylenmekte, eylemlerde bulunulmaktadır. Dosyadaki deliller bilinmeden, tek yanlı bilgilendirmeye dayanarak yapılan açıklamalar herkes için gerekli olan yargıya güveni zedelemektedir.Yargısal faaliyetleri etkilemeye yönelik davranışların asıl sonucu, hakim ve savcıların bunlardan etkilenerek karar vermeleri değil, verilen kararın kamuoyunda itibarsızlaştırılmaya çalışılması ve bu yolla yargıya, dolaylı olarak da devlete olan güvenin yitirilmesidir. Bu nedenle, belirtilen faaliyetlere yönelik söylemlerimizin, dokunulmaz, eleştirilmez bir hakim sınıfı oluşturmaya değil, yargı kararlarına ve dolayısıyla da devlete olan güvenin korunmasına yönelik olduğunun da bilinmesi gerekir.Yargı sistemindeki aksamalar, insan haklarından ekonomiye, güvenlikten yönetime, toplumsal barışın sağlanmasından devlete olan güvene kadar birçok alanda büyük sorunlar oluşturacak, iyi işleyen bir yargı sistemi ise tüm bu alanlardaki sorunların çözümünde en önemli rolü oynayacaktır."
Törenin ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, otelden ayrılırken, Yargıtay Başkanı Ali Alkan ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile hatıra fotoğrafı çektirdi.
Gül'ün ayrılmasının ardından, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Yargıtay Başkanı Ali Alkan, Başbakan Yardımcıları Bekir Bozdağ, Bülent Arınç ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin, bir süre çay içerek sohbet etti.
- Ankara
Son Dakika › Güncel › Adli Yıl Açılış Töreni - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?