Akıncı, BM Genel Sekreteri ile Görüştü

Dha DIŞ HABER -

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon'un daveti üzerine geldiği New York'taki temasları kapsamında bugün Genel Sekreterle BM Merkezindeki ofisinde bir araya geldi. Toplantıya Müzakereci Özdil Nami, KKTC'nin New York Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Dana ve Cumhurbaşkanının beraberindeki heyet katıldı.

Seçilmesinin ardından BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon ile ilk görüşmesini yaptığını kaydeden Akıncı, Kıbrıs'ta yaşanan olumlu havanın BM'de de bulunduğunu görmekten mutluluk duyduğunu belirtti. Akıncı "Bu olumlu havanın bizi Kıbrıs'ta daha iyi bir duruma getireceğine inanıyorum, böylece gelecek kuşaklar daha önceki kuşakların yaşadığı sorunları yaşamayacaklar. Yapmaya çalıştığımız şey bu, Adadaki tüm genç nesiller için daha iyi bir gelecek yaratmaya çalışıyoruz" dedi.

Genel Sekreterle görüşmesinde bundan sonraki aşamalarla ilgili görüş alışverişinde bulunduklarını belirten Akıncı şunları söyledi:

"Genel Sekreter bizden duyduklarından ve tabii Özel Danışmanı Sayın Eide'den duyduklarından son derece memnun kaldı. Bundan sonra verimli müzakerelerin olmasını ve tüm Kıbrıslıların günlük hayatlarının kaliteli olmasını sağlayacak verimli güven artırıcı önlemlerin alınmasını istiyoruz. Şu anda içinde bulunulan hayati ruhiye ve halkımın kalıcı ve yaşayabilir çözüme olan taahhüdüyle bu olumlu hava içinde ilerleyeceğiz. Adada iki tarafça da kabul edilecek bir çözümün yıllar yerine, aylar içinde bulunmasını umut ediyoruz. Bugün BM Binasından olumlu bir havada ayrılıyorum ve bu olumlu havanın önümüzdeki aylarda çözüme yardımcı olmasını umuyorum."

Türkiye'deki seçimler

Iraklı bir gazetecinin, Türkiye'nin Kıbrıs'ta çözüme yönelik rolü ve bu kapsamda 7 Haziran'da yapılacak seçimlerin etkisine yönelik bir soru üzerine, Cumhurbaşkanı Akıncı, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine 6 Mayıs'ta Ankara'ya ziyarette bulunduğunu anımsattı. Türkiye'de bütün liderlerin Kıbrıs'ta çözüm bulunması yönünde olumlu yaklaşımlarının bulunduğuna tanık olduğuna işaret eden Akıncı, Türk liderlerin çözüm sürecine tam destek verdiklerini söyledi. Türkiye'deki seçimin sonucunu bilmediğini ve bunun Türkiye'nin iç konusunu olduğunu ifade eden Akıncı, "Seçimlerden sonra kim iktidara gelirse gelsin, müzakere sürecine destek vereceklerine ve olumlu katkı vereceklerine inanıyorum. Yunanistan'ın da (ekonomik) sorunlarından biran önce kurtulup sürece, Türkiye gibi olumlu katkılarını koymaları gerekli" diye konuştu.

"Bize Tango değil Halay Gerek"-

Kıbrıs'taki müzakere sürecinde bazen bir tarafının diğer tarafa tüm suçu atmak için "Tango yapmak ve sorunu çözmek için iki taraf gerekir" benzetmesini kullandığını da anımsatan Akıncı, müzakerelerden sonuç çıkmayınca da bir tarafın kolayca bu benzetmenin arkasına sığındığını ifade etti. Akıncı bunun yerine kendisinin çok başka birşey söylediğini belirterek "Artık bize el ele ve hep birlikte dans edilecek halay (Yunanca'da Sirtaki) gerektiğini söylüyorum, bu kapsamda sorunun çözümü için sadece iki tarafın değil (tabii onlar ana oyuncu) ama Adadaki tüm tabanın, sivil toplum örgütlerinin, kadın, genç örgütlerinin yanısıra BM, AB, Garanti ülkeler de olmak üzere herkesin katkısını koyması gerek. Bu el ele uyum içinde yürütülmesi gereken bir süreç, bu düşüncelerimi Genel Sekreterle paylaştım" diye konuştu.

-Mayınlar konusunda UNMAS'tan acil yardım talebinde bulunduk-

Genel Sekreterden herhangi bir ricada bulunup bulunmadığını soran Amerikalı bir gazetecinin sorusu üzerine Akıncı, Rum lider Nikos Anastasiadis tarafından kendilerine verilen mayınların koordinatlarının tam yerlerinin saptanabilmesi ve kimseye zarar gelmemesi için BM Mayın Eylem Servisi'nden (UNMAS) acil yardım talebinde bulunduklarını, bu konuda Genel Sekretere ricada bulunduklarını belirtti.

Akıncı, Kıbrıs sorunu kapsamında ise Genel Sekreterin kendisinin her zaman çözümün bulunması yönünde çalıştığını ve bu kapsamda Kıbrıs Türk tarafıyla herz aman temasta olacağına dair taahhütte bulunduğunu yinelediği de anlattı. Genel Sekreter Ban'ı adaya davet edip etmediğinin sorulması üzerine ise Akıncı, "Genel Sekreter Adaya her zaman davetlidir. En son geldiğinde kendisine çok çiçek verildi, eğer yeniden gelirse ve muhtemel bir çözüm durumunda kendisine daha da fazla çiçek sunulacaktır" diye konuştu.

-İlk kez Annan Planına evet diyen iki lider masada-

Cumhurbaşkanı Akıncı, Halkın Sesi Gazetesi'nin "İlk kez adada Annan Planı'na evet diyen iki lider görüşüyor, bu müzakere masasına nasıl yansıyor" sorusu üzerine, şunları söyledi:

"Evet bu doğru, bu ilk kez oluyor. Bu kez ilk kez 10 yıl önce Annan Planı'na açıkça destek veren iki lider olarak masadayız. Bu vizyonu ben paylaşmaya devam ediyorum, umarım Sayın Anastasiadis de gelecek aylarda aynısını yapacaktır. İkimiz de böylece 2004 yılında yaptığımız gibi genç kuşaklara daha iyi bir gelecek sağlamanın yolunu açma yönünde aynı istekliliği gösteririz, bunu umuyorum."

-17 Haziran'da Toprak konusu görüşülmeyecek-

Halkın Sesi Gazetesi'nin, Rum Savunma Bakanı Yoannis Kasulidis'in 17 Haziran'daki görüşmede Yönetim, Mülkiyet ve Toprak konularının ele alınacağını açıkladığının anımsatılarak bu safhada toprak konusun ele alınmasının erken olup olmadığını sorması üzerine, Cumhurbaşkanı Akıncı, "Toprak ya da Garantiler gibi bazı konuların müzakerelerin en sonunda konuşulacağına dair aramızda bir ortak anlayış var. Elbette ilke olarak kriterler konusunda konuşabiliriz, ama diğer başlıklarda somut sonuç almadan iş gerçekten yer konuşma noktasına gelmemeli, bu konuda bir spekülasyonun doğması yönünde kışkırtıcılık yapmamalıyız. Bu kapsamda 17 Haziran'da Toprak Başlığını görüşmeyeceğiz, (bu yöndeki açıklama) doğru değil" dedi.

-Hidrokarbonlar-

Amerikalı bir gazetecinin hidrokarbonlar konusundaki sorusu üzerine ise Cumhurbaşkanı Akıncı, "Bu konunun Kıbrıs konusuyla ilgili her taraf için, (üstelik de ne kadar hidrokarbon çıkacağını bilmeden ve daha çıkarılmadan) ve özellikle de iki taraf arasında münakaşa yaratacak bir konu değil. Hidrokarbon konusunun "Kazan Kazan" durumu yaratması yönünde değerli bir varlık olduğuna inanıyorum.

"Akıllıca yapılacak olan şey gelecek için hazırlanmaktır. Biz, hidrokarbonların, çözümü finanse edecek, iki taraf arasında "kazan-kazan" durumu yaratacak değerli bir varlık olarak kullanılmasını isteriz. Ayrıca Kıbrıs doğal gazı İsrail doğal gazıyla birleştirilerek Avrupa'ya Türkiye üzerinden boru hattıyla gönderilebilir, bu diğer seçeneklerden daha uygulanabilir bir seçenektir. İnanıyorum ki bu konu akıllıca değerlendirilebilir ve Adada bizi engellemek için değil çözüm için kullanılabilir."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Liderlerin görüşmesi

Akıncının açıklamaları

Detaylar - Nami