Asrın Projesiyle Kıbrıs'a Atılan İmza" Programı

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, 1 Kasım'da büyük bir imtihan yaşandığını belirterek, "Bir milat olacaktı 1 Kasım. Çünkü 1 Kasım ya Türkiye'nin geriye gidişi ya da parlak bir şekilde ileriye doğru adım atacağı bir gündü. Allah'a şükür milletimiz de Türkiye üzerinde oynanan oyunun farkına vardı. Oyunu bozdu" dedi.

Eroğlu, Mimar Sinan Mühendisler Birliği'nce Üsküdar Evlendirme Dairesi restoranında düzenlenen "Asrın Projesiyle Kıbrıs'a Atılan İmza" konulu programa katıldı.

Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşan Eroğlu, Türkiye'nin artık daha büyük hedefleri olduğunu ifade ederek, "1 Kasım'da büyük bir imtihan vardı. Bir milat olacaktı 1 Kasım. Çünkü 1 Kasım ya Türkiye'nin geriye gidişi ya da parlak bir şekilde ileriye doğru adım atacağı bir gündü. Allah'a şükür milletimiz de Türkiye üzerinde oynanan oyunun farkına vardı. Oyunu bozdu. Milletimiz büyük bir oranla AK Parti'ye destek verdi. İnşallah biz de elimizden gelen tüm gayreti sarf edeceğiz" diye konuştu.

Eroğlu, dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın direktifiyle İSKİ Genel Müdürü olduğunu ve İstanbul'daki su sorununu çok kısa sürede çözdüklerini aktardı.

O sıralarda Adalar'dan gelen vatandaşların Erdoğan'ı ziyaret ederek, "Siz İstanbul'un her tarafına su verdiniz. Bize tankerle su geliyor ama lodos olduğu zaman haftalarca su gelmiyor. Ne olur bize de su getirin' dediğini belirten Eroğlu, şöyle devam etti:

"Sayın Cumhurbaşkanımız, ben İSKİ Genel Müdürüyken 'Veysel Hoca, adalara su götürebilir miyiz?' diyince ben de 'Sayın Başkanım proje hazır ne zaman isterseniz götürürüz' dedim ve 1996'nın nisan ayında Sayın Cumhurbaşkanımızla Büyükada'da temel attık, orada bir de çeşme inşa ettik. 7 ay sonra ekim ayında 23 kilometre deniz altından boru döşeyerek suyu Adalar'a götürdük. Bu sırada Kıbrıs'taki bir bakan beni aramıştı. 'Biz de adayız bize de su getiremez misiniz'? dediğinde ben de 'Yetki bizde olsaydı çoktan getiririz' demiştim. Sonra bunu Cumhurbaşkanımıza arz ettim. O zaman Cumhurbaşkanımız 'Böyle bir durum var' deyince tarihi bir söz söyledi. 'Zamanı, vakti gelince neden olmasın.' Vakit geldi işte. Allah'a şükürler olsun."

"Fatih'in 1453 ruhu aklımıza geldi"

Eroğlu, projede ilk olarak boruları denizin tabanından götürmeyi düşündüklerini ancak buradaki derinliğin 1453 metre olması nedeniyle bunu yapamayacaklarını gördüklerini söyledi.

Bunun deniz tabanına döşenmesinin mümkün olmadığını ifade eden Eroğlu, "Tabii ne yapacağız Fatih'in 1453 ruhu aklımıza geldi. Fatih nasıl karadan gemileri yürüttü, biz de boruları denizin içinden askıda götürelim dedik ve proje başladı" ifadelerini kullandı.

Eroğlu, Anamur'da Alaköprü, Girne yakınlarında da Geçitköy Barajı'nın inşa edildiği proje kapsamında götürülen suyla içme suyu teminin edildiğini, bununla sulama da yapılabileceğini aktardı.

Maliyeti 1 milyar 600 milyon lira olan ve tamamı öz kaynaklardan yapılan projeyi zamanında bitirdiklerini ifade eden Eroğlu, proje kapsamında KKTC'de içme suyu arıtma tesisi, 477 kilometre ana dağıtım hatları ve su hazneleri yapıldığını söyledi.

Eroğlu, 17 Ekim 2015 itibarıyla vanaların açıldığını ve suyun KKTC'ye iletildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Projenin Kıbrıs davasına da katkısı oldu. Neticede bir köprüyle yavru vatanı, anavatana bağlıyorsunuz. Bu çok önemli. İkincisi, oradaki araziler çok kıymetlendi. Bir müzakerede elimiz ekonomik olarak da güçlendi. Üçüncüsü de bütün dünya dedi ki aynı anda haberleşme uydusunu da fırlatınca 'Türkiye evet büyük projelere imza atıyor.' Dev projelerle Türkiye'nin gücünü vatandaş çok daha iyi anladı. İstikrarın önemini kavradı ve neticede böyle güzelliklere vesile olundu."