
MHP lideri Devlet Bahçeli, terör olaylarının ve sınır geçişlerinin engellenmesi için Afrin'den Kandil'e uzanacak bir güvenlik kuşağı oluşturulması önerisinde bulundu MHP lideri Devlet Bahçeli, terör olaylarının ve sınır geçişlerinin engellenmesi için Afrin'den Kandil'e uzanacak bir güvenlik kuşağı oluşturulması önerisinde bulundu. Türkiye'nin terörde karşı karşıya kaldığı "kanlı bilançonun" siyasi sorumlusunun AKP'nin "gevşek, pısırık ve müzakereye kucak açan politikaları" olduğunu ileri süren Bahçeli, "Kandil'in yerle bir edilmesi ve Kandil'e Türk bayrağının dikilmesi maksadıyla, teröristlerin yuvalandıkları inlerin ve yerlerin yok edilmesi için AKP'nin bir an önce harekete geçmesi gerekmektedir. Ülkemize yönelen tehditleri en aza indirmek amacıyla, batı ucu Afrin'i ve doğu ucu da Kandil'i içine alacak biçimde tesis edilecek hilal şeklindeki güvenlik kuşağı bir an önce sağlanmalı ve icra edilmelidir" diye konuştu.
Suriye'de yaşanan süreci değerlendiren MHP lideri Bahçeli, Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Kuzey Irak ziyaretini "Bölgesel yönetim mesajımızı aldı" sözleriyle savunan AKP'nin hata yaptığını belirtti ve "Bugüne kadar Türkiye'nin mesajlarını anlamayan, algılamayan ve bir türlü benimsemeyen peşmerge yönetimi, şimdi mi hizaya gelmiş ve yanlıştan dönmüştür? Hala PKK'lı caniler Irak'ın kuzeyinden sevk ve idare edilip milletimizin canına kast ederken Barzani'ye neyin mesajı iletilmiştir? Yoksa Başbakan Erdoğan, Obama'yla yaptığı telefon görüşmesinde aldığı yeni tavsiyelerden Barzani'nin payına düşeni bildirmek üzere bakanını mı görevlendirmiştir?" dedi. AKP'nin "dozu artan bir şekilde Kürdistan devletine kucak açtığını" söyleyen Bahçeli, AKP'nin izlediği politikayı, "Esasen kendisinin rıza gösterdiği bu tarihi ihanete, milletimizin nasıl tepki ve karşılık vereceğini tam kestiremediğinden meseleyi zamana yaymakta ve kamuoyu algısını oluşturmaya çalışmaktadır" sözleriyle eleştirdi.
-"KÜRDİSTAN'IUN KURDELESİNİ BOP MÜDAVİMLERİ KESECEK"-
Suriye'nin kuzeyinde gelinen noktada, bazı hayalperestlerin, medya kanalıyla Türkiye'ye konfederasyon teklifinde bulunduğunu söyleyen Bahçeli, "Önce özerklik, peşi sıra federasyon, takip eden zaman içinde konfederasyon ve en nihayetinde çok uzak olmayan bir zaman aralığında da Kürdistan'ın kurdelesi BOP müdavimleri tarafından kuvvetle muhtemel kesilecektir" diye konuştu.
-"AKP'NİN AĞZINA ÇALINAN BAL ASLINDA ZEHİR"-
Yaşananları, "Batı'nın siyaset laboratuarlarında tezgahlanmış ve sinsice projelendirilmiş yüzyıllık bir tuzak" olarak niteleyen Bahçeli, Türk milletinin bu plan çerçevesinde kapana kıstırılmak üzere olduğunu, AKP'nin ağzına çalınan bir parmak balın da aslında etki ve tesiri sonradan ortaya çıkacak zehir olduğunu kaydetti.
-"KÜRDİSTAN'IN İKİNCİ DURAĞI SURİYE"-
AKP'nin Kürt sorunu konusunda izlediği politikaların, Oslo müzakerelerinin ve yerel yönetimlerde reform adıyla başlatılan eyalet tekliflerinin bir uzantısı olduğunu belirten Bahçeli, "Suriye'nin kuzeyini kapsamına alan özerklik ve yerel parlamento taleplerinin bu bakımdan Kürdistan'ın, Irak'ın kuzeyinden sonraki ikinci ara istasyonu olacağı açıktır" değerlendirmesinde bulundu. AKP hükümetinin Irak'ın toprak bütünlüğünü destekler konumdan, Maliki yönetimiyle her konuda ters düşen bir hale geldiğini anlatan Bahçeli, AKP'nin hem Türkiye'nin hem de komşu coğrafyaların bölünmesi küresel bir görev aldığını ileri sürdü. Bahçeli, Suriye'deki Türkmenlere Türkiye'nin sahip çıkması gerektiğini, Suriye'de sayıları 3 milyonu bulan Türkmenlerin tesadüflere bırakılamayacağını kaydetti.
-"AYRIMCILIK TUZAĞINA DÜŞÜLMEMELİ"-
Malatya'nın Sürgü'de yaşanan olayın "Alevi İslam inancına mensup" kişilere yönelik saldırı ve tahrik kampanyasının bir parçası olduğunu, bunun dışarıdaki gelişmelerden bağımsız olarak değerlendirilemeyeceğini belirten Bahçeli, "Sünni ve Alevi kardeşlerimizi karşı karşıya getirmeye dönük provokasyonların, ülkemizin dirliğini ve milletimizin birliğini sarsmaya dönük ahlaksız bir tertip olduğu gün gibi ortadadır. Alevisiyle Sünnisiyle milletimiz bir bütün ve bir aradadır. Herkesin inancı saygıdeğer ve eşsizdir. Cami-Cemevi cepheleşmesini tesis ve temin etmeye uğraşanlar inanıyorum ki emellerine muvaffak olamayacaklardır" dedi. Bahçeli, Alevi-Sünni ayrımını kaşıyarak düşmanlık eksenine taşımaya niyetlenen çevrelere karşı temkinli ve hassas olma çağrısında bulundu. Türkiye'nin bazı illerinde yaşanan Türk-Kürt gerilimlerine de değinen Bahçeli, "Küçük bir kıvılcımın anında etnik hüviyete bürünmesi ve toplumsal huzursuzluğu körüklemesi tasvip etmediğimiz ve üzerinde dikkatle durulması gereken patolojik bir vakıadır. Tartışmasız Türk-Kürt çatışması için kollarını sıvayan iç ve dış mihraklara aradıkları fırsatı vermemek hükümetin en asli görevleri arasındadır" diye konuştu.
-"SORUNLARI VARSA BAŞBAŞA KONUŞSUNLAR"-
Türkiye'nin kritik günler yaşadığına dikkat çeken Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili tartışmaları da "Böyle bir ortam ve gündem içinde, Cumhurbaşkanlığı görev süresiyle ilgili tartışmaların tekrar tırmanması akıl alır gibi değildir" sözleriyle değerlendirdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün iki yıl sonra yapılacak seçim için "danışmanı vasıtasıyla görüşlerini belirttiğini" Cumhurbaşkanı'nın bu dolaylı açıklamasının "abesle iştigal" olduğunu belirten Bahçeli, "Sormak lazımdır ki, Sayın Gül acaba üzülecek ve kırılacak başka bir şey bulamamış mıdır? Madem Başbakan Erdoğan'la kardeşlikten öte bir hukukları vardır, o halde danışmanına söz konusu beyanları neden verdirmiş, böyle bir şeye neden gerek duymuştur? Türkiye'nin bu kadar sosyal, siyasal ve ekonomik problemi varken, Türk milletinin üzerinde bu denli musibet bulutları dolaşırken Sayın Gül'ün danışmanı aracılığıyla kendi ikbali izdüşümünde üzüntülerini paylaşmasının anlaşılır ve izah edilebilir hiçbir yanı yoktur. Sayın Gül daha ne istemektedir? Daha neyi beklemektedir? Türk milleti kendisini her mevkiye taşımış ve en kritik görevlerin emanetini vermiştir. Eğer Başbakan Erdoğan'la bir sorunu var ise bunu gazetelere beyanat verdirerek değil de baş başa konuşması ve çözüm yoluna kavuşturması en tabii yol ve yöntemdir. Biz göre danışmanlar kanalıyla medya üzerinden karşılıklı bilek güreşine girilmesi devlet yönetimindeki ciddiyetsizliğin ve maskaralığın ifşasıyla aynı anlama gelmektedir. Türk milletinin bu kadar sorunu varken, iki yıl sonrası için papatya falı açarcasına Erdoğan mı, Gül mü ikilemiyle meşgul edilmesi ayıptır, izansızlıktır" diye konuştu.
-"AFRİN'DEN KANDİL'E GÜVENLİK HATTI ÖNERİSİ"-
PKK'nın iki haftadır Şemdinli'de alan hakimiyeti kurmaya ve kurtarılmış yerler oluşturmaya çalıştığını belirten Bahçeli, her gün gelen şehit cenazeleri için "Acımız, nefretimiz ve bedduamız tarifsiz ve sınırsızdır" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin hem silahlı terörle hem de etnik bölücülükle mücadelede tarihi bir karar arifesinde olduğunu belirten Bahçeli, "Konu, bundan böyle milli güvenliğimizi küresel güçlerin keyfine ve müsamahasına bırakamayacak kadar ciddi, vahim ve son derece önemli hal almıştır. Bugünkü kanlı bilançonun siyasi sorumlusu da AKP hükümetinin gevşek, pısırık ve müzakereye kucak açan politikalarından başkası değildir. Bölücülüğe gösterilen her tolerans, teröre verilen her ümit kan, gözyaşı ve ağır bir maliyet olarak milletimize yansımıştır. Artık bölücü terör gerçek anlamda tahammül ve sabır eşiğini çiğnemiş ve yıkmıştır" dedi. Bugüne kadar teröre karşı kararlı bir tavır gösterilmemesinin etkili ve kalıcı sonuçlara engel olduğunu savunan Bahçeli, "Kandil'in yerle bir edilmesi ve Kandil'e Türk bayrağının dikilmesi maksadıyla, teröristlerin yuvalandıkları inlerin ve yerlerin yok edilmesi için AKP'nin bir an önce harekete geçmesi gerekmektedir. Ülkemize yönelen tehditleri en aza indirmek amacıyla, batı ucu Afrin'i ve doğu ucu da Kandil'i içine alacak biçimde tesis edilecek hilal şeklindeki güvenlik kuşağı bir an önce sağlanmalı ve icra edilmelidir. Küresel çevrelerden icazet ve izinle vakit kaybetmeksizin; millet ve devlet bekasına yönelen melun ve alçak kumpası tesirsiz hale getirmek için milli bir seferberlik içinde tavır ve inisiyatif alınmalıdır" önerisinde bulundu.
-"SAYIN GÜL, ÜZÜLECEKSE BUNA ÜZÜLSÜN"
PKK'nın açıkça, Türk devletiyle cephe savaşı verme noktasına geldiğini, 1990'lı yıllarda Şırnak'ta olduğu gibi, PKK terör örgütünün şehir ele geçirme stratejisine döndüğünü, ifade eden Bahçeli, "PKK vur-kaç taktiğinden doğrudan doğruya Türk ordusuna saldıran bir pozisyona gelmiştir. Tüm melanetin üzerimize gelmesine neden olan BOP reçetesidir. Türk milleti, hükümetin belalara kucak ve zemin açan taraflı politikalarının diyetini kanıyla, canıyla ödemektedir. Şayet Sayın Gül üzülecekse bunlara kafa yormalı ve Dışişleri Bakanı da Halep'e değil Hakkari'ye başını ve dikkatini çevirmelidir. PKK'yı himaye edip destekleyen canilerin ayağına giden iktidar mensuplarının, Türk milletinin varlığına hançer vurmaya çalışan elleri heyecanla sıkması da ihanet resminin fırça darbelerinden birisidir. Bu gidişata dur demek, bu yanlıştan vazgeçmek zorunluluktur" dedi. Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi'nin, niteliği milli olan her mücadeleye destek olmaya hazır olduğunu, "Türk milletinin üzerine çevrilen namluyu sahibinin kafasında parçalamak için alınacak her tedbire katkı vermeye hazırız" sözleriyle dile getirdi. (ANKA/SON)
(OE/ORH) - Ankara
Son Dakika › Güncel › Bahçeli'den AKP'ye Sert Eleştiriler (2/son) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?