Mhp Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Bahçeli, "PKK hendekler kazıp, yöre halkını haraca bağlayıp Türk devletinin egemenlik haklarına suikastlar düzenlerken, hükümet vizyonsuzluğun, gayri milli tutumunun kurbanı olmuştur. Şahsıma provokatör deme küstahlığını gösteren yıkım elebaşısı 'Öcalan'ın düşüncesi bizim de düşüncemiz' alçalmasıyla hainliğin dibini boylarken, PKK günden güne güç kazanmış, Cizre'ye Kobani aşısı yapmak istemiştir. Tıpkı Ortadoğu'daki izbelik görüntülerin bir benzeri Cizre ve Diyarbakır Sur'da hakimken, hükümet hala pembe tablolar çizmeye kalkışmıştır" dedi.
"MESCİD-İ AKSA'YA DÜZENLENEN SALDIRILARI KINIYORUM"
Bahçeli, " Türkiye'nin çalkantılı ve kaotik gündemini ele alacağım bugünkü basın toplantımıza hoş geldiniz. Değerlendirmelere geçmeden evvel, bizleri çok üzen elim bir kazadan kısa da olsa bahsetmek istiyorum. 11 Eylül günü, Mekke'de şiddetli yağış ve fırtına nedeniyle Mescid-i Haram'da bulunan bir vincin hacı adaylarının üzerine devrilmesi sonucunda şimdiye kadar 107 kişinin vefatı, 238 kişinin de yaralandığı açıklanmıştır. Bizlerin derinden üzen kazada, 8 Türk vatandaşının hayatını kaybettiği, 21'inin de yaralandığı anlaşılmaktadır. Hac faraziyesini yaparken hayatlarını kaybeden din kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum. Ayrıca İsrail tarafından Mescid-i Aksa'ya düzenlenen saldırıları kınadığımı bu vesileyle sizlerle paylaşmak istiyorum" dedi.
"HÜKÜMET UYUMUŞ VEYA BU FİİLİ İŞGAL DENEMESİNİ ÖNEMSEMEMİŞTİR"
Bahçeli, " Bugün sıradan söz ve tespitlerle geçiştirilemeyecek kadar etkinlik kazanmış karmaşık olayların çekim ve tesir alanındayız. Bugün milli birlik ve bütünlüğümüzün iç ve dış kaos faillerince çevrelendiği, ilaveten karamsarlıkların hakim olduğu alacakaranlık bir dönemdeyiz. Artık inandırıcılığı buharlaşmış mesajlara yer ve ihtiyaç yoktur. Klişelerle, sloganlarla, şablon ve fuzuli ifadelerle gidilecek bir yer olmadığı gibi, vakit kaybına da tahammül kalmamıştır. Türkiye'nin toplumsal huzuru baltalanmaktadır. Hala bunu anlamak istemeyenlere tesadüf etmek ise düşündürücü bir başka sorun ve sıkıntı alanıdır. Dayanak ve kaynağı belli olan terörizm illeti, milli varlığımız üzerinde oyunlar tertip etmekte, operasyonlar düzenlemektedir. Hükümet ise buna teşne olmakla kalmayıp meselenin vahametini idrakte anormal zorluklar çekmektedir. PKK alan hakimiyetini genişletip kurtarılmış şehir ve bölgeler oluşturmanın peşine düşmüşken, hükümet çözüm kanalından bu hıyanete omuz vermiş, ön açmıştır. Cizre, Yüksekova, Nusaybin gibi ilçelerimizde yılların ağır ihmali ile sözde kanton yönetimler teşebbüsü görülürken, hükümet uyumuş veya bu fiili işgal denemesini önemsememiştir. PKK beslemelerine, Kandil hayranlarına, aşı ekmeği hıyanet olan imzacı sözde aydınlara gün doğmuştur. Şehitlerin kanı, adı sanı yakinen bilinen yıkım kadrolarının eline bulaşmıştır" diye konuştu.
"TÜRKİYE BİR YÖNETİM BOŞLUĞU YAŞAMAKTADIR"
Bahçeli, "Erdoğan ve İmralı canisinin müştereken terfi ettirip PKK'ya armağan ettiği ne kadar isim varsa, dahil oldukları müzakere ve melanet kadrosuyla tarihe kara bir leke olarak geçeceklerdir. Partisinin 5'inci Olağan Kongresi'nde hepten zincirlenen, acınacak duruma düşen Davutoğlu; şerleri def etmekten bahsedip müfteriliğine yenilerini katarken, tavsiyemiz aynaya bakması ve gerekli tedbiri derhal almasıdır. Zira AKP şerrin ta kendisidir. Terörle mücadele yerine mütareke ve müzakereye sapan Davutoğlu'nun, PKK'yı hükümete taşımanın utancını telafi etmek yerine partimize ahlaksızca sataşması, hayırcı göstermeye kalkışması kendisine yaramayacaktır. İcazet ve vesayet altında genel başkanlık yapmaya gönüllü olacak kadar iradesi mefluç hale gelen, kendi MKYK listesini tanzim etmekten bihaber olan yamalı zihniyetin bize kuru sıkı atması, erdem ve etik ilanı yapması beyhude bir çırpınıştır. Davutoğlu ve arkasında duran efendisi sayesinde Türkiye bir yönetim boşluğu yaşamaktadır. Ülkemiz iktidarsızlığın elindedir. AKP eskimiş, yıpranmış, geriye sarmaya başlamıştır. Bu sayede ortaya çıkan istikrarsızlık sarmalı vatanımızı çevrelemiştir. Koalisyon kurulmasına yanaşmayan, PKK'nın 10 maddesini bizim 4 ilkemize tercih eden siyasi şarlatanların millete yalan söylemesi, gerçekleri saptırması tutmayacaktır. Brüksel'den Oslo'ya, Kandil'den İmralı'ya kadar pazarlık ve bölüşüm planlarında ana aktör olan AKP-PKK ve HDP'nin BOP'un ara istasyonları olduğu iyice belirginleşmiştir. Dolmabahçe'de söz kesen bölücülük ortaklarının bugünlerde birbirini suçlaması, birbirine yüklenmesi yalnızca dönemsel bir kurnazlığın, stratejik bir rol paylaşımının neticesidir. Yoksa AKP ile PKK arasında bir fark kalmamıştır. Hükümet kurulmasının önüne geçenler, uzlaşma ve anlaşma dinamiklerini tıkayanlar bugünkü kabus dolu günlerin de bir numaralı faili olarak göze çarpmaktadır.Kaldı ki AKP'li eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın koalisyon hükümeti teşkilinin engellenmesini zımnen kendi partisine faturalandırması ibretlik bir itiraftır" dedi.
"ŞU ANA KADAR İKTİDARIN HİÇBİR ÖNGÖRÜSÜ GERÇEKLEŞMEMİŞTİR"
Bahçeli, "Her şey ortadadır; AKP'nin yörüngesi kaymış, sahtekarlıkları ve demokrasi rezervindeki eksiklikleri tüm boyutlarıyla yüzeye çıkmıştır. Kabullenilmelidir ki, ülkemiz çok cepheli körüklenen fitne ateşinin kıskacındadır. Kimliğimiz, bekamız, ortak tarih ve kültür değerlerimiz tehditlerin odağındadır. Bir zamanlar haklı olarak ileri sürdüğümüz kaygı ve uyarılarımızı vehim, asılsız korku, kötümserlik şeklinde yorumlayanlar şimdilerde bizimle aynı çizgiye gelmişlerdir. Dün söylediklerimizin bugün teker teker çıkması bir kehanetin değil, millet ve tarih şuuruna sahip olmanın üzücü de olsa mükafatadır. Biz olacakları, olması muhtemel hadiseleri isabetle teşhis ettik ve AKP'yi yıllardan beri doğru yolda değilsin, gelişmeler ve gidişat hayırlı değil sözleriyle eleştirdik. Türklük ve Türkiye düşmanlarına kulağını kaptıran bu zihniyet, ne teessüftür ki, bizi duymadığı yetmezmiş gibi samimiyetle bile dinlemedi. Nitekim saklamaya imkan yoktur. Bugün yaşadıklarımız son 13 yılın bakiyesidir. Bugünkü kanlı mizan son 13 yılın özetidir. Pandoranın kutusu açılmış, içinden cüsse ve cüret kazanmış ihanet çıkmıştır. 20 Temmuz'dan bu tarafa 71'i asker, 53'ü polis, 3'ü de korucu olmak üzere 127 şehidimizin kanı AKP'nin alnına yapışmıştır. Millet kavramına ve milli emanetlere ters ve maksatlı bakış her olumsuzluğa yataklık görevi görmüş, sonuçta bölücü terörü azdırmıştır. Recep Tayyip Erdoğan Türk devletinin sinir uçlarıyla oynadıkça, milli mukavemetin bir duvarı çökmüştür. Terör bir sonuçtur, sebepleri öne çıkarılmadıktan ve sağlıklı teşhisi yapılmadıktan sonra bu badirenin üstesinden gelmek imkansıza yakındır. AKP'nin, bir kiralık cinayet örgütü olan PKK'dan medet umması, taviz ve siyasi diyet listeleriyle Türkiye'yi peşkeş çekmesi felaketlerin kapısını aralamıştır. Şu ana kadar iktidarın hiçbir öngörüsü gerçekleşmemiştir" dedi. - Ankara
Son Dakika › Güncel › Bahçeli : PKK Cizre'ye Kobani Aşısı Yapmak İstemiştir (1) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (1)