Bülent Arınç: Dershanelere Artık İhtiyaç Kalmamalı

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, eğitim alanına yapılan yatırımların önemli olduğuna değinerek, "Dershanelere artık ihtiyaç kalmamalı. Nitelikli eğitimi okullarımız vermeli. Artık ilave bir tedbire ihtiyaç kalmamalı. Bu suretle çocuklarımız ve onların aileleri birtakım masraflar yapmak külfetinden kurtulmalılar" şeklinde konuştu.

Arınç, Başbakanlık Merkez Bina'da düzenlenen Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in "Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışabileceğine inancım yok" ifadelerinin sorulması üzerine Arınç, bu konunun hükümetin konusu olmadığını ve Bakanlar Kurulu'nda görüşülmediğini söyledi.

Kişisel fikrini gazetecilerle paylaşan Arınç, "Bu geç verilmiş bir karar bence. Sürecin sahibi Meclis Başkanı olduğuna göre bizim bu konuda söz söyleme hakkımız yoktur. Ne Sayın Başbakanımızın ne bizim. Çünkü Meclis'te kurulan komisyonun tabii başkanı o dur. Süreci o başlatmıştır. İşe yaramıyorsa bir somut sonuç ortaya çıkmıyorsa bunu daha fazla sürdürmenin de hiçbir şekilde menfaati kalmamıştır. Suni teneffüsle yaşayan bir komisyonun artık bugün herhalde fişinin çekilmesi gündeme gelmiş olmalı dedi.

-"İŞ ÖNÜMÜZDEKİ 2015 SEÇİMLERİNDE"-

Komisyonun çalışmalarına Ekim 2011'de başladığını ve üzerinden 2 yılı aşkın bir süre geçtiğini vurgulayan Arınç, "Bir yılda bitirilmesi gerekiyordu. Bir yıl da fazladan. Sürüncemede kaldı. Bu süreci başarısızlığa götüren en önemli unsur, CHP'nin 3 üyesinin, şüphesiz Genel Başkandan habersiz olamaz, komisyonu kilitlemesidir. Bu kitleme sonucunda 3'ü bile birbiriyle anlaşamayan komisyon üyelerine Sayın Genel Başkanları da bir şekilde müdahale etmeyince adım atamaz hale gelmişlerdir. Daha üçte birinde ancak bir anlaşma söz konusu olmuştur. O üçte birlik maddeler de yasamaya, yürütmeye, yargıya ait maddeler değil, ortak temenni maddeleridir" değerlendirmesinde bulundu.

"Hatta CHP'nin Süheyl Batum gibi üyeleri, daha önce verilen kararları iptal ettirme yoluna gitmişlerdir" diyen Arınç, böyle bir komisyondan menfaat ve gelecek beklemenin mümkün olmadığını söyledi. Çiçek'in sürecin bittiğini henüz ifade etmediğini belirten Arınç, "Dolayısıyla herhalde bir mektup yazacak genel başkanlara. Orada gerekçelerini sıralayarak bu komisyonun artık yaşamıyor olduğunu, gerekçeleriyle birlikte duyuracaktır. Bence Türkiye çok şey kaybetti bu süreci beklemekle. Çok ümitliydik, çok iyi niyetlerle bu komisyonda çalıştık. Arkadaşlarımızın önerileri çok ciddiydi ama günlük politik kavgaların dışına çıkamayanlar bize yeni bir anayasa yaptırmadılar. Bundan sonraki süreçte de yeni bir anayasa yapmanın hiç de kolay olmadığını düşünüyorum. Artık iş önümüzdeki 2015 seçimlerinde" diye konuştu.

-"DERSHANELERE ARTIK İHTİYAÇ KALMAMALI"-

"Özel teşebbüs hürriyetine dair bir düzenleme var. Dershanelerin kapatılmasına yönelik düzenleme bu özgürlüğe aykırılık teşkil etmez mi? Bu konuyla ilgili şahsi düşünceleriniz nelerdir?" sorusuna Arınç, işin bütün boyutlarıyla tartışıldığını söyledi. Kendilerinin bu konuda tarafgir hareket eden bir hükümet olmadıklarını söyleyen Arınç, "Dershane gerçeğini biliyoruz" ifadesini kullandı. Dershanelerden çok sayıda kişinin faydalandığını anlatan Arınç, "Eğitime bir katkı olsun diye düşünülmüş, çocuklarımıza sınavlarında yardımcı olsun diye düşünülmüş ve iyi düşünülmüş. Kanun içerisinde de yeri var. Ancak elimizdeki yazılı metinler, zannediyorum 1996-2003 arasındaki 7. kalkınma planında, 8. kalkınma planında, 9. kalkınma planında dershanelerin süreç içerisinde özel okullara dönüştürülmesi ve eğitime kalite kazandırılması planlanmış. Bu kalkınma programları, Mecliste görüşülüp kabul edilir. O zaman itirazlar yapılmamış ve bugünlere kadar gelinmiş" şeklinde konuştu.

Eğitim alanında yapılan yatırımları anlatan Arınç, "Dershanelere artık ihtiyaç kalmamalı. Nitelikli eğitimi okullarımız vermeli. Artık ilave bir tedbire ihtiyaç kalmamalı. Bu suretle çocuklarımız ve onların aileleri birtakım masraflar yapmak külfetinden kurtulmalılar" şeklinde konuştu.

-"SAYIN BAŞBAKANIMIZ, MİLLİ EĞİTİM BAKANINA TALİMAT VERDİ"-

Dershane düzenlemesiyle ilgili konunun anlaşılamadığının veya kendilerinin anlatamadığını söyleyen Arınç şöyle devam etti:

"Bugün basında da kamuoyunda da pek çok insan bir endişe içerisinde. Bu endişelerde haksız değiller, en azından bir kısmında. Bir kısmında taraflı, maksatlı bir kampanya da yürütülüyor olabilir. Ama bu dershanelerde benim de çocuklarım okudu. Hatta ben özel bir öğretmene ders verdirirken, daha sonra ismini de söyleyeyim Maltepe Dershaneleri diye bir dershaneye gönderdim, zarar görmedim, fayda gördüm. Bütün Türkiye içersindeki dershanelerin de kendi alanlarında başarılı olduğunu söyleyebilirim. Ama bir masraf gerektiriyor bir, çocuklar okuldan farklı olarak niçin bir dershaneye gitme ihtiyacı duysunlar. Bu da bizim için önemli. Çocuk okulda işini bitiriyor, ondan sonra dershaneye gidiyor. Yani çocuklarımızı bir yarış atı gibi dershaneden dershaneye, sınavdan sınava sürüklemek, bu noktadan da kurtarmamız lazım. Eğitim devletin birinci işidir.

Bugün çok güzel bir görüşme yaptık. Milli Eğitim Bakanımızın hazırladığı taslak üzerinde bütün bakanlarımız kendi önerilerini getirdiler ve biz doğru olanı yaptık. Sayın Başbakanımız, Milli Eğitim Bakanına talimat verdi, 'Bu konuda kim ne söylüyorsa görüşeceksiniz. Bu konuda kimin ne talebi varsa bunları hükümet olarak karşılayıp karşılayamayacağımıza bakacaksınız, ondan sonra bir mutabakatla veya en azından kamuoyuna projemiz budur, teklifimiz budur diye net olarak çıkma imkanı bulacağız.' Bu konu Türkiye'nin lehinedir, öğrencilerimizin lehinedir, eğitim sisteminin lehinedir. İnşallah bunu zaman içinde gerçekleştirme fırsatı bulacağız. Ama ben bu konuda eleştirilerde bulunan herkesin eleştirilerine saygı duyuyorum. Kendi içlerinden maksatlı, hükümeti yıpratmak amacıyla hareket edenleri de çıkarmaları gerektiğini düşünüyorum. Biz hükümetimizle öğrencimiz, velimiz arasında başka birisine doğrusu ihtiyaç duymuyoruz."

-"HİÇBİR SÜRE TAHLİLİ YOK"-

Milli Eğitim Bakanlığı'nın dershane konusuyla ilgili yapacağı görüş-alışverişinin ardından hazırlanacak metnin belirli bir tarihinin olup olmadığının sorulması üzerine Arınç, "Hiçbir süre tahlili yok. Sayın Bakanımız çalışmalarını bitirir, Bakanlar Kuruluna takdim eder, herkes yeterli görürse Sayın Başbakanımızın talimatıyla yasal düzenleme yapılacaksa Meclis'e gönderilir, idari bir düzenleme yapılacaksa da gerekli bakanlık yapar. Bizden tarih beklemeyin ve daha önce duyduğunuz tarihleri de çok dikkate almayın" dedi.

-"BİZDEN BAŞKA HERKES BUNU SÖYLER"-

Başbakanlığın önündeki kırmızı halının turkuaz renginde bir halı ile değiştirildiğinin hatırlatılması üzerine Arınç, değişikliğin bir anlamı olduğunu söyledi. Yakında yayınlanacak bir kararname olduğunu belirten Arınç, "Bu kararnamelerde resmi karşılamalardaki kırmızı halı uygulamasını kaldırıyoruz. Bu şekilcilikten ibaret bir konudur. Farklı yerleri belki ayrı tutmak amacıyla kararnamenin bunları da dikkate alarak hazırlanması kaydedildi" ifadelerini kullandı.

Arınç, Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır'daki konuşmasında "Kürdistan" ifadesini kullanmasının anımsatılması üzerine Arınç, "Bizden başka herkes bunu söyler. Neden söyler? Çünkü Irak Anayasası'nda da kendi anayasalarında, hükümetlerinde de isimleri budur. Siz, bunu söylemezseniz, söylememiş olursunuz ama söylerseniz yeni bir şey icat etmezsiniz" değerlendirmesinde bulundu.