Başbakan Yardımcısı Bozdağ Malatya'da Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Esad yönetimi kendi insanları üzerine havadan, denizden, karadan ölüm yağdırmakta, kadın, yaşlı, çocuk demeksizin 100 bini aşkın insanı maalesef öldürmüştür. 'Peki Birleşmiş Milletler ne yapıyor' derseniz maalesef Birleşmiş Milletler sadece Suriye'de ölüleri sayıyor. Ölü sayıcılığı yapıyor" dedi.

Bozdağ, Malatya merkeze bağlı Fatih köyündeki konteyner kentte verilen iftara katılarak Suriyeli sığınmacılarla orucunu açtı.

Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, Suriyelilere Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gönül dolusu selamlarını getirdiğini belirtti.

Rahmetin, bereketin, mağfiretin ayı ramazanın idrak edildiğini kaydeden Bozdağ, sığınmacıların ramazanını tebrik edip, onlarla huzur, barış, sevgi ve saygı içinde iftar etme imkanı bulduğunu söyledi.

Türkiye'de insanların rahatlık içinde iftar edebildiğini ifade eden Bozdağ, İslam coğrafyasındaysa aynı huzur ve kardeşlik iklimi içinde iftar yapma imkanı bulunmadığını belirtti. Türkiye olarak bütün Müslümanların huzur, kardeşlik ve dostluk iklimi içinde ramazan ayını geçirmelerini, iftar etmelerini arzu ettiklerini bildiren Bozdağ, dünyanın hiçbir yerinde kan, gözyaşı, savaşlar, çatışmalar olmasın istediklerini dile getirdi.

Bozdağ, şöyle konuştu:

"İnsanlar birbirlerini öldürmek için güç ve enerji depolama, yarış yapma yerine, birbirlerini yaşatmak için, daha iyi bir hayata kavuşturmak için yarış yapsınlar istiyoruz. Dünyada huzuru, barışı sağlamakla görevli Birleşmiş Milletler teşkilatı var. Nerede bir sıkıntı varsa esasında Birleşmiş Milletler adına o sıkıntıyı durdurmak, ona müdahale etmek üzere kurulmuş bir yapı ama malesef Birleşmiş Milletler'in varlığına rağmen bugün Ortadoğu'da ve dünyanın pek çok yerinde savaşlar, gözyaşı ve kan varlığını devam ettirmektedir. Suriye'de 2 yılı aşkın bir zamandır devam eden iç savaş nedeniyle şu ana kadar 100 binden fazla insan hayatını kaybetmiş, milyonlarca insan ülkesini terk etmiş, yine milyonlarca insan ülkesi içerisinde göçen duruma düşmüştür. Esad yönetimi kendi insanları üzerine havadan, denizden, karadan ölüm yağdırmakta, kadın, yaşlı, çocuk demeksizin 100 bini aşkın insanı maalesef öldürmüştür. 'Peki Birleşmiş Milletler ne yapıyor' derseniz maalesef Birleşmiş Milletler sadece Suriye'de ölüleri sayıyor. Ölü sayıcılığı yapıyor."

-"Esad'ın öldürdükleri Hristiyanlar olsa Birleşmiş Milletler seyirci kalmazdı"-

Bozdağ, Esad'ın öldürdüklerinin Müslümanlar değil de Hristiyanlar veya başka dinin mensupları olması durumunda Birleşmiş Milletler'in bu katliama, bu ölümlere böylesine seyirci kalmayacağını belirterek, "Esad yönetiminin öldürdükleri Müslüman olunca bunlara karşı bir sessizlik, uzaktan bir izleme ve bir seyir hali söz konusu" değerlendirmesinde bulundu.

Suriye'de topraklarını terk etmek zorunda kalan insanların yaşadıkları dramdan ve 100 bini aşan ölümlerden birinci derecede o ölüm emrini veren Esad'ın ve onun tetikçilerinin sorumlu olduğunu kaydeden Bozdağ, "Bu ölümleri, bu göçleri, o ayrılışları sonlandırma imkanı bulunup da bu imkanı kullanıp bu ölümleri durdurmayan uluslararası toplum ve bu noktada kılını kıpırdatmayanlar da bunlardan mesuldür. Tarih bu mesuliyeti yazacak ve herkes bundan hesabını verecektir" diye konuştu.

Türkiye'nin Suriye'de akan kanı durdurmak ve Esad'ın zulmünü sonlandırmak noktasında üzerine düşeni yaptığını ifade eden Bozdağ, şunları söyledi:

"Kanın durması, gözyaşının dinmesi temel arzumuzdur. Türkiye her zaman mazlumun yanında yer almış, zalimin karşısında durmuştur. Türkiye Esad yönetimiyle ölümlerin olmadığı dönemde iyi ilişkiler kurmuştu. Ortak bakanlar kurulu toplantıları yapıyor ve Türkiye'nin, Suriye'nin yararına olan adımları birlikte atıyorduk ancak Esad ne zaman ki kendi halkına zulüm kusmaya başladı, halkını öldürmeye başladı, biz de Esad'la olan ilişkilerimizi gözden geçirdik. Dün aramız iyiydi. Bugün insanlarını öldürüyorsun, 'o ölümleri biz görmezden geliriz, gelebiliriz' demedik. İyi işler yaptığı zaman birlikte işbirliği yapma konusunda hareket ettik ancak ne zaman ki zulme, öldürmeye başladı, işte o zaman Türkiye mazlumun yanında tavrını koydu. Suriye halkının yanında yer aldı ve zalimin karşısında durdu."

-"(Ölün, zalim ne yapıyorsa katlanın) diyemezdik"-

Türkiye'nin "imdat" diyene, yardım isteyene kapısını kapatamayacağını kaydeden Bozdağ, "(Ölün, zalim ne yapıyorsa katlanın) diyemezdik. Bu bizim geleneğimize, medeniyet ve devlet anlayışımıza da uygun düşmezdi" ifadesini kullandı.

Bozdağ, Türkiye'de 200 bin kişinin konteyner kent ve çadır kentlerde, diğer bir kısmının da şehirlerde olmak üzere 300 bin civarında Suriyeli olduğuna değinerek, "Onların bütün ihtiyaçlarını Türkiye karşılamaktadır. Çok az bir miktar bazı uluslararası toplum tarafından karşılanmıştır. Böylesi bir durumda uluslararası toplumun daha fazla yardım yapması lazımken ama maalesef Suriyelilerle ilgili bu yaşanan dramda yardım elini yeteri kadar uzattıklarını söylemek mümkün değildir" diye konuştu.

Türkiye'nin Suriye'de akan kanın durması, iç savaşın bitmesi için uluslararası toplumu ve ülkeleri yardıma çağıran ve onları oradaki dram karşısında bir tavır almaya zorlayan önemli çalışmaları da yürüttüğüne dikkati çeken Bozdağ, şöyle devam etti:

"Dünyanın başka ülkeleri ve uluslararası örgütler hangi tür tavrı alırlarsa alsınlar Türkiye'nin tavrı zalimin karışısında, mazlum Suriye halkının yanında olmaya sonuna kadar devam edecektir. Türkiye, gerek Suriye'de, gerek Mısır'da, gerekse başka İslam coğrafyalarında ve dünyanın başka yerlerinde savaşın, kanın, gözyaşının olmadığı, barış ikliminin doğduğu, insanların huzurlu, mutlu ve refah içerisinde olduğu bir dünyanın oluşması için katkılarını vermeye devam edecektir."

Bozdağ, temennilerinin Türkiye, Ürdün, Lübnan ve diğer ülkelere göçmek zorunda kalan Suriyelilerin gönül huzuru içinde ülkelerine dönüp yeniden evlerini şenlendirmesi olduğunu kaydetti.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, konuşmasının ardından bazı konteynerleri ziyaret etti. İki hafta önce bebekleri olan Mervan Bekur ve Meryem Hıyara çiftinin konteynerini ziyaret eden Bozdağ, Muhammed Tayyip Erdoğan Bekur ismi verilen bebeğe çeyrek altın taktı ve kucağına alıp bir süre sevdi.

Bozdağ, teravih namazını da konteyner kentteki camide kıldı. Daha sonra şehir merkezine geçen Bozdağ, Şehit Hamit Fendoğlu Caddesi'nde esnafı ziyaret etti.

Bozdağ, Malatya Belediyesi ile AK Parti İl Başkanlığını da ziyaret etti. - Malatya