Beşir Ayvazoğlu: "Günümüz Gençliği Ne Yazık Ki İstanbul'un Yedi Tepesini Bilmiyor"

Gazeteci-Yazar Beşir Ayvazoğlu, Marmara Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen "İstanbul dersleri" ana başlıklı verdiği seminerde, "Günümüz gençliği ne yazık ki İstanbul'un yedi tepesini bilmiyor" dedi.

Gazeteci- Yazar Beşir Ayvazoğlu "İstanbul'un Oluş ve Bozuluş Tarihi" ile ilgili olarak Marmara Belediyeler Birliği Hızır Bey Çelebi konferans salonunda belediye birliğine üye belediye çalışanlarına seminer verdi.

İstanbul'da yaşamanın bir ayrıcalık olduğunu belirten Ayvazoğlu, " Üsküdar'dan Eminönü vapuruyla geldim. Yaşadığım şehirle bir kez daha gurur duydum. Herkes İstanbul'da yaşamak gibi şanslı değil. İstanbul kontrolsüz büyüyen bir konumda olmamalı, bu şehir psikolojik, sosyolojik, antropolojik bilimlerle birlikte büyümeli" şeklinde konuştu.

İstanbul'un 4'ncü Haçlı Seferi'nde Latin istilasıyla yerle bir olduğunu ifade eden Ayvazoğlu, o tarihten sonra İstanbul'un bir daha belini kolay kolay doğrultamadığını söyledi. Beşir Ayvazoğlu İstanbul'da yaşayan birçok insanın medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu tarihi şehri tanımadıklarını belirterek, "Günümüz gençliği ne yazık ki İstanbul'un 7 tepesini dahi bilmiyor. Yedi tepe deyince Çamlıca'yı sayanlar var. Oysaki 7 tepe sur içi bölgesi için kastedilir. Bunlar Sarayburnu, Çemberlitaş, Beyazıt,

Fatih, Yavuz Sultan Selim Camii, Mihrimah Sultan Camii ve Cerrahpaşa'dır" dedi.

Kentsel dönüşüm projeleri kapsamında yapılan çalışmalarda İstanbul'un doğal siluetinin korunması gerektiğine de değinen Ayvazoğlu, "Belediyelerin üzerine çok vazife düştüğü gerçek. Belediyeler yalnız imar değil, aynı zamanda mevcudu korumakla vazifelidir. Bu şehrin tarihini, kültürünü, muhafaza etmek. Dolayısıyla bu imar hareketlerin kentsel dönüşümünü gerçekleştirirken, bu şehrin tarihini, kültürünü, iklimini, beşeri dokusunu her şeyi hesaba katarak yapmalıdırlar. Kentsel dönüşüm yaparken binalarda en

azından bu şehre ters düşmeyecek bir çizgi yakalamaları gerekir. Tarihi yarımadayı en iyi şekilde muhafaza etmek. Kentsel dönüşümünü bir vesile bilerek, yarımadayı tekrar tarihi hürriyetine kavuşturmak gerekir. Bütün bunlar belediyenin özellikle Büyük Şehir Belediyesi'nin görevidir. Ahlakın, kanunun, tarihi şuurun, her şeyin yüklediği bir vazifedir" diye konuştu.

Marmara Belediyeler Birliği'nin düzenlediği seminerin kendilerine çok şey kattığını belirten İstanbul Büyükşehir Belediyesi Halkla İlişkiler personeli Mete Burak Sönmez, " Bu tür etkinliklerde biz de İstanbul Büyükşehir Belediyesi personeli olarak içinde bulunduğumuz Marmara Belediyeler Birliği etkinliklerinde bize hitap eden veya içinde yaşadığımız alanlarla ilgili bunların tarihsel süreçleri hakkında bilgi sahibi oluyoruz. Daha bilinçli bir şekilde hem yaşamımızı anlamlandırıyoruz, hem de

faaliyetlerimizi bu şekilde yürütüyoruz" dedi. - İSTANBUL