CHP'li Oran'dan, 'Bundan Sonra Başbakan Olmaz, Bakanlar Kurulu Başkanı Olur' Açıklamasına Tepki

Chp İstanbul Milletvekili Umut Oran, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin, "Türkiye'de bundan sonra Başbakan olmaz, Bakanlar Kurulu başkanı olur" sözlerini eleştirerek, "Biz milletin oylarıyla seçilen milletvekilleri olarak, bunu demokrasiye vurulmuş bir darbe olarak görüyoruz" dedi.

Umut Oran, CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya ile birlikte Bartın ve ilçelerinde ziyaretlerde bulunarak ortak Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu için destek istedi. Parti il başkanlığında açıklamalarda bulunan Umut Oran, Erdoğan'ın demokrasi yerine Başkanlık sistemini getirmek istediğini, bunun için de devletin bütün imkanlarını kullanarak, adil olmayan, eşit olmayan ve etik olmayan bir seçim rekabeti sürdürdüğünü söyledi. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin, "Türkiye'de bundan sonra Başbakan olmaz, Bakanlar Kurulu başkanı olur" sözlerini de eleştiren Oran, şöyle konuştu:

"Biz milletin oylarıyla seçilen milletvekilleri olarak, bunu demokrasiye vurulmuş bir darbe olarak görüyoruz. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. TBMM, gazi meclisi, kurucu meclisi, yüce meclisi dikkate almamak, ciddiye almamak, millete yapılan en büyük hakarettir. Demokrasiye vurulmuş çok büyük bir darbedir. Onun için Erdoğan'ın aslında hedeflediği şey demokrasi değil, Başkanlık. Bununla ilgili zaten 12 yıl Erdoğan'ın yaptıkları ortadadır. Ekonomiden uluslararası ilişkilere, dış ilişkilerden ulusal güvenliğe kadar 12 yıldır yaptıkları ortada. ve Başkanlık sistemi tek adamlık, tek parti, vesayet, statikodur. Dünya olaya, 'Türkiye özgürlüğünden vaz mı geçecek, Erdoğan'a hükümdar, padişah yolu mu açılacak' diye bakıyor. Onun için herkesin bir kere daha düşünmesi lazım. Demokrasiyi geliştirecek miyiz, yoksa tek adama Türkiye'yi mahkum mu edeceğiz?"

AKKAYA: GÜRCÜ OLMAK, ERMENİ OLMAK NİYE KÖTÜ OLSUN?

Yakup Akkaya ise Başbakan Erdoğan'ın nefret suçu işlemeye, toplumu ayrıştırmaya, bölmeye devam ettiğini savunarak, şöyle dedi:

"Camdan konuşmadığı zaman yalan söylüyor. Yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış. Son söylediği yalan da patladı. Salı gecesi kendine bağlı havuz medyasında 'Bana Gürcü dediler, çok affedersiniz Ermeni bile dediler, ama ben Türk'üm' dedi. Aynı Başbakan Gürcüstan'a 11 Ağustos 2004'te yaptığı ziyarette 'Ben Gürcüyüm, ailem Batum'dan Rize'ye göç etmiş' diye açıklamada bulunmuştu. Yahu Gürcü olmak, Ermeni olmak niye kötü olsun ki? İnsanın doğarken hangi aileden doğacağını seçme hakkı var mı ki? Başbakan sırf milliyetçi kesimlerin oyunu alma uğruna yalan söylemeye, nefret suçu işlemeye, insanları ötekileştirmeye devam etmektedir. Hiç bir etnik grup veya ırk birbirinden farklı görülemez, aşağı görülemez, aşağılanamaz. Herkesin etnik kimliği onun onurudur, gururudur. Bu yaklaşım, bu dil halkı birbirine düşman eden, kutuplaştıran, düşmanlaştıran bir dildir. Onun için Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olmamalıdır."

Seçim kampanyasının adaletsiz bir şekilde yürütüldüğünü de savunan Akkaya, "Valisiyle, polisiyle, kamu görevlileri ile kampanya yürütüyorlar. Yetmiyor bize saldırıyorlar. Genel başkanımızın İstanbul Bağcılar ziyaretini engellemeye çalışıyorlar. Niğde'de, Sakarya'da kadın kolları başkanımızı, üyelerimizi gözaltına alıyorlar. Broşürlerimize el koyuyorlar. Bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır. Artık devlet bürokratları, parti bürokratları olmuştur" dedi. - Bartın