Dha Yurt Bülteni-5

1)IRAK GÜVENLİK GÜÇLERİ, TÜRKİYE'NİN MUSUL BAŞKONSOLOSLUĞU BİNASINI DEAŞ'TAN ALDI

IRAK Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'ye yakınlığı ile bilinen Rudaw Televizyonu, Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu binasının Irak güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen opaerasyon ile terör örgütü DEAŞ'ten alındığını duyurdu. Erbil merkezli uydudan yayın yapan Rudaw Televizyonu'nda yer alan habere göre, Musul Operasyonları Komutanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Musul'da Valilik ve Türkiye Başkonsolsoluğu dahil bazı resmi binaların DEAŞ'tan alındı. Operasyonlar kapsamında onlarca DEAŞ'lı öldürülken, Rüdaw'a konuşan komutanlardan Necm Cuburi, "Operasyon saat 01.00'de başladı. Gözle görülür bir ilerleme sağlandı. Bölgede kontorül sağlanmadığı 2 resmi bina kaldı. Halen 900 DEAŞ'lının Musul'da olduğunu tahmin ediyoruz" dedi. Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu 11 Haziran DEAŞ tarafından yapılan baskınla ele geçirilmiş, Özel harekat polisleri tarafından korunan konsolosluk binasına giren DEAŞ'lılar, Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu 49 kişi rehin alınmıştı. DEAŞ'ın rehin aldığı Başkonsolos Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu 49 kişi 20 Eylül 2014'te serbest bırakılmıştı.

DHA-Güvenlik - Türkiye- Diyarbakır - Ferit ASLAN

=============================================

2)LİCE OPERASYONUNA SAVAŞ UÇAKLARI DA KATILDI: 4 PKK'LI ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

DİYARBAKIR'ın Lice ilçesi kırsalında 5 Mart'ta 18 köyde ilan edilen sokağa çıkma yasağından sonra 7 bin asker, polis ve köy korucusu ile başlatılan operasyona dün savaş uçakları da destek verdi. Savaş uçaklarının belirlenen terör yuvalarını bombalaması sonucu 4 PKK'lı etkisiz hale getirildi.

Lice, Hani ve Kulp ilçelerinin kuzeyi ile Bingöl sınırları arasında 20 kilometre derinliğinde ve 50 kilometre uzunluğundaki yaklaşık 1000 kilometrekarelik alanda 2 gün önce başlatılan operasyon sürüyor. PKK'lı teröristlerin etkisiz hale getirilmesi, sığınak ve barınakların imhası, aranan kişilerin yakalanması, uyuşturucu kaçakçılarına yönelik 7 bin asker, polis ve korucu ile yürütülen operasyona havadan 17 helikopter destek verirken; dün bölgede PKK'lı teröristlere ait görüntülerin tespit edilmesinden sonra savaş uçakları belirlenen hedefleri bombaladı.

Diyarbakır 8'inci Ana Jet Üssü'nden kalkan savaş uçaklarının da dün katıldığı operasyonda 4 PKK'lının etkisiz hale getirildiği ve bu teröristlerin kimlik tespit çalışmalarının sürdüğü öğrenildi. Operasyon bölgesinde 28 yol kontrol uygulama noktası kurulurken, söz konusu bölgelere giren çıkan bütün araçlar ve kişiler güvenlik taramasından geçiriliyor.

DHA-Güvenlik - Türkiye-Diyarbakır - Ferit ASLAN

================================================

3)2 OĞLU VE KOCASI BOTAN ÇAYI'NDA BOĞULAN KADININ DRAMI

SİİRT'te 2011 yılında Botan Çayı kıyısında piknik yaparken, baraj kapaklarının açılması sonucu 2 oğlu ve kocası yükselen sulara kapılarak boğulan Lütfiye Özbey, şimdilerde 3 çocuğuyla birlikte yoksullukla mücadele ediyor.

2011 yılında ailesiyle birlikte piknik yaptıkları Botan Çayı'nda, baraj kapaklarının açılmasıyla birlikte yükselen sular altında kalan oğulları İbrahim (10) ve Serdar (15) ile kocası Fehmi (45) boğulduktan sonra 3 çocuğuyla birlikte ortada kalan 42 yaşındaki Lütfiye Özbey, eşi ve çocuklarının acısını hala yaşadığını söyledi.

Olayla ilgili Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açtığı davanın sürdüğünü hatırlatan Lütfiye Özbey, "Aradan 6 yıl geçti ama hala bir sonuç alınamadı. Eşim Fehmi, oğullarım İbrahim ve Serdar'ın acısını hala ilk günkü gibi yaşıyorum. Onların acısıyla birlikte yoksullukla da mücadele ediyoruz. Büyük oğlum gelinim, torunum ve 2 kızımla birlikte aynı evde yaşıyoruz. Oğlum lokantalarda günübirlik işlerde çalışıyor. 3 ayda bir dul maaşı alıyorum. Bu şekilde kıt kanat geçiniyoruz. Açtığımız dava hala devam ediyor. Ben ve çocuklarım çok mağduruz" dedi.

Lütfiye Özbey'in hayatta kalan büyük kızı Kadriye Özbey, olay günü adını bilmediği bir kişinin hayatını kurtardığını gözyaşları arasında anlatarak, "Ben ve kardeşlerim serinlemek için suya girmiştik. Bir anda sular yükseldi. Ben farklı yere, kardeşlerim farklı yere gittiler. hiç görmediğim tanımadığım bir adam beni kurtartardı. 10 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra hayata geri döndüm ve olaydan 15 gün sonra babam ve kardeşlerimin öldüğünü öğrendim. Tarif edilemez acıyı hala yaşıyorum. O günden sonra hayatımız değişti. Hep fakirlik ve yoksullukla mücadele etmek zorunda kaldık" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------------

İki oğlu ve eşini nehirde kaybeden Lütfiye Özbey'in konuşması,

İki kardeşini ve babasını kaybeden Kader Özbey'in olay anını anlatması,

Botan nehrinde ölen iki kardeşin ve babanın fotoğraflarının gösterilmesi,

Anne Lütfiye Özbey torunu ve küçük kızı ile kapı başında oturma görüntüsü,

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Turan KOYUNCU- Mehmet Yücel DURAK/SİİRT, -

====================================================

4)TAKSİCİ BABANIN KATİLİ OĞUL AKIL HASTASI ÇIKTI

KAYSERİ'de dün taksicilik yapan babası Sadık Ünaçan'ı av tüfeğiyle yakın mesafeden 5 el ateş ederek öldüren Bülent Ünaçan'ın yapılan sorgusunda 15 yıldır Adana Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları hastanesinde tedavi gördüğü ve bir süre önce eşinden ayrıldığı ortaya çıktı. Dün, 1Kocasinan ilçesinde saat 17.30'da Şeker Mahallesi, Muhsin Yazıcıoğlu Bulvarı Şehirlerarası Otobüs Terminali önünde ailevi sorunlar nedeniyle tartıştığı babası Sadık Ünaçan'ı öldüren Bülent Ünaçan'ın Cinayet Büro Amirliğinde yapılan sorgusunda, madde ve alkol bağımlısı olduğu belirtildi. Para yüzünden babasıyla tartışan Ünaçan'ın 15 yıldır Adana Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları hastanesinde tedavi gördüğü, yüzde 70 zihinsel engelli raporunun olduğu belirlendi. Zanlının ayrıca, gözaltına alındıktan sonra Adli Tabiplikte yapılan muayenesinde 145 promil alkollü olduğu öğrenildi. Baba katilinin yürütülen soruşturma sonrası Cumhariyetü Savcısının vereceği karara Akıl ve Ruh Hastalıkları hastanesine veya nöbetçi mahkemeye gönderileceği ifade edildi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Zanlıların Adli Tabipliğe getirilişi ve çıkarken muhabire tekme sallaması

-Ölen babanın fotosu

-Genel detaylar

Haber-Kamera: Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ DHA)

DV 1 DOSYA, 45 saniye/24 MB

==================================================

5)DENİZLİ'DE BYLOCK ŞÜPHELİLERİ ADLİYEDE

DENİZLİ'deki FETÖ/PDY soruşturmasında polis tarafından gözaltına alınan aralarında Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İ.Ö. ile eski milletvekili S.E.'nin doktor eşi H.E.'nün de bulunduğu 27 kişiden 13'ü adliyeye sevk edildi.

Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, geçen 24 Şubat'ta, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, örgütün şifreli haberleşme sistemi olan Bylock'u kullandığı belirlenen kamuda çalışan sağlık sektörüne yönelik operasyon yaptı. Operasyonda eski MHP Milletvekili S.E.'nin doktor eşi H.E. ile Denizli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İ.Ö.'nün de aralarında bulunduğu 27 kişi gözaltına alındı. Terörle Mücadele Şubesi'nde ifadeleri tamamlanan 13 kişi, bugün geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edildi. Adliyeye sevk edilen 13 kişi arasında eski milletvekili S.E.'nin doktor eşi H.E. ile genel sekreter yardımcısı İ.Ö.'de bulunuyor. Gözaltındaki diğer zanlıların ise ifadelerinin bitmesinin ardından adliyeye sevk edileceği belirtildi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Emniyet Müdürlüğünden görüntü

Zanlıların polis aracına bindirilmesi

Zanlılardan görüntüler

Haber: Ramazan ÇETİN- Kamera : Deniz TOKAT/ DENİZLİ,

==============================================

6)ESKİŞEHİR'DE 18 FETÖ ŞÜPHELİSİ ADLİYEDE

ESKİŞEHİR'de FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, örgütün haberleşme programı ByLock kullandıkları iddiasıyla gözaltına alınan 17 emniyet mensubu ile 1 emekli jandarma astsubay, adliyeye sevk edildi.FETÖ/PDY soruşturması kapsamında Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, geçen 2 Mart'a kent merkezinde eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda bir süre önce Kanun Hükmünde Kararnameyle meslekten ihraç edilen, aralarında 2'nci ve 4'üncü sınıf emniyet müdürlerinin de bulunduğu 17 emniyet mensubu ile 1 emekli jandarma astsubay kıdemli başçavuş gözaltına alındı.

FETÖ üyesi oldukları ve örgütün ByLock programını kullandıkları öne sürülen şüpheliler 2'nci sınıf Emniyet Müdürü A.G., 4'üncü sınıf Emniyet Müdürleri A.D. ve M.A.A., Emniyet Amiri E.A., komiserler T.B., M.Ç. ve H.D., komiser yardımcıları H.Ö. ve Y.T. ile polis memurları A.E., C.E., A.I., İ.A., H.B., M.U., Y.T. ve G.E. ile emekli astsubay kıdemli başçavuş İ.G,. Emniyet Müdürlüğü'nde yapılan sorgulamalarının ardından bu sabah adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

--------------------------

-FETÖ şüphelilerinin adliyeye getirilmesi,

-Adliye binasının dışından çekilen görüntüsü bulunuyor.)

Haber-Kamera: Kemal ATLAN-Hakan TÜRKTAN-ESKİŞEHİR,

===============================================

7)FETÖ ŞÜPHELİSİ 21 KADIN ÖĞRETMEN ADLİYEYE SEVKEDİLDİ

KAYSERİ'de FETÖ/PDY'nin kriptolu iletişim programı ByLock'u kullandıkları öne sürülen 21 kadın öğretmen, Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin ardından adliyeye sevkedildi.

Kayseri Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü FETÖ/PDY soruşturması kapsamında daha önce meslekten ihraç edilen ve haklarında yakalama kararı çıkarılan 33 kadın öğretmenden gözaltındaki 21'i, Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından sağlık kontrolü için Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tabipliği'ne getirildi. Zanlılar buradaki işlemlerinin ardından adliyeye götürüldü.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Zanlıların Adli, Tabipliğe getirilişi ve çıkarılışları

-Genel detaylar

Haber-Kamera: Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ DHA)

DV 1 DOSYA, 2 dakika 38 saniye/84 MB

=======================================================

8)KAYSERİ'DE FETÖ ŞÜPHELİSİ 4 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

FETÖ/PDY soruşturmasında ByLock programı kullandıkları iddia edilen 3 öğretmen ve 1 mühendis gözaltına alındı.

FETÖ/PDY soruşturması kapsamında ByLock programı kullandıkları tespit edilen 3 öğretmen ve 1 mühendis evlerinde gözaltına alındı. Sağlık kontrolü için Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tabipliği'ne getirilen zanlılar, ardından Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Zanlıların Adli, Tabipliğe getirilişi ve çıkarılışları

-Genel detaylar

Haber-Kamera: Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ DHA)

====================================================

9)AKSARAY'DA DEFİNE AVCISI 6 KİŞİ YAKALANDI

AKSARAY'da birinci derece sit alanında kaçak kazı yaparak define arayan 2'si kadın 6 kişi, jandarmanın operasyonuyla yakalandı. Aksaray İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Güzelyurt İlçesi'ne bağlı Bozcayurt Köyü Kale Mevkii'ndeki birinci derecede sit alanında kaçak kazı yaparak define arayan kişilerin olduğu bilgisini aldı. Bunun üzerine bölgede inceleme yapan jandarma, bir grubun kaçak kazı yaptığı belirledi. Yapılan teknik ve fiziki takibin ardından bugün operasyon düzenleyen jandarma, 2'si kadın 6 kişiyi kazı yaparken suçüstü yakaladı. Şüphelilerin bölgenin 3 ayrı noktasında kazı yaptıkları, ancak şu ana kadar her hangi bir define ve tarihi esere bulamadıkları belirlendi.

Şüphelilerin sorgusu sürüyor.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Şüphelilerin Jandarma Karakoluna getirilmesi

Kaçak kazıdan detay

(Haber- Kamera: Hasan BÖLÜKBAŞ AKSARAY DHA))

=====================================

10)BALIK AVLARKEN DENİZE DÜŞEN GENÇ BOĞULDU

BALIKESİR'in Bandırma İlçesi'nde mendirekte balık avlarken dengesini kaybederek denize düşen 27 yaşındaki Özgür Özkan yaşamını yitirdi. Görgü tanıklarının ifadesine göre Özkan'ın son sözü, "Ayağım kaydı kurtarın beniö oldu.

Olay, dün Bandırma sahilindeki mendirekte meydana geldi. Mendirekte oltayla balık avlayan Özgür Özkan, bir anda dengesini kaybederek denize düştü. Bu sırada mendirekte gezmekte olan 2 genç kadın, denizde çırpınan ve "ayağım kaydı kurtarın beni" diye bağıran Özkan'ın yardım çığlıklarını duydu. Çığlıkların ardından bir anda denizde kaybolan Özkan boğuldu.

Vatandaşların ihbarıyla olay yerine gelen Sahil Güvenlik ekipleri, Özkan'ın cesedini denizden çıkardı. Özkan'dan geriye oltası kaldı. Meraklı kalabalık ise Özkan'ın denizden çıkarılma çalışmalarını izleyerek, cep telefonlarıyla görüntüledi.

Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Cesedin aranması

-Çıkartılması

-Genç kızlarlın görüntüsü

-Detaylar

Erdem ÖZCAN/ BANDIRMA(Balıkesir)

==================================================

11)OTİZMLİ ÇOCUKLAR İÇİN MÜCADELE EDİYOR

ERKEN doğumla dünyaya getirdiği oğlunun 1 yaşında iken otizmli olduğu ortaya çıkınca eşi tarafından terk edilen Nazan Yaşarbaş, oğluna hem annelik hem babalık yapıyor. 13 yaşına gelen oğlu için devletten 900 liralık 'bakım ücreti' alan Yaşarbaş, "Ben ve benim gibi annelerin en büyük korkusu bizler ölünce evlatlarımız ne olacak. Onun için en kısa zamanda otizmli çocuklar için bakımevi açılsın" dedi.

20 yaşındayken Erzurum'dan İstanbul'a gelin giden Nazan Yaşarbaş, bebeğini 6 aylıkken erken doğumla dünyaya getirdi. Yüksel Raif adı verilen bebek, uzun bir tedavinin ardından hayata tutundu. Oğlunun 1 yaşına girdiğinde otizmli olduğunu öğrenen Nazan Yaşarbaş, ilk darbeyi eşinden yedi. "Ailen daha iyi bakar" diyerek eşi ve oğlunu Erzurum'a gönderdi ve bir daha aramadı. Ailesi kalbalık olduğu için kiralık bir eve taşınan Yaşarbaş, oğlunun evi yakmaya kalkışması üzerine ev sahibi tarafından soğuk bir kış gecesi sokağa atıldı. Bunun üzerine Nazan Yaşarbaş'ın babası "Torunum yakacaksa dedesinin evimini yaksın" diye evlerini kızı ile torununa verdi kendileri kiraya taşındı. Aylık 900 lira 'anne bakım ücreti' ile hayatını sürdüren Yaşarbaş, 3 yıl önce sosyal medyada yazdığı, 'Kimse bize sahip çıkmıyor, oğlumla hayatımıza son veriyoruz' diye mesajı paylaşınca Otizm Federasyonu Başkanı Veysel Şahin Erzurum'a gelerek Palandöken Otizm Derneğini kurup başına da Yaşarbaş'ı getirdi.

Dernek sayesinde kentteki otistik çocukları bir çatı altında toplamayı başaran Yaşarbaş, atlı terapi, eğitim ve spor merkezleri gibi mekanlarda otizmli çocuklara olanaklar sağladı. Bir taraftan hastalıkla diğer taraftan ise maddi imkansızlıkla mücadele etmekten yorulduğunu söyleyen Nazan Yaşarbaş şunları söyledi:

"Erzurum'da 100'e yakın üyemiz var. Tüm aileleri yavaş yavaş bir çatı altında topluyorduk. Çünkü tek yumruk olmak zorundaydık. Allah kimseye böyle bir acı vermesin. Hele benim gibi eşi tarafından terk edilmek, tek başına mücadele etmek daha zor. Her otistik çocuğun ailesi gibi benim de psikolojim çok bozuk. Çünkü en büyük kaygımız bizler öldükten sonra bu çocuklarımıza kim bakacak? Onun için devletimizden tek isteğimiz Türkiye'nin belirli bölgelerinde engelli yaşam merkezlerinin açılması. Bilelim ki ölürsek evlatlarımız hayatlarını burada sürdürecek. Gözümüz arkada kalmasın. Bugüne kadar her otistik aile gibi ben de çok çile çektim. Kendime ayırdığım bir saniye bile yok. Ben de sinemaya, tiyatroya veya misafirliğe gitmek istiyorum. Ama 13 yıldır bunların hiçbirini yapamadım. Hayatımı evladıma ve onun hastalığı ile mücadeleye adadım. Türkiye'de ilk olarak meslek atölyesi açtık. Ancak derneğin parası olmadığı için 400 lira kirayı ödeyemedik ve 15 gün önce derneğin kapısına kilit vurduk. Tek isteğim maddi destek almak ve derneği yeniden açıp otistik çocuklar yararına hazırladığımız projeleri hayata geçirmek."

Görüntü Dökümü

--------------------- (özel)

-Anne çocuğuna yemek yedirirken

-Anne ile röp

-Anne ile çocuğun diyalogları ve birbirlerini öpmeleri

-Anne mutfakta bulaşık yıkarken

-Anne ile röp

Haber-Kamera: Turgay İPEK/ERZURUM,

========================================

12)SANAT MERKEZİ, SANATÇILARIN İSİMLERİ İLE YAŞAYACAK

ERZURUM Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan Sanat Merkeziyle atölyelere, Erzurum kültür ve sanat hayatına olan katkıları bulunan sanatçıların isimleri verildi.

Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesindeki Sanat Merkezine A. Hulusi Seven, atölyelere ise Sebahattin Bulut, Behçet Mahir, Hafız Faruk Kaleli'nin isimleri verildi. AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Ilıcalı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Ak Parti İl Başkanı Mehmet Emin Öz ile isimleri merkez ve atölyelere verilen sanatçıların yakınlarının hazır bulunduğu törende Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, şunları söyledi:

"Sanat Merkezine, Erzurum halk kültürünün önemli ismi, aynı zamanda ticaret hayatının da öncülerinden, şehir hafızasında derin izler bırakmış Ahmet Hulusi Seven'in ismi verildi. Halen hayatta olan ulu çınar Ahmet Hulusi Seven'in ismini bu şekilde ölümsüzleştirmiş olacağız. Halk Oyunları ve Halk Türküleri Derneği vesilesiyle kentin kültür hayatına damgasını vurmuş, doğu ve batı sentezini oyunlarına yansıtarak Necip Fazıl ve Moliere'nin unutulmaz yapıtlarını sahneleyen usta bir oyuncu ve tiyatro yazarı rahmetli Sebahattin Bulut'un ismi merkezde ölümsüzleştirildi. Sanat atölyesi olarak kullanılan salona, sözlü kültür geleneğinin yüz yılımızdaki temsilcilerinden ve Erzurum'un, ülkemizin kültür hafızasına kazandırdığı, halk dili ile hikayeler anlatan Behçet Mahir'in adı verildi. Müzik atölyesi, Erzurum türkülerinin derleyicisi ve kaynak kişisi olarak bilinen Hafız Faruk Kaleli'nin adı ile anılacak. Bu vefayı, kültür sanat hayatımızda mümtaz yeri olan diğer büyüklerimize de göstereceğiz."

Törende sanat merkezi öğrencileri isimleri verilen sanatçıların eserlerini seslendirdi, tiyatro oyunlarını sahneledi. Törene katılan sanatçıların yakınları duygulandı.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Sanat merkezinde yapılan tören

-İsimleri verilenlerin yakınlarının kısa konuşması

-Başkan Mehmet Sekmen'in konuşması

-Halk müziği ve tiyatro gösteresi

-Sanat Merkezinin önünde toplu fotoğraf çekimi

Haber-Kamera: Turgay İPEK/ERZURUM,

========================================

13)YUNUSEMRE'DE FABRİKA İŞÇİLERİNİ ISITAN ÇORBA

MANİSA'nın Yunusemre ilçesinde iki ayrı noktaya yapılan ikram çeşmesi, sabahın erken saatlerinde fabrikaya giden işçilere hizmet veriyor.

Yunusemre Belediyesi'nin özellikle kış aylarında vatandaşların içini ısıtması için başlattığı 'ikram çeşmesi' uygulaması sabahın erken saatlerinde kahvaltısız yola çıkanların beğenisini kazandı. Belediye tarafından Yeni Mahalle ve Topçuasım mahallelerinde iki ayrı noktaya kurulan ve görünümüyle içme suyu hayratlarını andıran ikram çeşmesi günde yaklaşık 2 bin kişiye hizmet veriyor. Manisa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki fabrikalarda çalışmaya giden işçiler her sabah sıcak çorba içme imkanı buluyor. Saat 05.00 sıralarında su yerine çorba akıtan çeşmelere yoğun ilgi gösteren vatandaşlar, uygulamadan memnun olduklarını dile getirdi. Yunusemre Belediye Başkan Yardımcısı Ramiz Şiyak da sabahın ilk ışıklarında Yeni Mahalle'deki ikram çeşmesine gelerek, vatandaşlara çorba ikramında bulundu. Talepler üzerine uygulamayı yazın da sürdüreceklerini kaydeden Şiyak, çeşmeden su yerine kışın çorba, yazın da meşrubat akıtmayı hedeflediklerini söyledi.

Sabahın ilk ışıklarında işe gitmeden önce ikram çeşmesinden çorba içen Erhan Kaya, "Sabah kalkıp işe giderken ikram çeşmesinden çorba içiyorum. Sabah fabrikaya giden arkadaşlarım da aynı şekilde çorba içmeye geliyor. Yunusemre Belediyesi'ne ikram çeşmesi kurduğu için teşekkür ederim" dedi. Taksi şoförü Muhittin Maden ise, "Taksiciyim. Bizim gibi gece gündüz çalışanlar için çok güzel bir uygulama. Çünkü sabah evden erken çıkmak zorunda kalıyoruz. Dolayısıyla kahvaltı yapma imkanımız da pek fazla olmuyor. Bu serin havalarda sıcak güzel bir çorba bizi zihinde tutuyor. Bunu düşünen, yapan, yaptıran herkese çok teşekkür ediyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-İkram çeşmesinden görüntü,

-Vatandaşlar çorba doldururken görüntü,

-Vatandaşlar içerken görüntü,

-İşçilerden Erhan Kaya ile röportaj,

-Taksi şoförü Muhittin Maden ile röportaj,

-Yunusemre Belediye Başkan Yardımcısı Ramiz Şiyak'ın vatandaşlara çorba ikramından görüntü.

(Haber-Kamera: Ersan ERDOĞAN/ MANİSA, DHA)