DHA YURT BÜLTENİ - 7

Afrin'de bomba yüklü araçla saldırı: 4 ölü

Suriye'nin Afrin kent merkezinde bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda ilk belirlemelere göre 4 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı.
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından düzenlenen Zeytin Dalı Harekatı ile terör örgütlerinden temizlenen Suriye'nin Afrin kent merkezinde sabah saatlerinde bomba yüklü araç infilak ettirildi. Patlamada, ilk belirlemelere göre 4 kişi öldü, çok sayıda kişi ise yaralandı. Yaralılar, sağlık ekiplerince bölgeden tahliye edilerek tedavi için sağlık kuruluşlarına götürüldü.
Yerel güvenlik güçleri, bölgede ve Afrin genelinde önlemlerini artırırken, terör örgütü PKK/ YPG unsurlarınca düzenlendiği belirtilen saldırının faillerinin yakalanması için de çalışma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
-------------
-Patlaması sonrası yaşananlar
-Olay yerinde yaşanan panik
-Detaylar

GAZİANTEP, -

====================

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Şehidimizin kanı yerde kalmayacak

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Hakkari'de PKK'lı teröristlerin askeri araca düzenlediği saldırıda şehit olan Hava Savunma Üsteğmen Emre Kargın'ın Muğla'nın Dalaman ilçesinde yaşayan ailesini ziyaret ederek, başsağlığı dileklerini iletti. Bakan Pakdemirli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı telefonla arayarak, şehit babası Muhammet Kargın ile görüştürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şehidimizin kanı yerde kalmayacak" dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Dalaman ilçesindeki orman yangınıyla ilgili basın toplantısı düzenledikten sonra, geçen salı günü Hakkari'de askeri araca PKK'lı teröristler tarafından düzenlenen saldırıda şehit olan Hava Savunma Üsteğmen Emre Kargın'ın baba ocağını ziyaret etti. Muğla Valisi Esengül Civelek'in de yer aldığı, kentin protokol üyelerinin de hazır bulunduğu ziyarette Bakan Pakdemirli, şehit annesi Saadet Kargın'a, Kuran'ı Kerim ve Türk bayrağı takdim etti. Anne Kargın, "Bizim ciğerimiz yandı, inşallah onların da ciğeri yanar" dedi.
Bakan Pakdemirli daha sonra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı telefonla arayarak, Dalaman bölgesindeki yangın hakkında bilgi verdikten sonra şehit babası Muhammet Kargın ile görüştürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, baba Kargın'a, "Şehidimizin kanı yerde kalmayacak" dedi.
Bakan Pakdemirli, ziyaretin ardından Dalaman'dan ayrıldı.

Görüntü Dökümü
----------
-Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin şehit ailesini ziyaret etmesi
-Bakan Bekir Pakdemirli'nin şehit ailesine Kuran- Kerim ve Türk bayrağı takdim etmesi
-Bakan Bekir Pakdemirli'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı araması ve aralarında geçen konuşma

Haber- Kamera Cavit AKGÜN/ DALAMAN (Muğla),

==================

Kamyon kasasından atlayan 1,2 tonluk tosun kamerada

Bayburt'ta, 1,2 ton ağırlığındaki tosun, akaryakıt istasyonuna giren kamyonun kasasından atladı. İstasyon görevlilerinin büyük panik yaşadığı olay anı anbean kameraya yansıdı.
Bayburt'un merkeze bağlı Mutlu köyünde besicilik yapan Vehbi Akdeniz, 1,2 ton ağırlığındaki tosunu, kamyonla bir başka köye götürmek üzere yola çıktı. Akaryakıt istasyonunda yakıt almak için duran kamyondan bağını koparan tosun, kasadan aşağıya atladı. İstasyon görevliklerinin kaçıştığı olayda, tosun sahibi tarafından yakalandı. Büyük panik yaşanan olay anı istasyonun güvenlik kameralarına anbean yansıdı.
'TOSUNUMUZ HİPERAKTİF'
Besici Vehbi Akdeniz, 'Tosun Paşa' adını verdiği tosununun kamyonun kasasından aniden atladığını belirterek "Kamyon seyir halinde olsaydı çok daha büyük olay olabilirdi. Kamyonu devirebilirdi. Allah korudu. Tosunumuzda her hangi bir yaralanma da yok. Kurban için hazır. Tosun Paşa çok hiperaktif. Bu kilodaki bir tosun normalde asla oradan atlayamaz.  Bu tosun çok agresif, zapt etmekte zorlanıyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü
-------------
Kurbanlık tosunun kasadan atlaması
Tosunun göüntülerri
Sahibi Vehbi Akdeniz ile röp.

Haber-Kamera: Murat SÖYLEMEZ BAYBURT DHA

===================

Ela, doğum gününde böbrek istedi

Antalya'da 6'ncı yaş gününü Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Periton Diyaliz Ünitesi'nde kutlayan Ela Karataş, doğum gününde böbrek istedi.
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Periton Diyaliz Ünitesi'nde, kronik böbrek hastası Ela Karataş için doğum günü etkinliği düzenlendi. Etkinliğe, hastanede aynı tedaviyi gören çocuklar ve yakınları davet edildi. Doğum günü etkinliği kapsamında Ela ve diğer çocuklara, servis doktor ve hemşireleri tarafından çeşitli hediyeler verildi. Ela Karataş, "Bugün benim doğum günüm, 6 yaşıma girdim. Çok mutluyum, yeni bir böbrek istiyorum" dedi.
ÜÇ YILDIR PERİTON DİYALİZE GİRİYOR
İkinci çocukları Ela'nın üç yıldır diyalizle yaşama tutunduğunu anlatan Ayşe Karataş, "Böbrek nakli için Sağlık Bakanlığı Organ Bekleme Sırası'nda yer alıyor. İnsanlarımızın organ bağışı konusunda daha duyarlı olmalarını istiyoruz. Ela gibi hasta olan çocuklar çok zor şartlarda yaşıyor. Bu bizleri çok üzüyor, organ bağışı daha fazla olsun, çocuklarımız kurtulsun istiyoruz. Bugün Ela'nın doğum günü, inşallah daha uzun ömürleri Allah nasip eder. Çocuğumuzla birlikte güzel günler yaşarız. Dileğim tüm çocukların sağlıklı ve mutlu bir ömür sürmesi. Çocuğumun okula gitmesini çok istiyorum, kendisi de bunu çok istiyor" diye konuştu.
İLK DENEME BAŞARISIZ OLDU
Ela'nın babası müzik öğretmeni Ali Karataş, böbrek yetmezliği nedeniyle periton diyalize giren kızının üç yıldır bekleme sırasında olduğunu söyledi. İlk nakil denemesinin başarısızlıkla sonuçlandığını aktaran Ali Karataş, nakledilen böbreğin 8 saat sonra attığını, yeniden organ bekleme sırasına kayıt yaptırdıklarını söyledi. Karataş, "Ela ile yakından ilgilenen periton diyaliz ünitesinin doktor ve hemşirelerine teşekkür ediyoruz. Kızımızın doğum gününde bizleri yalnız bırakmayıp katıldılar" dedi.
PERİTON DİYALİZ BÜYÜME VE GELİŞİM İÇİN TERCİH EDİLİYOR
Ela Karataş'ın doğum günü için bir arada olduklarını söyleyen Periton Diyaliz Ünitesi Sorumlu Hemşiresi Türkan Şanlı ise şöyle dedi:
"Bu gün aynı zamanda muayenemiz de vardı. Çocuklarımız periton diyalizi evde yapıyorlar. Çocuklarda büyüme ve gelişme periton diyaliz ile daha iyi olduğu için genelde tercihimiz bu yöntem. Her gün evlerinde periton diyalizlerini yapıyorlar. Bugün de kızımızın doğum gününü kutladık. Çok mutluyuz, 6 yaşına girdi. Elamızın tek bir dileği var, yeni yaşında bir böbrek istiyor. Bizler herkesi organ bağışına bekliyoruz."

Görüntü Dökümü
------------
Doğum günü pastasının kesilmesi
Hastane personeli ve ailenin görüntüsü
Minik Ela pasta yerken görüntüsü
Ela hediye paketlerini açarken görüntüsü
RÖP 1: Ela Karataş
RÖP 2: Türkan Şanlı
RÖP 3: Ali Karataş
RÖP 4: Ayşe Karataş
372 MB -- 03.22/// HD

Haber-Kamera: Erol AKKIR/ANTALYA,

====================

'Kantaronu, güneş kremi olarak kullanmayın'

Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Satıl, kantaronun hafif güneş yanıklarına kullanılabileceğini, ancak güneş kremi yerine kantaron yağı kullanımı gibi bir hata yapıldığını söyledi. Satıl, "Kantaron yağını sürdüğümüz zaman güneşe çıkmamamız lazım. Aksi takdirde, güneş zararları olacak, güneş lekeleri olacaktır" dedi.
Prof. Dr. Fatih Satıl, kantaronun kullanımı ile ilgili yanlış bilgi sahibi olunduğu konusunda uyarıda bulundu. Kantaron ile karıştırılan zeytinyağının farklı bir özelliğe büründüğünü ifade eden Satıl, bu yağın artık sade zeytinyağı gibi olmadığını ve kesinlikle güneş kremi yerine kullanılmaması gerektiğini kaydetti. Prof. Dr. Fatih Satıl, "Kantaron yağının güneş yağı olarak kullanılmasına dair bir yanlış uygulama var. Bu çok tehlikeli. Çünkü kantaron, cildi hassaslaştırıyor. Kantaron yağını sürdüğümüz zaman güneşe çıkmamamız lazım. Aksi takdirde, güneş zararları olacak, güneş lekeleri olacaktır. Bunun uygulanmaması lazım" dedi.
GÜNEŞ YANIĞINA DA İYİ GELİYOR
Kantaron yağının kullanımı hakkında bilgi veren Prof. Dr. Fatih Satıl, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Yanık ve yara tedavilerinde, akşamdan sürerek, gece boyunca onun etkisini kullanıp, sabah da yıkayarak o şekilde gün yüzüne çıkmamız gerekir. Her bitkinin bir kullanım yöntemi var. Doğru kullanmazsak, doğru bitki ile uygulamazsa şifa yerine zarar görebiliriz. Öncelikle yanığın derecesi önemli. Ciddi yanıklarda mutlaka doktora gidilmeli ve tıbbi müdahale yapılmalıdır. 1 derece gibi hafif yanıklarda bitkisel yöntemler var ama bunlara da yine çok dikkat etmemiz lazım. Yara bölgesi enfeksiyon kapabilir yani. Mümkün mertebe steril bir uygulama yapmamız lazım. Doğa bir eczane gibi, Aloe Vera bitkisi var. Bunu evimizde saksıda da yetiştirebiliriz. Bu bitkinin yapraklarını kırdığımızda ve ikiye böldüğümüzde içerisinden çıkartacağımız jelimsi madde, hafif güneş yanığının tedavisinde birebir. Hem yanmak ile beraber nem kaybı olacağı için bu jelimsi madde dokunun nem eksikliğini giderecek ve kısa sürede kendini toparlamasını sağlayacaktır. Salatalık, elma rendesi, lavanta yağı da bu amaçla kullanılabilecek nem içeriği yüksek bitkilerdir. Bunları yara yüzeyine uygulayarak, yaranın kısa sürede iyileşmesini sağlayabiliriz. Ama dediğim gibi bu bitkiler kesin çözüm değil, enfeksiyon kapma riski vardır. Uygulamaları yaparken mutlaka uzmanlara danışmak gerekir. Kantaron, lavanta ve aloe vera bitkilerinin aynı zamanda sakinleştirici ve ağrı kesici özellikleri de var. Yani yanık ile beraber ortaya çıkan o ağrı hissini de azaltacaklardır."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------
-Prof. Dr. Fatih Satıl röp
-Kantaron detay görüntüsü
-Plajlardan detay görüntü

Haber-Kamera: Fatih Emrah ERDOĞAN/AYVALIK(Balıkesir),

====================

İranlı Amini, kaybolan kedisini sokaklara astığı afişlerle arıyor

ESKİŞEHİR'de İran uyruklu Parinaz Amini (28), 3.5 yıl önce barınaktan sahiplendiği ve bir süre önce kaybolan 'Tommy' isimli kedisini, kentin sokaklarına astığı afişlerle arıyor. Kedisinin kendisi için çok değerli olduğunu ifade eden genç kadın, "Kilolu ve adıyla seslendiğinizde tepki veriyor. Benim için çok özel. Biz her gün birlikteydik, şu anda yokken sanki evde sanki bir şey eksik gibi hissediyorumö dedi.
İran'ın İsfahan kentinden 3.5 yıl önce Türkiye'ye gelerek Eskişehir'e yerleşen İngilizce öğretmeni Parinaz Amini'nin ülkesindeki barınaktan sahiplendiği ve 'Tommy' adını verdiğini kedisi kayboldu. Bir süre bisikletiyle sokaklarda dolaşarak Yenibağlar Mahallesi'nde kedisini arayan Amini bulamayınca kayıp ilanları hazırladı. Üzerinde kedisinin fotoğrafı bulunan ilanları sokak sokak gezerek direklere e duvarlara asan Amini, sokak kedisinin kendisi için çok özel bir arkadaş olduğunu söyledi.
Eskişehir'e taşınmadan önce bir kedi sahiplenmek için gittiği İran'daki barınakta kedinin kendisine gelerek onu seçtiğini anlatan Parinaz Amini, "Biz Tommy ile İran'dan geldik. Hep yanımdaydı yol arkadaşımdı, burada birlikteydik. Ben tek başıma yaşıyorum ve o benim kankam, kardeşim, arkadaşım, her şeyim oldu. Buraya gelirken onu da yanımda getirdim. 3.5 yıldır beraberdik. Her gün benimleydi, gurbette hep yanımdaydı. Kaç gündür kayıp, balkondan çıkmış ve daha geri dönmedi. Belki bulurum diye her gün sokaklarda arıyorumö dedi.
'O YOKKEN EVDE SANKİ BİR ŞEY EKSİK GİBİ'
Kedisini görenlerin onu ismiyle çağırabileceğini, ismine tepki verdiğini anlatan Amini, "Tommy'i çok özledim ve çaresiz kaldım. Sokak kedisi gibi değil. Kilolu ve adına tepki veriyor. Tommy derseniz kesinlikle tepki veriyor. Benim için çok özel. Biz her gün birlikteydik, şu anda yokken sanki evde sanki bir şey eksik gibi hissediyorum. Çok özlemişim, ne yapacağımı bilmiyorum. Her şeyi yaptım ama elimden başka bir şey gelmiyor. Umarım biri alır ve bana getirir. Daha önce balkondan çıkıp gitmişti ama geri dönmüştü. Bu sefer de ben akşama kadar bekledim ama gelmedi. Hiç inanmıyordum ama sabaha kadar onu aradım yoktu. Ailem de buradaydı kaybolduğunda ve onlar da çok üzüldü, ben hep ağlıyordum. Hala da onu düşünürken çok ağlıyorum, çünkü o benim her şeyim. Umutsuz değilim biliyorum, bulacağım ama çok zorö ö şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü
--------
-Parinaz Amini ilan yapıştırması
-Kedisinin afişi
-Sokaklarda gezmesi
-Telefonla konuşması
-Sokak kedisini sevmesi
-Parinaz Amini ile röp.
-Kedisiyle oynarken görüntü
-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Oğuzhan DEMİR-Abdullah GÜÇLÜ/ESKİŞEHİR,-

====================

Polis ve asker olmak isteyenler, dövme sildiriyor

Tokat'ta son 1 yılda çoğunluğu asker ve polis adayı yüzlerce kişi, vücutlarının çeşitleri yerlerinde bulunan dövmeleri sildirmek için dermatologlara başvurdu.
Son yıllarda ise asker ve polis alımlarında adaylığa engel olmasından dolayı dövme sildirmek isteyenler hastanelerin yolunu tutuyor. Tokat'ta özel bir hastanede görev yapan Dermatoloji Uzmanı  Dr. Funda Albayrak (45) Türkiye'nin farklı illerinden gelen kişilerin lazer sistemi ile dövme sildirme talebinde bulunduğunu belirtti. Albayrak, "Dövme silme son zamanlarda en çok yaptığımız işlerden bir tanesi. Lazer sistemi kullanarak farklı dalga boyları uygulayarak değişik renkteki dövmeleri silebilmekteyiz. Son zamanlarda kliniğimizde en fazla yaptığımız işlem oldu. Bize de hastalarımız tarafından en çok sorulan sorulardan bir tanesi iz kalıp kalmayacağı. Tabi bu dövmenin çeşidine göre, kullanılan rengine göre değişebiliyor. Koyu renkli dövmelerde iz kalma olasılığa daha az. 6 ile 20 seans arasında uygulama yapabiliyoruz. Dövme silme işleminde son 3-4 yıldır belirgin bir artış var. Resmi verilerimize göre kliniğimizde son 1 yılda bin 256 dövme silme işlemi uygulamışız. Sebebi, polis ve asker alımların artmasından dolayı diyebiliriz. Alımlar arttığı zaman, belirli boyuttaki dövmeler seçmelerde engel olduğu için kişiler bunu sildirmek için bize başvuruyorlar" dedi.
'DÖVME YAPTIRDIĞIMA PİŞMAN OLDUM'
2018 yılında girdiği astsubaylık sınavında sağ kolunda bulunan dövmeden dolayı elenen Mahmuthan Kalem (26), "Küçüklükten gelen gelen bir merak olduğu için, arkadaş çevresinden etkilenerek yaptırdık. Yaptırdığıma pişman oldum. Askeriye sınavlara başvuru yaptım. Astsubaylığı kazandım. Sağlık raporu alacağım zaman cildiyede kaldım. Dövme 2 santim büyük olduğu için elendim. Bu yüzden hastaneye başvurumu yaptım. Şu an 3'ncü seansım ve silinmeye başladı. Bu ayın 18'inde tekrar bir sınavım var. İnşallah kazanmak istiyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-------------
-Klinikten görüntüler
-Dövme sildirme işleminin uygulanışı
-Doktorun açıklaması
-Asker adayı gencin açıklaması

Haber-Kamera:  Fatih YILMAZ/TOKAT,

===================

Belediye otobüsünün çarptığı İlker, sürücünün cezalandırılmasını istiyor

Mersin'de, elektrikli bisikletiyle işe giderken, belediye otobüsünün çarpması sonucu yaralanan İlker Gümüştaş (24), bilirkişi raporunda asli kusurlu gösterilirken, sürücünün ise kusurunun bulunmadığı görüşü yer aldı. Sürücünün cezalandırılmasını bekleyen İlker Gümüştaş, "Yaklaşık 1 senedir çalışmıyorum. Bu şekilde kimse almaz beni. Çalışmak için iş istiyorum" dedi.
Kaza, 28 Temmuz 2018'de, merkez Akdeniz ilçesine bağlı Özgürlük Mahallesi Cumhuriyet Bulvarı'nda meydana geldi. Yenişehir ilçesindeki kafede garson olarak çalışan İlker Gümüştaş, iddiaya göre, elektrikli bisikletine binip, iş yerine doğru yola çıktı. Bu sırada Erol T. yönetimindeki 33 DFP 55 plakalı, belediyeye ait yolcu otobüsü, Gümüştaş'ın bisikletine çarptı. Dengesini kaybedip, bisikletten düşen Gümüştaş, çevredekilerin ihbarıyla gelen sağlık görevlilerince ambulansla hastaneye kaldırıldı. Tedaviye alınan Gümüştaş'ın bacağında açık kırık meydana geldiği belirlendi. Derin kesik ve kırıklar nedeniyle Gümüştaş'ın bacağına 50'nin üzerinde dikiş atıldı. Gümüştaş, 3 günü yoğun bakımda olmak üzere toplam 12 gün boyunca hastanede gözlem altında tutulup, taburcu edildi.
'ŞOFÖRE SUÇ VERİLMEMİŞ'
Kazaya ilişkin hazırlanan dosyadaki bilirkişi raporunda İlker Gümüştaş, asli kusurlu gösterilirken, sürücü Erol T.'nin ise kusurunun bulunmadığı görüşü yer aldı. Gümüştaş ailesi, sürücünün suçlu bulunmamasına tepki gösterdi. Erol T.'nin cezalandırılmasını isteyen baba Ahmet Gümüştaş, "Oğlum hiçbir yerde çalışamıyor, kendi işine gidip, geliyordu. Yetkililerden yardım talep ediyorum. 2- 3 güne bir çocuğumu hastaneye götürüyorum. Bacağı sadece 15 derece bükülüyor şu an. Çarpan kişinin ceza almasını istiyorum. Devletimden adalet istiyorum. O arkadaş gelip, bizi sormadı. Arabanın başına geçtikten sonra yüzde 2 ile 8 arasında suçlusunuz. Şoför arkadaşa hiçbir suç verilmemiş. Asli kusurlu olarak çocuğumu bulmuşlar. Yetkililerden çocuğuma iş istiyorum" dedi.
'AİLEMİN GEÇİMİNİ SAĞLAYAMIYORUM'
Yaklaşık 1 senedir çalışamadığını dile getiren İlker Gümüştaş ise "İşime giderken, bu kazayı yaptım. Askerliğimi komando olarak yapmıştım; ama şu an ailemin geçimini bile sağlayamıyorum. Ameliyat oldum, bir ameliyat daha olacağım. Fizik tedaviye gittim, bacağımın bükülmesi için. 'En fazla bu kadar bükebilirsin' dediler. Yaklaşık 1 senedir çalışmıyorum. Bu şekilde de kimse almaz beni. İş istiyorum. Sürücünün de cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-----------
-Kazaya ilişkin güvenlik kamera görüntüsü
-İlker Gümüştaş ve bacağının genel-detay görüntüleri
-Askerlik fotoğrafının görüntüsü
-Merdiven inip çıkması
-Kaza tutanaklarının görüntüleri
-İlker Gümüştaş ve babası Ahmet Gümüştaş ile röportaj

SÜRE: 03'47"     BOYUT: 405 MB

Haber-Kamera: Adnan AÇIKGÖZ/MERSİN,

====================