Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Gündemi Değerlendirdi

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'deki Esed rejimi ve destekçisi güçlerin Afrin'e gireceği haberlerine ilişkin, "Şu anda Afrin'e rejim güçleri henüz girmedi. Girip girmeyeceği de belli değil. Çelişkili açıklamalar var." dedi.

Çavuşoğlu, 24 TV'de katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Terör örgütü PYD/ PKK'nın işgalindeki Afrin'e, Suriye'deki Beşşar Esed rejime bağlı "halk güçleri" olarak adlandırılan birliklerin girip girmediğine ilişkin bir soruya Çavuşoğlu, "Şu anda Afrin'e rejim güçleri henüz girmedi. Girip girmeyeceği de belli değil. Çelişkili açıklamalar var. Dün değişik kaynaklardan, hatta çok ciddi basın organlarından da buna benzer haberler geldi fakat daha sonra rejim bunu yalanladı 'Doğru değil.' diye. Diğer taraftan, girilmediği de zaten açık, ortada." yanıtını verdi.

Çavuşoğlu, bölgeye daha fazla teröristin özellikle doğudan geldiğini, bunu ABD'lilerin de inkar etmediğini belirterek, "Girer mi, girebilir mi o başka bir konu. Şu anda rejim ikilemler içinde; YPG mi daha iyi ehvenişer, Türkiye'nin orada olması mı daha iyi. YPG Suriye'yi bölmek istiyor bunun farkında. YPG'nin bir terörist örgüt olduğunu da söylüyor." diye konuştu.

YPG/PKK'nın, DEAŞ gibi bir terör örgütü olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Eğer bu terör örgütüyle mücadele edip bunları yok ederse, temizlerse o zaman başka ama rejim bu terör örgütüne, YPG'ye şu anda DEAŞ ile de beraberler. Bunlara destek için, onları korumak için oraya gelirse işte o zaman Türk ordusunu kimse durduramaz. Kim çıkarsa çıksın karşımıza bizi kimse durduramaz. O zaman biz YPG ve onu destekleyen kim varsa onlara karşı müdahale ederiz, etmek durumundayız çünkü artık bu bizim için hayati bir tehdittir. Bugün müdahale etmezsem, bugün bu tehdidi ortadan kaldırmazsam yarın bu tehdit karşıma büyüyerek tekrar çıkacaktır. YPG'ye karşı kim mücadele ederse tamam ama YPG'yi kim korumaya kalkarsa bizim için eşittir YPG."

"YPG rejime davette bulunuyor"

Suriye'deki Beşşar Esed rejiminin terör örgütü YPG/PKK ile iş birliği içinde olup olmadığını değerlendiren Çavuşoğlu, "Görüşmeler var. YPG sürekli rejime davette bulunuyor tabii. 'Gel buraya.' diyor. Herhalde rejim de onlara, anladığımız kadarıyla, 'Sen burayı terk et, ben öyle geleyim.' diyor. Henüz daha böyle bir anlaşma sağlayamadılar ama açık açık YPG rejime 'Gel' diyor." ifadesini kullandı.

Bakan Çavuşoğlu, Esed rejiminin Şebbiha milislerini Afrin'e kaydırdığı yönündeki haberlere ilişkin, "Tam olarak böyle bir bilgi yok. İstihbaratımıza sormak lazım tabii ama kim olursa olsun ABD de gelse bu geçerli, İran da gelse geçerli, Şii milis veya o milis bu milis fark etmez. Bize saldıran bir terör örgütünü korumak için kim gelirse gelsin söylediklerimiz geçerlidir." dedi.

"Öncelik Menbiç"

Türkiye'nin, ABD ile ilişkilerde somut adımlar atılmasını beklediğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Henüz daha bu aşamaya geçmedik. İlk toplantılarımızı en geç mart ayının ilk yarısında yapacağız." diye konuştu.

İki ülke arasında ABD'nin tutmadığı sözler nedeniyle önceki yönetimden bu yana bir güven bunalımı olduğunu belirten Çavuşoğlu, oluşturulacak mekanizmalarla bu sözlerin yerine getirilmesinin birlikte takip edileceğini söyledi.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin somut taleplerini şöyle anlattı:

"Birinci grupta FETÖ var. Diğer bir rahatsızlık duyduğumuz yargı, konsolosluk gibi konular var birinci grupta, daha çok iki ülkeyi ilgilendiren. İkinci çalışma grubunda ise tamamen Suriye var ama Suriye içinde de bir YPG var. Öncelik Menbiç. YPG'nin Menbiç'ten çekilmesi ve burada nasıl bir oluşum olacak. Burayı kim yönetecek ve güvenliğini kim tesis edecek, bu konuda birlikte çalışma. Diğer taraftan sadece Menbiç'le ilgili değil bu, Fırat'ın doğusunda da tüm şehirlerde aynı şekilde YPG yönetimine son verilecek çünkü buralar yüzde 95, yüzde 99 Arap şehri ve her yerde savaş öncesi, iç savaş öncesi veya Menbiç operasyonu öncesi nüfus sayımı ve dağılımı önüne konulacak ve o dağılım oranında insanlar orada kalacak."

"Erdoğan, Tillerson'a YPG'ye verilen desteğin görüntüsünü izletti"

Bakan Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'ın verilen sözleri tutmamalarının nedenini nasıl açıkladığının sorulması üzerine, "(Tillerson) 'Bugüne kadar söz verdik, tutmadık sözümüzü.' diyor. Esasen bu bir itiraf. Bir insan hatasını kabul ediyorsa, bize de 'Bir şans daha verin.' diyorsa, bence o yol denenmelidir." diye konuştu.

Tillerson ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki görüşmenin içeriğine ilişkin de bilgi veren Çavuşoğlu, Türkiye'nin duyduğu hayal kırıklıklarının iletildiğini, Tillerson'un da bunun farkında olduğunu söylediğini aktardı. Görüşmede atılacak somut adımların konuşulduğunu ve ayrıca Erdoğan'ın YPG'ye verilen desteklerin yer aldığı 10 dakikalık bir video gösterdiğini ifade eden Çavuşoğlu, tercümeyi de kendisinin yaptığını kaydetti.

Çavuşoğlu, bir dışişleri bakanıyla görüşmenin yaklaşık 3 saat 15 dakika sürmesine yönelik eleştirilere de değinerek, "İlişkilerin çok kritik bir aşamaya geldiği noktada görüşmenin bu kadar uzun sürmesi gayet doğaldır." ifadelerini kullandı.

"Krizin aşılması için bir şans verdik"

Tillerson'ın Türkiye'den talepleri olup olmadığının sorulması üzerine Çavuşoğlu, Türkiye'nin herhangi bir yanlışının olmaması nedeniyle tutuklanan çifte vatandaşlara ilişkin yargı sürecinin hızlanması ve konsolosluk işleri dışında bir konunun gündeme gelmediğinin altını çizdi.

Çavuşoğlu, "ABD ile Türkiye arasında kriz aşıldı mı?" sorusu üzerine ise krizin aşılması için bir şans verdiklerini ve Türkiye'nin endişelerinin ortadan kalkması, güvenin yeniden tesis edilmesi halinde "kriz aşıldı" denilebileceğini dile getirdi. Çavuşoğlu, bunun için belirlenen yol haritası üzerinde birlikte çalışacaklarını bildirdi.

ABD ile oluşturulacak 3. çalışma grubunun PKK'ya yönelik ortak hareket etme konusunda olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, "Bu özellikle Irak'a yöneliktir. Bunun içinde iki ülke arasındaki kurumların dışında başka aktörler de olacak. Bunun da planlamasını şimdi yapıyoruz. Üçüncü çalışma grubu içinde bunlar da ele alınacak." dedi.