Diyarbakır CHP'li Tanrıkulu

CHP'li Tanrıkulu, 'Anayasa mahkemesi kendi içtihadına sahip çıkarsza KHK'ler yüzde yüz iptal edilir"

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır'da yaptığı açıklamada, 11 bin 285 öğretmenin açığa alınmasını eleştirdi. Anayasa Mahkemesi'nin kendi içtihadına sahip çıkması halinde Kanun Hükmünde Kararnamelerin yüzde yüzünün iptal edileceğini kaydeden Tanrıkulu, "Eğer Anayasa Mahkemesi kendi içtihadına sahip çıkarsa, kendi geleneğine sahip çıkarsa ve kendi anayasasına sahip çıkarsa bu Kanun Hükmünde Kararnameler yüzde 99 demiyorum yüzde yüz iptal edilecektir. Çünkü Kanun Hükmünde Kararname'nin kendisi meclisin verdiği yetkiyle sınırlandırılmadı. Yani darbe gerekçesiyle ilgli bir Kanun Hükmünde Kararname değil bu" dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Diyarbakır CHP İl yönetimi ile birlikte binlerce üyesi açığa alınan Diyarbakır Eğitim-Sen Şubesine destek ziyaretinde bulundu. Dernek binasında bekleyen öğretmenlerle tokalaşan CHP'li Tanrıkulu Kanun Hükmünde Kararnameyle alınan kararın iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını söyledi.

"ADALET VE KALKINMA PARTİSİ 15 TEMMUZDAN SONRA DARBE MÜCADELESİNİ BİR TARAF BIRAKTI"

15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimini hep beraber boşa çıkardıklarını belirten Tanrıkulu, "15 Temmuzdan sonra Adalet ve Kalkınma Partisi hükümeti darbeyle değil, demokrasiyle, barışla mücadele etmeye başladı. Darbe mücadelesini bir tarafa bıraktı. Darbe mücadelesi adı altında hak ve özgürlüklere, insan haklarına, adalete en büyük darbeyi indirdi. ve indirmeye devam ediyor. En son olarakta işte önceki gün 11 bin 285 öğretmen başbakanın bir açıklamasıyla açığa alındılar ve ayın 19'da öğrencileriyle buluşamayacaklar. Bunu herhangi bir hukukla izah etmek mümkün değil. Herhangi bir yasayla izah etmek mümkün değil. Anayasayla izah etmek mümkün değil. Bu ancak darbecilerin, darbe hukukunun bir parçası olabilir. Mevzuatı, uygulaması olabilir ve onu yaptılar. Hiç kimse bunu ve bu uygulamaları bize darbeyle mücadele adı altında yuturamaz. Bu açıkca darbedir, temel hak ve özgürlüklere darbedir. ve bu darbeyide Adalet ve Kalkınma Partisi Allah'ın lütfü olarak gördükleri bu darbe girişimi sonrasında uygulamalara devam ediyor" dedi.

"BİZ HER KOŞULDA ADALET, HUKUK VE BARIŞ MÜCADELESİNİ SÜRDÜRECEĞİZ"

Kendisini bir hukukçu olduğunu belirten Sezgin Tanrıkulu, 12 Eylül darbesinden sonrasında kendisinin burada avukatlık yaptığını ifade ederek, "1402 mağdurların avukatlığını yaptım. Danıştay'dan ilk karar alan avukatlardan birisi benim. Bunların tümü, uygulamaların tümü birgün mutlaka yargıdan dönecektir. Birgün mutlaka Avrupa İnsan Hakları Mahkemesin'den ve Anayasa Mahkemesi'nden dönecektir. Ancak benim hayıflanmam şuna dönceği zaman bunlar olmayacak. Bunlar hükümette olmayacaklar. Hiçbirisi olmayacak. Tıpkı 12 Eylül darbecilerinin olmadığı gibi. Tıpkı 12 Eylül hükümetlerinin olmadığı gibi, bunlarda olmayacak. Ama biz her koşulda adalet, hukuk ve barış mücadelesini sürdürmeye devam edeceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.

"KARARIN İPTALİ İÇİN ANAYASA MAHKEMESi'NE GİDECEĞİZ"

Açığa alma işlemlerinin Kanun Hükmünde Kararnameye dayalı olarak yapıldığını vurgulayan CHP'li vekil Tanrıkulu, "Öğretmen arkadaşlarımız merak edebiliyorlar. Bir siyasi parti ve milletvekili olarak ne yapacağız. Öncelikle şunu ifade edeyim bu açığa alma işlemi Kanun Hükmünde Kararnameye dayalı olarak yapılmıştır. Bu Kanun Hükmünde Kararname'nin kendisi Anayasa'ya aykırıdır. ve süreci içerisinde dayandıkları Kanun Hükmünde Kararname'nin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gideceğiz. Anayasa Mahkemesi'nin yine 90'lı yıllarda bizim müracaatlarımızla oluşturduğu içtihat var. 430 ve 434 sayılı anun Hükmünde Kararnameyle ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararlar var. O kararlar halen Anayasa Mahkemesi'nin sayfasında duruyor. Eğer Anayasa Mahkemesi kendi içtihadına sahip çıkarsa, kendi geleneğine sahip çıkarsa ve kendi anayasasına sahip çıkarsa bu Kanun Hükmünde Kararnameler yüzde 99 demiyorum yüzde yüz iptal edilecektir. Çünkü Kanun Hükmünde Kararname'nin kendisi meclisin verdiği yetkiyle sınırlandırılmadı. Yani darbe gerekçesiyle ilgli bir Kanun Hükmünde Kararname değil bu. Etkisi Olağanüstü Hal ile ilgili değil. Dolasıyla bu nedenlerle Anayasa'ya ayrkırı olduğu için mutluka ama mutlaka Anayasaya aykırı olduğu için Anayasa'nın 121'inci maddesine aykırı olduğu için mutlaka iptal edilecek. ve bütün bu işlemlerin dayanağı ortadan kalkacak. Parti olarak yapacağız. Ana muhalefet partisi olarak biz üzerimindeki sorumluluğu yapacağız. Ama açığa alınan öğretmen arkadaşlarımızında mutlaka tek tek bireysel olarak müracaatlarını ve idari başvurularını yapmaları gerekiyor. Bu günler geçecek, bu kararlar ve bu isimler, bu kararnamede isimleri olan arkadaşlarımızın bir onur belgesi olacak. Ama bunu yapanlar bakımından da bir utanç belgesi olarakta tarihe yazılacak" dedi.