Eğitimde Yeni Arayışlar Kongresi - Son Dakika
Güncel

Eğitimde Yeni Arayışlar Kongresi

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Doç. Dr. Yusuf Tekin, "Temel referans noktası özgürlükçü, çoğulcu, iyi insan yetiştirmeyi hedefliyoruz ve bu parametrelerle çelişen unsurları da sistemden ayrıştırmaya çalışıyoruz.

11.05.2018 13:38

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Doç. Dr. Yusuf Tekin, "Temel referans noktası özgürlükçü, çoğulcu, iyi insan yetiştirmeyi hedefliyoruz ve bu parametrelerle çelişen unsurları da sistemden ayrıştırmaya çalışıyoruz." dedi.

Marmara Üniversitesi ve Eğitim Gönüllüleri Derneği tarafından düzenlenen "1. Uluslararası Eğitimde Yeni Arayışlar Kongresi" "Eğitimde Gelecek Öngörüleri" temasıyla Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda başladı.

Tekin, burada yaptığı konuşmada, eğitim ve eğitimle ilgili metodoloji irdelediklerinde karşılarına cevap olarak devlet ve siyasi iktidar kavramlarının çıktığını söyledi.

Eğitim kavramına yüklenen misyon ve siyasi iktidarların eğitimden beklentileri üzerinde duran Tekin, şöyle konuştu:

"Devletler insanları neden ve ne için eğitir, ne yapmak isterler? Bu sorulara cevap verdiğimizde bazı soruların cevaplarını daha rahat görebilmiş olacağız. İçinde bulunduğumuz süreç tarih içerisinde büyük dönüşümlerin yaşandığı bir yüzyıl. Yüzyıl sonra torunlarımız bahsederken aslında siyasi iktidar, devlet ve otorite kavramlarında dönüşümün yaşandığı bir tarih evresinin içerisindeyiz. Çocuklarımız 1990'lı ve 2000'li yıllardan bahsederken bir dönüşümden bahsedecekler."

Siyasal bilim literatüründe birkaç dönüşüm noktası olduğunu ifade eden Tekin, "Önce medine dediğimiz, Batılı literatürde kent devletleri var. Bunlar yıkılınca imparatorluklar ortaya çıkıyor. 14-15. yüzyıldan sonra imparatorluklar çatırdamaya başlıyor ve modern devletler kurulmaya başlıyor. Şu anda tam da kırılma devresindeyiz. Modern devletlerin çatırdamaya başladığı bir dönemdeyiz. Böyle yeni bir dönem başlıyorsa bunun eğitimle ilgili de ciddi paradigmatik dönüşümler de olacaktır." ifadelerini kullandı.

Eğitimle ilgili imparatorlukların eğitim sistemlerinin modern ulus devletlerden çok farklı olduğunu öne süren Tekin, imparatorluklardaki eğitimin tek tipçi olmadığını ve insanların günlük yaşamlarına, hayata, siyasi iktidara bakışlarına asla müdahale etmediklerini vurguladı.

Ulus devletin temel parametresinin insanları zorla koşullandırarak total bir ulus yaratmak olduğunu belirten Tekin, şunları kaydetti:

"Ulus devlet siyasi otoriteye itaat ister ve otoritenin öngörülerine karşı çıkanları ulus-vatan haini ilan eder. Althusser eğitim sistemini ulus devletin ideolojik aygıtı olduğunu söyler. Devlet kendi sistemini güçlendirmek için okullar da dahil olmak üzere tüm eğitim sistemini kullanır. Bu bizi okulları fabrika gibi gören, kapısından giren çocukları belli bir elbiseyle çıkartan bir yapıya dönüştürür. Osmanlı devleti de bu imparatorlukların can çekiştiği ortamda 19. yüzyıl başı itibariyle modernleşme süreci başlatır ve Batı'daki ulus devlet modellerinin uygulamalarını kabul eder ve uygulamaya başlar. 19. yüzyılda başlayan süreç cumhuriyetin ilanından sonra hedeflediği noktaya ulaşır. Eleştiri olarak söylemiyorum, 'modernleşmiştir', modern devletin tüm unsurları yerleşmiş, modernleşmiştir. Çünkü çağın modern referans değerleri bunlardır. Bugün başka bir çağa geçiş aşamasındayız. Bu ulus devletin çok çok ötesine çıktı."

Şahsi olarak görev yaptığı dönemde bakanlık olarak 5 yıldır yapmak istedikleri temel şeyin eğitim sistemi içerisindeki tek tipleştirici, ideolojik aygıt olarak okulları ve eğitim sistemini kurgulayan unsurların eğitim sisteminden çıkarılması olduğunu dile getiren Tekin, "Temel referans noktası özgürlükçü, çoğulcu, iyi insan yetiştirmeyi hedefliyoruz ve bu parametrelerle çelişen unsurları da sistemden ayrıştırmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

"Bilim-teknoloji her şeyde belirleyici ve kritik bir konuma geldi"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu ise "Cumhurbaşkanlığı sisteminde Türkiye'nin bilim, teknoloji ve eğitim politikalarına stratejik bir bakış" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.

Japonya'nın teknolojideki gelişmişliğini örnek gösteren Kavranoğlu, "Yeraltı kaynaklarına sahip olan ülkelerin hiçbirisi mutlu değil, rahat değil. Bütün zengin olan ülkelerin sahip oldukları şey doğal kaynaklar değildir. Bilimdir, teknolojidir. Günümüzdeki bilim ve teknoloji alanında gelişmeler büyük bir hız kazandı ve bilim-teknoloji her şeyde belirleyici ve kritik bir konuma geldi." şeklinde konuştu.

Temel bilimlerde dünyayı değiştirecek nano teknoloji, biyo malzemeler, genetik mühendisliği, enerji depolama teknolojileri gibi bazı araştırma alanlarından bahseden Kavranoğlu, Türkiye'nin mevcut bilim ve teknoloji ekosisteminin verilen desteğe karşın verimsiz olduğunu söyledi.

Sistemdeki sıkıntılara değinen Kavranoğlu, sorunları şu şekilde sıraladı:

"Hiyerarşik bir sistem yok. Üst siyasi iradenin yansıtıldığı mekanizma yok. Kurumlar arasında görev paylaşımı ve koordinasyon yok. Kamu kaynaklarının ekonomik faydaya dönüşmesini sağlayan mekanizmalar yok. Verimsizlik, mükerrerlik ve denetimsizlik var. Bilim ihmal edilerek sadece ürün geliştirmeye ağırlık verilmiş. Bu iç içe geçmiş, karmaşık sistemi çözemeyiz. O yüzden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistem ile sistem değişikliğine gidiyoruz."

Kavranoğlu, sistem değişikliği için Amerika Birleşik Devletleri bilim ve teknoloji sistemini örnek olarak aktardı.

Programın düzenleyicilerinden Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Zekeriya Erdim büyüyen ve gelişen Türkiye'nin yeni ve yerli bir eğitim modeline ihtiyacı olduğunu ifade ederek bu amaç doğrultusunda eğitim fakültelerinin akademik öngörülerini kamuoyu ve ilgililerle buluşturmayı amaçladıklarını kaydetti.

Kongreye Marmara Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Akman, Atatürk Eğitim Fakültesi Dekanı ve Kongre Başkanı Ahmet Şükrü Özdemir, akademisyenler, eğitimciler ve öğrenciler katıldı.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Eğitimde Yeni Arayışlar Kongresi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement