Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, "Şehitlerimizin geride bıraktığı emanetlerine sahip çıkmak bizim boynumuzun borcu" dedi.
Ziyaret ve çeşitli programlara katılmak üzere Muş'a gelen Bakan Fatma Betül Sayan Kaya, havaalanında Vali Seddar Yavuz, Belediye Başkanı Feyat Asya, Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ve kurum amirlerince karşılandı. İlk olarak geçen yıl şehit düşen Özel Harekat Polisi Yücel Kurtoğlu'nun Sungu Beldesi'ndeki ailesini ziyaret eden Bakan Kaya, Türk bayraklarıyla donatılan evde şehidin ailesiyle bir süre görüştü ve okunan duanın ardından Muş Valiliğine geçti. Valilikte basına kapalı gerçekleştirilen toplantının ardından Kaya, TEOG'da başarılı olan öğrencilere tablet hediye etti. Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Kaya, şehit ailelerinin kendilerine emanet olduğunu belirterek, "Şehitlerimizin geride bıraktığı emanetlerine sahip çıkmak bizim boynumuzun borcu. Onların hayır dualarını aldık ve her zaman yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade ettik" dedi.
MUŞ'A 200 MİLYON LİRALIK SOSYAL YARDIM VE HİZMET
Bakanlık olarak sosyal politikalar ve yardımlarla çocukların, kadınların, yaşlıların, engellilerin her zaman yanında olduklarına işaret eden Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2016 senesinde de Muş'a 200 milyon liralık bir sosyal yardım ve sosyal hizmette bulunduk. Bundan sonra da yardımlarımız, hizmetlerimiz artarak devam edecek. Muş merkez ve Malazgirt'te şu an hizmet veren sosyal hizmet merkezlerimiz var. Ama önümüzde çok yakın dönemde Bulanık, Varto ve Hasköy'de sosyal hizmet merkezlerimiz hizmet vermeye başlayacak. Bir de Hasköy'de Engelsiz Yaşam Merkezi yapıyoruz. 72 engelli vatandaşımızın barınacağı merkezimiz yakın zamanda inşallah hizmete açılacak. Çalışmalarımız başladı ve orada da 72 Muşlu vatandaşımız faydalanacak. Aynı zamanda da 56 kişi istihdam edilecek."
Valilik ziyaretinin ardından Muş Alparslan Üniversitesine geçen Kaya, 'Uluslararası 15 Temmuz Darbe Girişimi ve Türkiye Sempozyumu'na katıldı. Sempozyumun '15 Temmuz Kadınları' konulu oturumunda konuşan Bakan Kaya, "Biz Türkiye'de gerçekten köklü değişimleri gerçekleştiren bir siyasal hareket olarak, gayemiz sürekli ülkemizin gelişmesi olmuştur. Uzun bir dönem boyunca tarih sahnesinde gücünü koruyan, büyük bir medeniyetin mirasçıları olarak bugün yeniden gelişim sancılarını ve heyecanını yaşıyoruz. Türkiye'nin 2000'li yıllarda başlattığı büyük katılımlarla birlikte büyük bir itibar kazandı ve uluslararası Arena'da da çok güçlü bir oyuncu olduğunu ortaya koydu. Bu aynı zamanda Türkiye'nin siyasette, ekonomide, kültür ve medeniyetinde öze dönüşünün hareketi oldu. Bu hareket kuşkusuz bizim dostlarımızı sevindirirken, büyümemizden ve muasır medeniyetler seviyesine erişmemizden dolayı bazılarını büyük endişe ve korku ya sevk etti" diye konuştu.
"15 TEMMUZ BİR MİLAT OLDU"
15 Temmuz'un siyasi tarihimiz açısından çok önemli bir milat olduğunu belirten Kaya, şöyle konuştu:
"16 Nisan referandumu bunun en önemli sonucudur. Kalıcı siyasi istikrarın sağlanması bakımından 16 Nisan son derece önemli bir referandumdu. Sayın Cumhurbaşkanımızın olağanüstü kongre ile AK Parti'nin başkanlığına seçilmesi, yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için atılan ilk adım olmuştur. Milletimizle birlikte artık yeniden bir şahlanış dönemindeyiz. Yeni Türkiye'nin ruhunu 15 Temmuz'da milletimiz ortaya koydu. 16 Nisan'da da milletimiz yeni Türkiye'nin yönetim biçimi konusundaki kararını vermiştir. Yaklaşık 15 yıldır ülkeyi yönetme vazifesini üstlenmiş bir parti olarak, yeni dönemin mimarisini belirleme sorumluluğu da bizim üzerimizde. Bu noktada demokratik kazanımlarımızı her zaman daha ileriye taşımak, kalkınma anlamında büyük hamleler ile bu sorumluluğu fiiliyata dökmek sürecinde atacağımız adımlar, inşallah ülkemizin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine yakışır bir altyapıda hazırlamak için çok önemli bir nitelik taşımakta. Özellikle söz konusu bu hedeflerimiz doğrultusunda anayasa değişikliği paketini milletvekilliği seçilme yaşının 18'e indiren maddesi, ülkemizin gençlerini karar alma mekanizmalarında yer alması açısından son derece önemlidir. Evet, gençlerimiz artık karar alma mekanizmalarına aktif bir şekilde katılacak ve siyasette aktif bir şekilde söz sahibi olacak."
"YAKIN TARİHİMİZ ADETA BİR DARBELER TARİHİ"
Türkiye'nin yakın tarihinin darbelerle dolu olduğunu ifade eden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya, "Ülke olarak biz ilk defa bir darbe girişimi ile karşılaşmış değiliz. Yakın tarihimiz adeta bir darbeler tarihi. Türkiye ile birlikte pek çok ülkenin benzer süreçlere maruz kaldığını hepimiz çok iyi biliyor, yakından şahitlik ediyoruz. Milletimizin 2002 ile başlayan özgürlük mücadelesi; gezi olaylarıyla, 17/25 Aralık darbe teşebbüsü ile birlikte, benzeri pek çok olayla birlikte son olarak da 15 Temmuz hain darbe girişimi ile kesintiye uğratmak istenmiştir. Bu coğrafyada ilk kez bir darbe girişimi, aziz milletimiz tarafından geri püskürtüldü ve başarısız kılındı. FETÖ operasyonun bir parçasıydı, 15 Temmuz hain darbe girişimi 40 yıllık bir hazırlığın son aşamasıydı. Bu milletin içine sızarak, okullar içerisinde örgütlenerek, camilerde omuz omuza, bu milletle namaza oturarak, adeta dini istismar ederek kendilerine konum elde ettiler. Milletimizin saygı duyduğu tüm kutsal değerleri kullanarak oynadıkları oyunlar, önce 17 25 Aralık'tan sonra da 15 Temmuz'da tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı. Kendi meclisini, askeri karargahını, emniyetini, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine, stratejik kurumlarını savaş uçaklarıyla bombalayan bir girişim olması, 15 Temmuz'un sıradan bir darbe girişimi olmadığını açıkça ortaya koydu. Ancak hiç şüphe yoktur ki 15 Temmuz'un dünyada yaşanan bütün darbelerden farklı olarak en önemli yönü, bir milletin liderinin çağrısıyla meydanlara dökülerek tanklara, uçaklara, silahlara karşı adeta ölümü öldürerek göğsünü siper etmesidir. 15 Temmuz'da oğlunu eşini, kardeşini alarak sokaklara dökülen kadınlar gördük. Onlar tarihin önünde bütün dünyaya bu milletin istikrarına olan bağlılığını gösterdiler" şeklinde konuştu.
"KOLAY KAZANMADIĞIMIZ VATAN TOPRAĞINI ASLA VERMEYECEĞİZ"
"Bu ülkeyi, bu vatan topraklarını kolay kazanmadığımız gibi kolay da vermeyeceğimizin en güzel kanıtıdır 15 Temmuz" diyen Kaya, şunları kaydetti:
"15 Temmuz'da bütün dünya yediden yetmişe bir ülkenin kıyama durduğunu gördü. 15 Temmuz gecesi bütün insanlık vatan sevgisinin savaş uçaklarından ve tanklardan çok daha güçlü olduğunu gördü. 15 Temmuz'la birlikte devlet ve hükümet olarak 40 yıldır toplama nüfuz eden bu hastalığı siyasi, askeri, ekonomik, sosyal ve kültürel hayatımızdan tümüyle arındırmak için kararlı bir şekilde mücadelemizi sürdürüyoruz. 15 Temmuz'la birlikte Türkiye'nin medeniyet yürüyüşünün ne anlama geldiği aslında çok daha iyi anlaşılmıştır. 2071'de dönüp de geçmişe bakan yeni kuşaklar, canları kanları ve alın terleriyle bu hedeflerin gerçekleştirilmesinde katkı sahibi olan aziz milletimizi, değerli şehitlerimizi şükranla alacaklardır. 15 Temmuz'la darbenin yönünü değiştiren kadınlarımız, bize unutulmaz bir ders, eşsiz bir emanet bıraktılar. Bu sempozyumun 15 Temmuz karanlığının daha iyi anlaşılması için katkısı olacağını düşünüyorum ve buradan bütün şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum, gazilerimize hayırlı ve uzun sağlıklı bir ömür diliyorum."
Buradaki programın ardından çocuk evlerine geçen Bakan Kaya, basına kapalı gerçekleştirilen ziyaretin ardından Muş Belediye Başkanlığına geçti. Burada Belediye Başkanı Feyat Asya'dan brifing alan Bakan Kaya, Atatürk Bulvarı üzerinde esnaf ziyareti yaptıktan sonra uçakla Bingöl'e hareket etti.
(Nejdet Armağan/ İHA)
Son Dakika › Güncel › Emanetlerine Sahip Çıkmak Boynumuzun Borcu' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?