'Erdoğan Nobel Barış Ödülüne Aday Olabilir'

İsrail Dışişleri Bakanlığı Eski Müsteşarı ve Türkiye Eski Büyükelçisi Dr. Alon Liel, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye ile İsrail arasında Golon tepeleri konusundaki arabulucu rolunu değerlendirirken, "Eğer burada bir başarı elde edilirse Başbakan Erdoğan Nobel Barış Ödülüne aday olabilir ve bu ödülü Erdoğan alır" dedi.

Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği'nin (RTGD) davetlisi olarak İsrail'den gelen 15 kişilik gazeteci heyeti, Türk gazetecilerle birlikte Ortadoğu'daki yeni dengeleri masaya yatırdı. "Yeni Dünya Düzeninde Ortadoğu'daki Yeni Dengeler, Halkların Politikası" konulu panele katan İsrailli ve Türk gazeteciler çarpıcı değerlendirmelerde bulundular.

-DR. LİEL: "BAŞARI TÜRKİYE'NİN OLUR"-

Panel'de konuşan İsrail Dışişleri Bakanlığı Eski Müsteşarı ve Türkiye Eski Büyükelçisi Dr. Alon Liel, Türkiye'nin Suriye ile İsrail arasındaki arabulucu rolünü değerlendirdi. Başbakan Erdoğan'ın İsrail'in kalıcı barış karşılığında Golan tepelerinden çekilmesi konusundaki girişiminden övgüyle söz eden Dr. Liel, "Barışı düşmanlar bulamaz, dostlar bulur, barış zeminini dostlar yaratır. Eğer bu görüşmelerde başarı sağlanırsa İsrail'in kalıcı barış karşılığında Golan tepelerinden çekilmesi gerçekleşirse bu Türkiye'nin başarısıdır. Başbakan Erdoğan bu görüşmelerden sonuç alırsa Nobel Barış Ödülü'ne aday olabilir. Bu kalıcı barışın tesisi sonucu Erdoğan Nobel Barış Ödülünü alır" diye konuştu.

-MERCAN: "ORTADOĞU'DA BARIŞ YOKSA DÜNYADA DA YOKTUR"-

Panele konuşmacı olarak katılan TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AKP Eskişehir Milletvekili Murat Mercan ise Türkiye'nin İsrail- Filistin ilişkilerinde önemli bir rol oynayabileceğine işaret etti. "Dünyada barışı kalıcı kılmak için Ortadoğu'da barışı hakim kılmak gerekir" diyen Mercan, "Ortadoğu'da barış yoksa dünyada da barış yoktur" dedi. Mercan, "Suriye ve İran'ı sisteme entegre etmek gerekir. Bölge herhangi bir yanlış politika sonucunda kan gölüne dönüşebilir. Bu nedenle tüm adımları dikkatli atmak gerekir. Özellikle Filistin meselesinin sürdürülebilir olmadığını düşünüyorum" diye konuştu.

-YILMAZ: "ABD VE İSRAİL TÜRKİYE İLE İŞBİRLİĞİ YAPMAK ZORUNDA"-

İsrail'de 2005 yılında, "Yılın İşadamı" seçilen ve ayrı zaman da Ortadoğu uzmanı olarak tanınan Ahmet Yılmaz, Çin, Rusya ve İran'ın giderek geliştirdikleri ülkesel işbirliğine dikkat çekti ve bunun karşısında ABD ve İsrail'in Türkiye ile işbirliği yapmak zorunda olduğunu söyledi. Ortadoğu'da Türkiyesiz bir çözümün mümkün olmadığını söyleyen Yılmaz, şöyle dedi :

"Başta ABD politikaları olmak üzere, beraberinde İsrail'in mevcut politikaları, bugün itibariyle görüyoruz ki hepimizin ortak yaşam alanı olan bölgemizi istikrara götürmek yerine, daha da endişe verici bir sürece doğru taşımaktadır. Bu ülkelerin bugünkü mevcut politikaları, Türkiye'nin bölgesel menfaatleriyle şiddetle çatışıyor. Bu menfaat çatışması kesinlikle ABD ve İsrail'i yalnızlığa götürecek bir süreci de beraberinde getirecektir. Bir tarafta Çin ve Rusya destekli gözünü İsrail'e dikmiş bir İran, diğer bir tarafta da güçlü, dinamik ve ayrıca Müslüman olup İsrail'e dost olan bir Türkiye... Zamanlama olarak böyle bir dostluk, ancak Allah'ın İsrail'e bir sunduğu bir lütuf ile açıklanabilir."

-ÖZKAN: "TERÖRİSTE HERKES KENDİ PENCERESİNDEN BAKARSA SORUNLAR ÇÖZÜLMEZ"-

Panelin açılış konuşmasını yapan RTGD Başkanı Metin Özkan, kapalı kapılar ardında Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgeyle ilgili senaryolar yazıldığını, haritalar çizildiğini ifade etti. Ortadoğu'nun, bu senaryoların en kanlı sahnelerinden biri olduğunu ifade eden Özkan, Türkiye'nin terörden ötürü büyük can kayıpları verdiğini belirtti. Özkan, "Teröristlerin bugün hiçbir şey olmamış gibi masum taleplerle Türk toplumunun arasında dolaşıyor. Teröriste herkes kendi penceresinden bakarsa bu tür sorunları biz yıllar sonra da konuşmaya devam ederiz. Siyasiler mevcut durumu yürütmek adına değil, çözüm üretmek adına hareket etmelidir" dedi. (ANKA)

(HF/ZG)