Hdp Eş Genel Başkanı Demirtaş, Mardin'de

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Sorunların diyalog ve müzakere ile çözümünün önünün açılması, sağlıklı bir ortamda yeniden tartışma ve siyasi zemine dönülebilmesi için parti olarak ısrarcı tutumumuzu ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi.

Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Başkanı Kamuran Yüksek, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak, HDP Muş Milletvekili Burcu Çelik Polat ile Mardin Büyükşehir Belediyesini ziyaret ederek, Belediye Başkanı Ahmet Türk ile görüştü.

Daha sonra belediyede düzenlenen basın toplantısında konuşan Demirtaş, sokağa çıkma yasaklarının hak ihlallerine neden olduğunu ileri sürdü.

"Sorunların diyalog ve müzakere ile çözümünün önünün açılması, sağlıklı bir ortamda yeniden tartışma ve siyasi bir zemine dönülebilmesi için parti olarak ısrarcı tutumumuzu ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

" Cizre'de bir binada mahsur kalanlardan 4 gündür haber alınamıyor. Bu konuda milletvekilleri, parti başkanları ve yetkileri ile binlerce insan seferber oldu. Aralarında çocuk, kadın ve yaşlılar var. Sağlık durumlarıyla ilgili net bir bilgi maalesef şu dakikaya kadar alabilmiş değiliz. Kürt sorunu uzun bir mevzu. Belki bugün, yarın çözümü olmayabilir. Bu çatışmayı, ölümü bu saatte, bugün durdurmamız belki mümkün olmayabilir. Fakat bu insani dramı şu saatte durdurmak mümkündür. Biz bunu için buradayız. Milletvekillerimiz ve belediye başkanlarımızla Cizre'deki durum netleşinceye kadar buralardan ayrılmayacağız."

"Buradan Başbakana çağrı yapıyorum. Cizre'deki o binada ortaya çıkacak tablo, geri dönülmeyecek şekilde bir köprünün yıkılmasına yol açabilir. Müzakereden, diyalogdan ve çözümden bahsetmenin imkanı bile kalmayabilir. Durum o kadar vahim ve ciddidir. Her şeyi bir tarafa bırakın. Bu insani beklentiyi karşılayacak bir cevap vermeniz gerekiyor" ifadelerini kullanan Demirtaş, sağlık ekibinin de bulunduğu bir heyetle Cizre'ye gitmek istediklerini belirtti.

Demirtaş, şunları dile getirdi:

"O binada ne olduğunu bilmiyoruz. Oradan haber alınması engelleniyor. Umut ediyoruz ki oradaki insanlar yaşıyordur. İnşallah durum düşündüğümüz, korktuğumuz kadar kötü değildir. Koşulların sağlanması açısından elinde silah bulunan kim varsa silahı susturmasını, kesinlikle hiçbir şekilde koşullar ne olursa olsun ateş etmemesini, bu koşulların sağlanmasıyla heyetimizin ilçeye girişinin olanaklarının yaratılmasını istiyoruz. Bu insani trajedinin çözümü adına hareket ediyoruz. Halkımız bizden gelecek çağrılara, uyarılara dikkatle kulak asmalı, beklemeli ve bizi dinlemelidir. Her yerde büyük bir hassasiyet ve duyarlılık oluşmalı. Sadece burada değil, her yerde halkımız büyük bir duyarlılıkla, hazır olmalıdır. Biz o insanlarla günlerce telefon görüşmesi yaptık, yaşıyorlardı. Oradaki insanlar çatışma ortamında değillerdi ve yardım ulaştırılmasını, oradan alınmalarını bekliyorlardı."

Gazetecilerin, Sağlık Bakanlığından bu yönde 3 talebin karşılandığına ilişkin açıklama yapıldığına ilişkin sorusu üzerine Demirtaş, şunları kaydetti:

"11 kadın, 11 anne o binanın önüne kadar gittiler. Polisler onları gözaltına aldılar. Ben ve arkadaşlarım sağlık ekibiyle oraya gitmeye hazırız. Bir ilçede sokağa çıkma yasağı olabilir fakat yasak var diye yaralıların orada tedavi edilemeden, susuzluktan ölmelerine izin verilemez. Bu ağır bir suçtur, bunu durdurmak istiyoruz. Hiçbir bahane ortaya koymasınlar. Biz gideceğiz, binada gözlem yapacağız. Sadece bunun önünü açsınlar. Sağ, yaralı, cenaze ne varsa alıp hastaneye bırakacağız. İsteğimiz budur."

Sosyal medyadan paylaşılan fotoğrafların o binadaki kişilere ait olup olmadığı yönündeki soruya Demirtaş, "Fotoğrafı çeken de paylaşan da insanlıktan çıkmış. Başka bir şey diyemeyiz. Fakat bodruma ait olmadığı kanaatindeyiz. Cizre'de başka yerden alınan cenazelere ait olduğu tahmin ediliyor. Cenazelerin şu anda Şırnak Devlet Hastanesi morgunda olduğu tahmin ediliyor" ifadelerini kullandı.

DBP Eş Başkanı Kamuran Yüksek ise, söz konusu binadaki yaralıların sivil olduğunu ileri sürdü.

Yüksek, "Oradaki insanların kurtarılması için bir yaşam koridoru açılması gerektiğini düşünüyoruz. Şu an itibarıyla tümden çatışma ortamının durmasını istiyoruz. En azından Cizre'deki durum netleşene kadar karşılıklı ateşkes durumu dahi olabilir" şeklinde konuştu.