'Hizbullah Camiası' Meydan Okudu!

HDP ve Hizbullah Cemaati arasındaki olaylar sebebiyle bölgedeki tehlikeli tırmanış sürüyor. Hizbullah Cemaatine bağlı birçok dernek ve örgüt Mustazaflar Cemiyeti adı altında Dergah Camii önünde bir araya gelerek, Cizre'de hayatını kaybeden Abdullah Deniz için gıyabi cenaze namazı kıldı ve basın açıklaması yaptı.

Sık sık PKK ve HDP aleyhine slogan atan grup adına açıklama yapan Mustazaflar Cemiyeti Şanlıurfa Şubesi Üyesi Faruk Polat, savundukları değerlerden asla taviz vermeyeceklerini vurguladı. Enfal suresinden ayetler okuyarak konuşmasına başlayan Polat, bölgede katmerli bir zulmün devam ettiğini söyledi.

'EVLER YAKILMAK İSTENDİ'

Polat, "PKK ve türevlerinin eliyle yapılan dindar kesime yönelik saldırılar can ve mala zarar veren boyutlara gelmiştir. Bunlar yaşanırken, güvenlik güçlerinin içinde bulundukları acziyet ise bu vandallara cesaret vermektedir. Son olarak Cizre'nin Nur mahallesinde meydana gelen saldırılarda yaşlı bir Müslüman katledildi. Evler, içinde kadın ve çocukların da bulunduğu halde yakılmak istendi. Mütedeyyin insanların evlerinin çevresi belediyenin iş araçlarıyla hendeklerle çevrildi. Keleş ve biksi gibi ağır silahların kullanıldığı saldırılarda, başta KCK yetkilileri olmak üzere HDP ve DTK gibi PKK türevi yapıların sorumsuzca açıklamalarından alınan cesaretle yapıldı.

Bu saldırılar karşısında İslami kesim, kurum ve kanaat önderlerine düşen görev; Müslüman mazlum ve mustazaf Kürtlerin yanında yer almalarıdır. Bölgedeki bu saldırılar olurken halen, olayları 'iki taraf arasındaki çatışmalar' olarak gösterme çabalarına devam eden kesimler de mevcuttur. Halbuki 'iki taraf arasında çatışmak' yok. PKK'nin Müslümanları ayırt etmeksizin topyekûn düşman gösterip vahşice saldırıları söz konusudur" diye konuştu.

'BOZOVA'DA KAPILAR İŞARETLENDİ'

Bozova ilçesinde yaşanan bir olayı hatırlatan Polat, Cizre olayına benzer bir ateşin burada da yakılmaya çalışıldığını kaydetti. Polat, "Daha dün ilimiz Bozova ilçesine bağlı Sığırcık köyünde, aynı çeteler Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) üyesi olan kardeşlerimizin ev ve kapılarına ölüm işaret ve sloganları yazarak hedef göstermişlerdir. Bunlar IŞİD'tir yalanıyla düşmanlığı körükleyerek, herkesi yakacak olan bir ateşi tutuşturmaya çalışıyorlar.Bölgede yıllardan bu yana, Müslümanlara reva görülen zulmün, iftiranın, boykotun, vandalizmin vs. saldırının, Filistin'deki, Myanmar'daki, Mısır'daki zulümden ne farkı var? Sadece zalimlerin adı değişmiş durumda. Orada Siyonist, Budist, Sisi vs. iken, burada PKK-KCK-HDP-YDG-H olmuştur.Müslüman kardeşlerimizin suskunluklarına karşı biz de, Şeyh Ahmet Yasin gibi diyoruz ki; 'Yakında bizim büyük ölümlerimizi duyacaksınız. O zaman alınlarımızda şu yazılacak: Bizler direndik, ileri atıldık ve kaçmadık. Ve bizimle birlikte çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve gençlerimiz ölecek. Onları, bu suspus ve bön ümmete yakıt yapacağız. Bizden, teslim olmamızı ve beyaz bayrak dikmemizi beklemeyin. Çünkü biz, bunu yapsak da öleceğimizi biliyoruz. Bırakın savaşçı onuruyla ölelim. Dilerseniz bizimle olun, elinizden geldiğince, öcümüzü sizden her biri boynuna taksın. Dilerseniz bize acıyarak ölümümüzü izleyin. Temennimiz, Allah'ın emaneti savsaklayan herkesten kısas almasıdır. Umarız bizim aleyhimize olmazsınız. Allah aşkına, bari aleyhimize olmayın.' Biz de size diyoruz ki, ey din kardeşlerimiz. Bize düşmanlık yapıp katletmek isteyenlerin aleyhimizdeki iftiralarına inanmayın ve alet olmayınız" dedi.

'VANDALİZME ÇAĞIRANLAR PROVOKATÖRDÜR'

"PKK ve türevlerinin Müslümanlara yönelik her saldırısından sonra PKK ve çevreleri çıkıp provokasyondan ve provokatörlerden söz ediyorlar" diyen Polat, "Bu provokasyonlardaki kendi rollerine ise hiç değinmiyorlar veya olayları ters yüz ederek provokasyon yapan tarafın adını koymuyor, ortaya konuşup karanlığa sövüyorlar. Provokasyona zemin hazırlayan, ortam oluşturan kesim PKK'dir, KCK'dir, YDGH'dir, HDP'dir, DTP'dir. İslami kurum ve şahsiyetlere saldıran kim ise, legal çalışmalarımızı engelleyen kim ise, vatandaşın işyerine, evine, molotof atan kim ise, esnafın kepenklerini kapatan kim ise, muhaliflerin evlerine, iş yerlerine, STK'lara saldıran kim ise provokatör odur. Rakiplerini, muhalif gördüklerini, kendilerine biat ettirmeye, sindirmeye ve göç ettirmeye zorlayan kim ise provokatör odur. Peygamber (sav)'in hayatının örnek alınması için yapılan siyer sınavının yapılmasına dahi tahammül edemeyenler provokatördür. Halkı sokaklara eylem adı altında vandalizme çağıranlar provokatördür" ifadelerini kullandı.

POLAT HER KESİME ÇAĞRI YAPTI

Kendi değerlerine karşı saldırıda bulunanlara karşı kendilerini savunmadan geri durmayacaklarının altını çizen Polat şunları kaydetti: "Bizler tek bir fert kalıncaya ve o ferdin son nefesine kadar, asla bu zulüm ve vahşi çetelere boyun eğmeyeceğimizi, dinimizi, halkımızı, değerlerimizi bunlara karşı savunmadan geri durmayacağız. Zillet bizden uzaktır diyoruz. Bizim meşrebimizde zalime boyun eğmek yoktur. Her yaptığı zulümden zarar görünce provokatörlüğün arkasına sığınarak sıyrılmaya çalışan bu İslam düşmanlarına karşı tüm duyarlı kamuoyunu, özellikle de İslami hassasiyet ve yaşamı kendilerine düstur edinen kurum, şahsiyet ve kanaat önderi ve aşiretleri, oynanmak istenen kirli oyunlara ve Müslümanlara yönelik saldırılara karşı, Müslümanlara ve İslami STK'lara destek olup kenetlenmeye çağırıyoruz." Yapılan basın açıklaması ve kılınan gıyabi cenaze namazının ardından grup sessizce dağıldı.
(Kaynak: Gazeteipekyol)