Hollanda'da Arakanlı Müslümanlardan Suu Çii'ye tepki

Hollanda'da, Gambiya'nın, "Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımın soruşturulması" için Myanmar'a karşı Uluslararası Adalet Divanında (UAD) açtığı davanın duruşmasına katılan Nobel ödüllü Myanmar lideri Aung San Suu Çii'nin, soykırımı inkar etmesine tepki gösterildi.

Merkezi Lahey'de bulunan UAD binasının yanında Avrupa Rohingya Konseyi (ERC) tarafından Gambiya'nin Myanmar'a karşı açtığı davayı desteklemek için gösteri düzenlendi.

Avrupa'nın farklı ülkelerinden ve ABD'den gelen kalabalık bir grup, Gambiya'ya verdikleri desteğin yanı sıra Myanmar Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Suu Çii'ye tepki gösterdi.

Göstericiler, duruşmanın ikinci gününde, Suu Çii'nin Gambiya'nın tedbir taleplerine itiraz ederken yalan söylediğini belirtti.

UAD'deki duruşmaya katılmak için Lahey'e gelen Avustralya Rohingya Aydınlar Topluluğu Vakfı Başkanı Hla Myint, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suu Çii'nin soykırımı inkar etmesinin savunulacak bir tarafı olmadığına vurgu yaparak, "Söylediği her şey yalan. Uluslararası hukuk uzmanları bunu zaten kabul etmez çünkü Myanmar hükümetinin yaptığı araştırmalar gerçeği yansıtmıyor." dedi.

Almanya'dan gelen ERC Eğitim Başkanı Hüseyin Azmi de "Suu Çii, duruşma salonunda Arakanlı Müslümanlara karşı soykırım yapılmadığını söyleyerek büyük bir yalana imza attı. Bu yalanları uzun süredir uyduruyorlar fakat duruşmada bu yalanlarla kendini kurtaramaz." diye konuştu.

Mahkemeden iyi bir sonuç beklediklerini belirten Azmi, "Bu davayı kazanacağımıza inanıyoruz. Bize yardım eden ülkeler arasında Türkiye, Gambiya ve 57 ülkeden oluşan İİT'ye de çok teşekkür ediyoruz." ifadesini kullandı.

Londra'dan gelen Khun Nawng da "Bu davaya şahit olmak ve Arakanlı Müslüman kardeşlerimize destek olup dayanışma içinde bulunmak için geldik. UAD'nin mağdurların sesini duyarak Gambiya'nın taleplerini ciddiye almasını ve olumlu bir karar vermesini bekliyorum. Bu onların sorumluluğudur." değerlendirmesinde bulundu.

Zahedul Haque da "Suu Çii, ikilemde kaldı. ya gerçeği anlatacak ya da yalan söyleyecekti. Kafası karışık durumda ne söylese problem olacaktı." dedi.

Gösteride ayrıca "Rohingya'nın ve adaletin yanında ol" pankartları taşıyan göstericiler, "Myanmar'da adalet için ayaktayız", "Myanmar'da savaşı ve soykırımı durdur" ve "Rohingya'yı kurtar, insanlığı kurtar" yazılı dövizler taşıdı, "Rohingya için adalet istiyoruz", "Aung San Suu Çi utan", "Teşekkürler Türkiye ve Gambiya" ve "Soykırımı durdur" şeklinde sloganlar attı.

Avrupa Milli Görüş Teşkilatlarına bağlı Hollanda İslam Federasyonu da Türk bayrağı ile gösteriye destek verdi. Gösteri, Türkçe yapılan dua ile son buldu.

Gambiya soykırımın soruşturulması için UAD'ye başvurmuştu

Gambiya, İİT adına 11 Kasım'da Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımın soruşturulması için UAD'ye başvurmuştu. Dün yapılan ilk duruşmada Gambiya tedbir kararı taleplerini sunmuştu. Suu Çii, duruşmanın ikinci gününde Gambiya'nın tedbir taleplerine itirazında soykırımı inkar etmişti.

Diğer yandan, Lahey kentinde bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Savcılık Ofisi, geçen hafta, Myanmar'ın işlediği insanlığa karşı suçlarla ilgili geçen yıl başlatılan ön incelemenin tamamlandığını ve 14 Kasım 2019'da ön inceleme dairesinin verdiği kararın akabinde soruşturmaya başlandığını duyurmuştu.

Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik

Arakan'da 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.

Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.

Birleşmiş Milletlere (BM) göre, Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 900 bine ulaştı.

Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.

BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.