İş Birliği Yapmamamız İçin Hiçbir Neden Yok"

SİNAN ÖZMÜŞ - Rusya Federal Turizm Ajansı Toplumsal Forum Başkan Yardımcısı Sergey Markov, Suriye meselesinin Rusya, Türkiye ve İran tarafından çözülmesi durumunda, nitelikli bir iş birliğinin yakalanacağını belirterek, bunun daha önce hayal bile edemeyecekleri bir durum olduğunu söyledi.

Türkiye- Rusya 11. Çalışma Grubu toplantısı için Antalya'ya gelen Markov, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya ziyaretinde söylediği gibi Rusya ile Türkiye arasındaki normalleşme sürecinin tamamlandığını, şu anda iki ülke arasındaki ilişkilerin normal bir şekilde devam ettiğini söyledi.

Bu sürecin henüz her şeyi tam olarak kapsamadığını dile getiren Markov, örnek olarak da domates ihracatı konusunun hala çözüme kavuşmamasını ve Türk vatandaşlarının eskiden olduğu gibi Rusya'yı vizesiz ziyaret edememesini gösterdi.

Markov, buna karşın bazı konuların ise krizden öncesiyle karşılaştırıldığında daha iyi durumda olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Krizden önce Suriye'deki konularla ilgili sadece farklı düşünmekle kalmıyorduk, bu konuda bir iş birliğimiz oluşmamıştı. Şu anda Savunma Bakanlığı, Genelkurmaylar, ayrıca istihbarat teşkilatları Suriye'deki durumun normalleşmesi için bayağı çaba harcıyorlar ve bayağı iş birliği içindeler. Rusya, Türkiye ve İran, bu konuyu çözerse, öyle bir nitelikli iş birliği yakalayacağız ki daha önce öyle bir şeyi hayal bile edemezdik. Suriye'deki iş birliğimiz iyi netice verirse uluslararası çözümü bekleyen diğer konularda da iyi bir netice alabiliriz. Misal; Avrupa Birliği (AB) ile ilgili bizim de Türkiye'nin de sorunları var. AB ile çok benzer sorunlar yaşıyoruz. İki ülke bu sorunların çözümünde de iyi partner olursa iyi bir sonuç alırız."

"İş birliği yapmamamız için hiçbir neden yok"

Türkiye ile Rusya arasındaki yakınlaşmayı, her zaman büyük ülke ve imparatorluk olma hayalleriyle yaşayan ülkelerin hoş karşılamadığını vurgulayan Rusya Federal Turizm Ajansı Toplumsal Forum Başkan Yardımcısı Markov, "İmparatorluğun en önemli kuralı, ülkeler ve halklar arasında kavga çıkarmak ve daha sonra bundan nemalanmaktır. Tabii politikacılar bunu açık açık söyleyemiyorlar ama gazetecilere çok açık bir şekilde, 'Rusya-Türkiye çok sıkı bir iş birliği içinde, tehlikelidir, şudur budur' diyorlar, hiç de memnun değiller." dedi.

Markov, Türkiye ile Rusya arasındaki en büyük ortak özelliğin her iki ülkenin jepolitik konumları olduğunu dile getirerek, iki ülkenin de Avrupa ve Asya'nın köprüsü görevini üstlenen ülkeler olduğunu belirtti.

Bir diğer ortak noktanın, ne Türkiye'nin ne de Rusya'nın AB üyesi olma şansının bulunması olduğunu savunan Markov, "Her iki ülkenin de çok genç nüfusu var ve hızlı bir şekilde büyüyen ekonomilerini çeşitlendiriyorlar." diye konuştu.

Türkiye ve Rusya'nın modern ama gelenekselliğe de yeşil ışık açan iki toplum olduklarına işaret eden Markov, şöyle devam etti:

"İş birliği yapmamamız için hiçbir neden yok. Ekonomilerimiz hiçbir şekilde yarış içinde değil, birbirini tamamlayıcı ekonomiler. Bizde olmayan her şey Türkiye'de var, Türkiye'de olmayan her şey Rusya'da var. Mesela KOBİ'lerin çok hızlı büyümesi Türkiye'de var, bizde öyle bir durum yok. Tekstilin ve hafif sanayinin, diğer alanların gelişmesi Türkiye'de var, bizde o yok. Doğalgaz ve diğer doğal kaynaklar açısından Rusya çok zengin, Türkiye bunları ithal ediyor. Dolayısıyla iki ülke arasındaki ilişkilerin pekişmesinde tamamlayıcı ekonomiler önemli faktördür." dedi.

Rusya'dan Türkiye'ye gelen turist sayısının, iki ülke arasındaki vizelerin kaldırılmasıyla çok büyük ölçüde artacağını savunan Markov, bunun yanında düşük fiyatların da Rus turistleri Türkiye'ye çekeceğini vurguladı.

Markov, Antalya'ya yoğun olarak gelen Rus turistlerin kaldıkları otellerde iyi Rusça bilen personel ile karşılanmasına ihtiyaç olduğuna da işaret etti. Markov ayrıca, büyük hacimli otellerde acil durumlar için tıp personelinin de bulundurulması gerektiğini, bu gibi konuların çözülmesi halinde turizm potansiyelinin daha da gelişeceğine inandığını kaydetti.