Mersin'deki Hiperbarik Oksijen Tedavi Merkezi, ani işitme ve görme kaybı, kapanmayan kemik yaraları, diyabet ve karbonmonoksit zehirlenmeleri gibi rahatsızlıkları tedavi etmeye başladı.
Merkez Yenişehir İlçesi Barbaros Mahallesi Okan Merkezi Bulvarı üzerinde hizmet vermeyen başlayan Hiperbarik Oksijen Tedavi Merkezi, birçok hastaya şifa dağıtıyor. Bir basınç odasında tümüyle basınç altına alınan hastaya aralıklı olarak yüzde 100 oksijen solutmak suretiyle uygulanan medikal bir tedavi yöntemi olan Hiperbarik Oksijen (HBO) tedavisi, 6 binden fazla bilimsel çalışma ile desteklenmiş bir tedavi yöntemi olmasıyla uzun yıllardır dünyanın dört yanında uygulanıyor. Tedavi yaklaşık 26 yıldır Türkiye'de de bir çok hastalık için de kullanılıyor. Merkezin sorumlu hekimi Sualtı Hekimliği ve Hiperbarik Tıp Uzmanı Dr. İzzettin Gümüş, hiperbarik oksijen tedavisinin doğru kullanıldığında hayat kurtardığını söyledi. Doğru uygulanan tedaviyle insan uzuvlarını ve hayatını kurtarabildiğini belirten Dr. Gümüş, tedavinin özel dizayn edilen basınç odasında gerçekleştiğini kaydetti. Basınç odasına alınan hastaların adeta 15 metre suyun altındaki gibi yüksek basınçlı oksijen soluduğunu ifade eden Gümüş şunları söyledi:
"HBO tedavisi basınç odasında uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavide hastalar basınç odasına alınır. Burada hastalara yüzde 100 oksijen solutulur. Bu tedavi yöntemi dünyada 1900'da gelişmeye başladı. Türkiye'de ise 1990'dan sonra yaygın olarak kullanılmaya başladı. 2010'dan sonra da Ankara, İstanbul dışında yaygınlaştı. Şimdiye kadar hastalar Ankara ve İstanbul gibi illere giderek tedavi oluyordu. Bu tedavide daha çok şeker hastalığına bağlı iyileşmeyen yaralar tedavi edilmektedir. Yine iyileşmeyen yaralar, varis yaraları, damar tıkanıklığına bağlı yaralar, burger yaraları, az kanlanan, az oksijenlenen yaralar tedavi ediliyor."
- Mersin
Son Dakika › Güncel › İyileşmeyen Yaralara Oksijenli Tedavi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?