TC Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve İMEAK Deniz Ticaret Odası işbirliğiyle yapılacak olan 'Gemi Kaynaklı Kirliliğin Önlenmesinde Mavi Kart Uygulamalarının Teknik Altyapılarının Gözden Geçirilmesi, Kapasite Geliştirme ve Uygulama Alanlarının Genişletilmesi Projesi Çalıştayı', Antalya Porto Bello Hotel'de başladı.
12-13 Aralık 2013 tarihleri arasında Konyaaltı Porto Bello Hotel'de devam edecek olan Çalıştay da açılış konuşmasını yapan İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, denizleri kirleten her kim olursa olsun şikayet edilmesi gerektiğini belirtti. Kaptanoğlu, "Gemilerden oluşan kirlilik demeyelim de deniz araçlarından oluşan kirlilik diyelim. Denizlerimiz temizlenmeli. Niçin denizler temizlenmeli dedim. Çünkü deniz ticaret odası, denizcilik için çevre çok önemli. Çevreyle ilgili çalışmalara başladığımız zaman daha denizciliğin farkındalığı yoktu. 2000'li yıllardan sonra duyarlılık gösteren hükümet yetkilileri, başta Ulaştırma Bakanlığı bu işte farkındalık oluşturmak istiyordu. Ben o zamanlar Deniz Ticaret Odası başkanıydım. Biz o zamanlarda bu farkındalık için bölgesel toplantılar yaptık. Biz bunların içine kıyı belediyelerini de koyarak hem işlevsel hem de takibi yönünden olmasını istedik. ve bugün de bunu görüyoruz. Yol farkındalığını yaptığımızın burada ispatını görüyoruz" dedi.
"BENİM DE TEKNEM VAR"
Kendisinin de teknesi olduğunu belirten Kaptanoğlu, "Benim de teknem var. Bakın ben kendi kendimi şikayet ettim. Kayıtlar tutuluyor. Kimse alınmayacak gücenmeyecek. Kirletenler şikayet edilecek. Bu işi biraz daha otomatikleştirerek Ankara'dan takibi yapılsın. Cezalar ciddi ciddi uygulansın. Sahil güvenlik bu işi fevkalade yapabilir. Bu işler böyle oturur. Oteller yapılarını düzgün yapacak. Atık toplama araçları olacak. Herkes işini yaparsa sıkıntı olmaz" diye konuştu.
BARSELONA SÖZLEŞMESİ İLK KEZ TÜRİYE'YE GEÇTİ
Barselona antlaşmasının ilk kez Türkiye'ye geçtiğini ifade eden TC Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, şunları söyledi:
"Geçen hafta İstanbul'da 1976 yılında imza atmış olduğumuz Barselona Antlaşması var. Akdeniz'e kıyısı olan 21 ülke ve Avrupa Birliği'nin çevre bakanlarının katılmış olduğu toplantıya ev sahipliği yaptık. Akdeniz'in her türlü kirliliğe karşı korunması sadece denizin değil kıyının da korunmasıyla ilgili birleşmiş milletler çatısı altında bir sözleşme olan Barselona sözleşmesi ilk defa Türkiye'ye geçti. 2 sene boyunca başkanlığını ben yürüteceğim."
Müsteşar Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar canlıların kendilerine değil, insanların onlara zarar verdiğini belirterek, "Aslında Akdeniz'in kıyısında yaşayan canlılar bize zarar vermiyor, biz onlara zarar veriyoruz. Denizleri kirleten deniz araçlarından çok daha fazla kara kökenli kirleticiler. Yani denize giden çöplerin yaklaşık yüzde 75-80'i civarında şehirlerden gelen kirlilik. Şehrin içerisine atılan bir pet şişe bir yağmurla birlikte denize ulaşıyor. Dolayısıyla kirliliğin esas kaynağı da şehirlerin içerisinde atıklardan kaynaklanıyor. Bu yüzden ilk etapta şehirlerde yaşayan insanların bilinçlendirilmesi lazım. Özellikle önümüzdeki 2 yıl içerisinde 21 ülkenin gözü bizim üzerimizde olacak Barselona'dan dolayı. Türkiye'de hiçbir kıyı 1976'dan bu yana hiçbirini Avrupa'nın kitaplarına özel çevre korunmuş alan olarak yazdıramamışız. İnşallah kıyılarımızı daha çok koruyacağız" ifadelerini kullandı.
"MAVİ TUR TEKNELERİ ATIKLARINI DENİZE ATIYOR"
Mavi tur teknelerinin atıklarını denize bıraktığını söyleyen TC Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, insanların denize atık atanların fotoğraflarını kendilerine yolladıkları zaman bu kişilere ceza yazdıklarını söyledi. Birpınar, "Eğer bu sektörde birileri para kazanıyorsa insanların bizlere yardımcı olması gerekir. Özellikle mavi turda sıkıntı var. Mavi tur tekneleri bir hafta boyunca çıkıyor özellikle sıvı atıklarını denize bırakıyorlar. ve yapanlar itiraf ediyor. Atanlar "Bu atıkları nereye vereceğimiz bilmediğimiz için bize yol gösterin. Çevre il bakanlığı bir tekne tutsun atıkları bizden alsın değilse biz bunları denize atarız" diyorlar. Denizlerin dip taramasında çok kötü görüntüler ortaya çıkıyor. İyi manzaralar yok. Bakanlık gelsin bizim sıvı atığımızı alsın olmazsa yardımcı oluruz ama tek başımıza olmaz bu. Bunları denize basmak ne denizcilere ne de bu işten para kazananlara yakışmıyor. Biz bakanlık olarak istedik ki bu deniz araçlarından verilen atıklar kayıt altına alınsın ve biz bakanlıktan online olarak izleyelim. Her şey online olmaya başladı. İnternet üzerinden izliyoruz. İnsanlar artık bir yerde atık olduğunu fotoğrafını çekiyorlar bize gönderiyorlar bizlerde bakanlık olarak müdahale ediyoruz. Denizleri kirletenler anında fotoğraflanıyor bize gönderiliyor bizlerde artık onlara da ceza yazmaya başladık" şeklinde konuştu.
GELECEĞİMİZE DAHA TEMİZ BİR SU ORTAMI BIRAKALIM
Bu zamana kadar denizlerin yeterince kirletildiğini de sözlerine ekleyen Müsteşar Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, "Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizin kıyıların temiz tutmak adına turizmin önünü açma adına sürdürülebilir bir çevreyi koruma adına denizlerin temiz tutmamız oradaki canlıların hayatını düşünmemiz o kıyılarda yaşayan kaplumbağasında su yılanına kadar hepsine hayat hakkı sunmalıyız. Oradaki her şeyi göze almalı. Aslında denizler. Gelecek bizim çocuklarımızın da geleceğidir. Biz bu zamana kadar yeterince kirlettik en azından bundan sonra daha temiz bir denizler su ortamları bırakmak dileğiyle" ifadelerini kullandı. - ANTALYA
Son Dakika › Güncel › Mavi Kart Çalıştayı Başladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?