
Hamburg Edebiyat Evi (Literaturhaus) tarafından Kampnagel Kültür Merkezi'nde düzenlenen edebiyat akşamına katılan Nobel Edebiyat Ödülü sahibi yazar Orhan Pamuk, Arap dünyasındaki ayaklanmalardan İslam kültürleriyle, milletleriyle demokrasi uyuşmaz gibi önyargıları kırdığı için çok mutlu olduğunu söyledi.
Pamuk, Hamburg Başkonsolosu Devrim Öztürk ve Yaşar Kemal'in çevirmeni Cornelius Bischoff'unda aralarında bulunduğu salonu dolduran edebiyat severlere Almanca'ya çevrilen Cevdet Bey ve Oğulları kitabından bölümler okudu. Kitabın Almancaya tercümesini ve Pamuk'un konuşmasını ise tercüman Recai Hallaç dinleyicilere aktardı.
ÜST SINIFLAR BATIYA ÖZENİR, HALK ÖFKE DUYAR
Pamuk okuma bölümlerinin arasında yaptığı konuşmada Batı değerlerinin Türkiye ve başka ülkelerdeki algılanışına da değinerek, Özellikle hakim sınıflar içerisinde Batı'nın bir ideal olması ama halk arasında da ona karşı bir öfke olması yalnız Türkiye'ye özgü bir fenomen değil. Rusya'da da, Japonya'da da, Hindistan'da da bütün Batı dışı ülkelerde yukarı sınıflar Batı'ya özenti duyar, halk ise daha bir öfke duyar. 12. yüzyıl Arap düşünürü İbn-i Haldun yenik medeniyetlerin ülkelerini yenenleri taklit ettiğini söyler. Türk Batılaşması Osmanlıda askeri yenilgilerden sonra askerler tarafından başlatılmıştır. Yalnız Batılaşmada değil. Milli devletin kuruluşunda da askerlerin, Kemal Atatürk'ün tartışmasız yeri vardır' dedi.
ARAP DÜNYASINDAKİ AYAKLANMALARDAN ÇOK MUTLULUK DUYUYORUM
Sohbette güncel politikaya fazla konuşmak istemediğini ama Arap dünyasındaki ayaklanmaların kendisini çok etkilediği için buna değinmek istediğini söyleyen Pamuk sözlerini şöyle sürdürdü
Baskıcı toplumlarda değişim hep birden bire olur. Değişimin habercisi eleştiri dile getirilemez. Herkes herşeyin sonuna kadar aynı gideceğini düşünür. Ama evlerde, kapalı yerlerde eleştiri yapılır. Herkes aslında öfkelidir. Ama onu kamusal alanda ifade edemeyince, birdenbire herkes evlerinden çıkıp değişim yapınca bu birdenbire olur. Birden olmak zorundadır. Yavaş yavaş yaparsanız, yavaş yavaş yapanları içere alırlar. Bu vesileyle Arap ülkelerindeki ayaklanmalardan çok mutlu olduğumu dile getirmek istiyorum. Sadece Arap halkların bundan sonra daha iyi yaşayacağı, daha özgürleşeceği için değil. İslam kültürleriyle, milletleriyle demokrasi uyuşmaz. Yok efendim İslam halkları çok itaatkardır, başlarında hangi diktatör varsa onu hep takip ederler gibi önyargıların kırılmasından çok mutluyum. İkinci sevindiğim şeyde Arap halklarının isyanına bütün dünya halklarının da sanki kendi isyan ediyormuş gibi katılması, devletleri, politikacıları, askerleri değil ama, televizyonda olayları seyreden insanların bütün dünyada sanki ayaklanmayı kendileri yapıyormuş gibi aynı mutluluğu hissetmesi de beni çok etkiledi ve mutlu etti.
NİŞANTAŞI'NDA KÖPEK PİSLİĞİ TEMİZLİYORLAR
Her kitabında bir köpek figürü olduğunu söyleyen Pamuk, 1970li yıllara kadar Türkiye'de süs ev köpeğinin olmadığını belirterek, şöyle devam etti
İslamda köpek ev içine alınmaz. Eve köpek sokarsanız temizlemeniz lazım. Her kitabımda sürekli ortaya çıkan figürler vardır. Köpeklerde öyle. Her kitabımda vardır. Örneğin Benim Adım Kırmızı'daki anlatıcı köpek Batılıların köpekleri evlerinin içene, hatta yataklarına almalarına kahkahalarla güler. Türkiye'de sokaklarda gezer. Burjuvazi Türkiye'de yükselmeden evvel bir kişinin süs köpeğine sahip olması yoktu. Batılaşmanın sonu yok. Benim kitaplarımın geçtiği Nişantaşı'nda 1970'lerde bu yıl gördüğüm şu manzarayı asla göremezdiniz Artık Nişantaşı'nda ellerinde saydam eldivenlerle beyefendiler, hanımefendiler köpek pisliği topluyorlar kaldırımlardan. Batılaşma sürüyor.
Son Dakika › Güncel › Pamuk Ayaklanmalardan Memnun - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?