GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Sığınmacıları taşıyan lastik botun Midilli Adası'na yaklaşması- Çocukların bottan indirilmesi- Islanmış kıyafetler içindeki çocukların titreyen görüntüleri- Bottan inen aileyle röportaj- Midilli Adası'ndaki sığınmacı çocukların detay görüntüleri MİDİLLİ/ HALİL ŞAHİN - Ülkelerindeki savaştan kaçarak Avrupa'ya umut yolculuğuna çıkan sığınmacıların tehlikeli yolculuğunda bebek ve çocukların yaşadığı zorluklar dikkati çekiyor.Avrupa'ya geçmek isteyen sığınmacıların sık kullandığı güzergahlardan biri olan Yunanistan'ın Midilli Adası'na gün boyunca lastik botlar içinde sığınmacı gelmeye devam ediyor.Karaya ulaştıklarında bottan inenler arasındaki bebek ve çocukların yaşadıkları dikkati çekiyor. Bazı çocuklar uzun süren yolculuk boyunca dar alanda oturmaktan uyuşan ayaklarının ağrısını ovarak dindirmeye çalışıyor. Üzerindeki giysileri ıslanan bazı çocukların ise soğuktan dişlerinin titrediği görülüyor. Gelenler arasında henüz emziğini ağzından çıkarmamış bebekler de bulunuyor. Anne ve babalar, bottan iner inmez önce çocuklarının ıslak elbiselerini değiştiriyor.Deniz yolculuğunun ardından Eftalou bölgesine gelen sığınmacılar için yorucu bir kara yolculuğu başlıyor. Aileleri kendilerini Midilli'deki kamplara götürecek otobüse binmek için Molivos Bölgesi'ne hareket eden çocuklar da onlarla ortalama 5 kilometrelik yolu yürümek zorunda. Yorulan çocuklar yolun bir kısımını babalarının omzunda geçiriyor. Kimi çocuklar ise annesinin kucağında uyuya kalıyor. Gönüllülerin yardım noktalarında mola veren aileler, çocuklarının karnını doyurma ve dinlenme fırsatı buluyor.Molivos'a yaklaşık 2 saatlik bir yürüyüşle ulaşanlar, Midilli'ye gidecek otobüse binebilmek için bazen günlerce Molivos sokaklarında kalıyor. Anne babaları gibi yol kenarında, parkta ya da bir ağaç altında uyuyan küçük sığınmacılar bisküvilerle karnını doyuruyor.Sığınmacılara yardım amacıyla adada bulunan gönüllüler, çocuklara yaşadıklarını zor zamanları unutturmak için onlara oyuncak dağıtıyor. Aldığı oyuncaklarla mutlu olan çocuklar, uzun bekleyiş süresince ellerinden oyuncağını düşürmüyor. Midilli merkeze ulaşabilenler ana karaya gidecekleri feribotu beklerken yine benzer sıkıntıları yaşıyor.- "Çocuklarımızın orada bir geleceği yok"Sığınmacılar farklı ülkelerden gelse de hepsinin hedefleri ortak; çocukları için savaştan uzak, okula gidebilecekleri, çalışabilecekleri, mutlu olacakları bir yaşam. Suriye'nin Halep şehrinden gelen Muhammed ailesi de bu amaçla zorlu deniz yolculuğunu geride bırakanlardan. Ailenin en küçük ferdi 15 aylık Omar'ın, su alan botlarında kıyafetleri ıslandığı için çok üşüdüğü görüldü. Durumu fark eden gönüllüler, öncelikle Omar'ı kuruladı ve ısıttı.Baba Abdullah Muhammed, AA muhabirine yaptığı açıklamada çocuklarının daha iyi bir hayat yaşayabileceği bir yere gitmeye çalıştıklarını söyledi.Ülkesinde 4 senedir bir savaş yaşandığını vurgulayan Muhammed, "Çocuklarımızın orada bir geleceği yok. Her gün bombalar patlıyor. Çocuğumun okulunu bitirmesini, üniversiteye gitmesini istiyorum. Aslında o nasıl yaşamak istiyorsa öyle yaşamasını istiyorum. Ülkemizde dünyanın en adaletsiz diktatörü var. Biz çocuklarımızın geleceğini düşünüyoruz sadece" diye konuştu.- "Botlara binmeyin, çok tehlikeli"Elindeki cep telefonuyla indiği botun fotoğraflarını çeken Omar'ın 11 yaşındaki ağabeyi Hamud Muhammed ise adaya gelebildiği için Allah'a şükrettiğini belirtti.Savaştan kaçtığı için mutlu olduğunu, ancak ülkesi için endişelendiğini anlatan Hamud Muhammed de şunları kaydetti: "Bottayken çok korktum. Bot su almıştı. Sürekli ağlıyordum. Herkese şunu söylemek istiyorum ki botlara binmeyin, çok tehlikeli. Gittiğimiz ülkede eğitimime devam etmeyi, üniversitede hukuk okumayı istiyorum." - Lolo'nun gözyaşlarıSuriye'deki iç savaştan kaçan Abod Dere de eşi Rama ve 2 yaşındaki kızı Lolo ile Midilli'ye gelenler arasında yer alıyor.Sıcaklığın sabahın erken saatlerinde 20 dereceye kadar düşmesine rağmen ayağında ayakkabı olmayan Lolo, annesinin kucağında bir monta sarılı biçimde karaya ayak bastı. Korktuğu için sürekli ağlayan Lolo'yu annesi sandviç verip sakinleştirebildi. Şam'da üniversite öğrencisi olduğunu söyleyen 24 yaşındaki Abod Dere, ailesiyle güvenli bir ortamda yaşamak için yola düştüğünü, Suriye'den Şanlıurfa'ya oradan karayoluyla İzmir'e geldiklerini, İzmir'de yaklaşık 2 ay kaldıktan sonra Midilli'ye gitmek üzere Çanakkale'ye geçtiklerini söyledi.Dere, 1,5 saatlik deniz yolculuğu sırasında botun su alması nedeniyle çok korktuklarını, sürekli dua ettiklerini de ifade etti. Adanın Eftalou bölgesine ulaşan sığınmacılar, indikleri noktaya göre değişen ve ortalama 5 kilometre süren yolu yürüyerek polis noktalarına gidiyor. Oradan otobüslerle kamplara gönderilen sığınmacılar, kayıt olduktan sonra ana karaya gidecek feribota binecek.
Son Dakika › Güncel › Umudun Çocuk Yolcuları - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?