CHP Konak Adayı Pekdaş: Her Toprakta Çiçek Açarım

İzmir'de Baro başkanlığının ikinci döneminde istifa edip CHP'den Konak Belediye Başkan adayı olan Sema Pekdaş, kendini "Bazı bitkiler vardır ya her türlü toprakta meyve verir, çiçek açar. Ben de öyleyim. Her koşulda çalışırım, üreterim. Öyle bir çalışkan bir tarafım var" sözleriyle anlattı.

Kendisiyle barışık olduğunu, yaralarını çabuk sardığını belirten Pekdaş, sinemaya yalnız gitmeyi seviyor, çocukluğundan beri çok kitap okuyor. Özelliklerinden biri de ne iş yaparsa ona odaklanması, ona göre başarı böyle geliyor. İnsanlarda ilk bıraktığı duygunun güven ve samimiyet olduğunu düşünüyor. Kadın hakları için verdiği mücadeleyle tanına Pekdaş'ın aile ilişkilerinde toplumsal role uygun davranan gelenekçi bir yönü de var. Radikal Gazetesi Dış Haberler Servisi'nde çalışan gazeteci kızından dünyayı öğreniyor.

İki hafta önce ev, işyeri ve pazaryeri ziyaretleri ile başlayarak seçmenle temas eden Pekdaş, kendisinden futbol sahaları isteyen çocukların Sema Abla'sı, "Biz belediyeye sana çaya da geliriz" diyen kadınların yoldaşı olmaktan memnun. Rakipleri aday olduğu Konak'ta değil de Balçova'da oturuyor olmasını seçim malzemesi yapsa da o, evini seçimden sonra taşımakta kararlı. Seçmenin Konak Belediye Başkanı, DSP adayı Hakan Tartan'dan şikayet ettiğini, AK Parti adayı İlknur Denizli'den ise hiç söz etmediğini öne süren Pekdaş, rakiplerinin eleştirileriyle seçmenin kendisini tanır hale geldiğini, tanıdıkça da çok sevdiğini söyledi.

"GEREKİRSE KAPISINDA YATARIM"

Pekdaş, Konak Belediye Başkan adaylığı konusundaki ısrarını, "İlkesel olarak Konak'tan başvurdum. Ben belediye başkanı olayım da nereye olursam olayım demedim. Dik ve kararlı durdum" sözleriyle açıkladı. Konak'ın sosyal dokusu ile mini Türkiye olduğunu savunan Pekdaş, ilçeye yapacağı hizmetlerde Büyükşehir Belediyesi ile uyum ve koordinasyonun önemine dikkat çekti. Bu konuda "Gerekirse kapısında yatarım yine de hizmeti getiririm" diyecek kadar kararlı. Pekdaş, "İnsanların canını hangi konu yakıyorsa bizim için en acil sorun odur. Sokak hayvanlarının susuz kalmasını da çözmemiz lazım Gültepe'deki insanların istihdamına yönelik çözüm yolları da yaratmalıyız. Toplu bir istihdam problemi çözümü vermek yalancılık olur ama buna ilişkin her türlü çalışmayı yapmanın sözünü veririz. Kentsel yenilenme yaparken insanların bulunduğu yerde mutlu yaşamlarına yönelik çalışma içinde olacağız. Tüm sorunların çözümüne yetecek enerjimiz var. Önemli olan kaynağı ve personeli doğru yönlendirmek" dedi.

FİLM PLATOLARI, SOKAK SANAT MERKEZLERİ

Pekdaş Konak'ın tarihi ve kültürel dokularının canlandırılması için film platolorı, sokak sanat merkezleri oluşturulacağını belirterek, şunları söyledi:

"Herkese dokunabiliriz, herkesten birşey yaratabiliriz heyecanı bende var. Vapur İskelesi- Kemeraltı- Agora- Basmane- Kadifekale aksı gibi bir açıkhava müzesinde yaşıyoruz ve farkında değiliz. Burayı cazibe merkezi haline getireceğiz. Kentsel tarihi ve kültürel mekanlar burada. Bu zenginlikleri ortaya çıkarmamız lazım. Başlayan çalışmaları hızla tamamlayıp o dokunun bir tarihsel mekan olarak kentin çekim merkezi olmasını sağlamalıyız. Burada film platolorı kurulabilir. Akdeniz insanıyız bu insanlar sokakta yaşar. Canlı sanat merkezi olabilir. Sokak müzisyenleri ressamları orada olacak. Bu mekanları parlatmak ortaya çıkarmak zorundayız. İstihdam sorununu çözmenin bir yolu da bu tarihsel mekanlarla, ehri buluşturarak bir barış dilini yaratmak" dedi

"KONAK'TA KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ SIFIRA DÜŞÜRECEĞİM"

Yıllarca kadın hakları mücadelesi veren Pekdaş, seçilirse Konak'ta kadına yönelik şiddeti sıfıra düşürmeyi hedefledi. Pekdaş, "Kadına yönelik şiddetin sıfırlandığı bir Konak yaratabiliriz. Bunun için tüm kamusal kurumların koordinasyonu lazım. Baro'da bunları denedim. Oradaki deneyimimi yerel yönetimlere aktarma planlarım var. Koruma altına alınan kadının gerçekten korunması için belediyenin danışma merkezinin, karakolların çalışmasını sağlamak durumundayız. Kadın dayanışması ile kadının korunabileceğini göstereceğimiz projelerimiz var" dedi.

"AYAKKABI KUTULARINI PARA SAYMA MAKİNELERİNİ BİZE SORUYARLAR"

Sema Pekdaş, çaldığı her kapıda, girdiği her dükkanda kendisine "Çok çalışın bizi bu hükümetten kurtarın" dediğini öne sürerek, "Sokaktaki insanlar AKP diktatörlüğünden bıkmış durumdalar. Bizden CHP bayrağının yükseltilmesini istiyorlar. Baskıcı yasalardan gına gelmiş. Yolda sokakta bize ayakkabı kutularını, para sayma makinelerini, para alışverşlerini, bacanağı soruyorlar. Bu seçim aynı zamanda bir referandum. AKP manipülasyonlarla İzmir'in kafasını karıştırırım diye düşünüyor ama başaramayacak" dedi.

"AKP'NİN BAKANI BİR SUSSUN OTURSUN YERİNDE DURSUN"

Sema Pekdaş, "Cüppede Atatürk rozeti, Türk bayrağı olmaz, türban da" sözünün rakipleri tarafından kullanılmasının boş çaba olduğunu öne sürerek, yaşananların kendisini haklı çıkardığını iddia etti. Pekdaş, şöyle konuştu:

17 Aralık süreciyle bunun neden bu kadar anlatıldığı anlaşıldı. Bacanak soruşturmaları sonrası başsavcı tayinleri yapan savcıların elinden soruşturma dosyarını alan AKP hükümetinin varlığı benim ne demek istediğimi ortaya çıkardı. Başsavcı Samsun'a tayin oldu, HSYK Yasası değişti. Kendine bağlı yargı yaratmak isten AKP ve iktidarın bakanı bir sussun otursun yerinde dursun. İnsanlar bunun ne olduğunu çok iyi biliyorlar. Onların bu konuda söyleyecek hiçbir sözü yok. Hiç okumadan konuştukları belli. Sosyal medyada kendi yazdırdıkları haberler, kendi attırdıkları tweetler üzerinden bir bulanıklık varmış gibi ortam yaratmaya çalışmasınlar. Ben ev ev dolaşıyorum herkes bana kucak açmış durumda. Söylediğim şeyin ne olduğunu biliyorum. Baro'daki rakiplerim bunun propagandasını yapmaya çalıştılar ama ben oylarımı yüzde 70 artırdım. Bu bir hukuk meselesidir ve hukukçular bunun ne olduğunu çok iyi biliyorlar. Spekülasyon yapmasınlar gerçekler ortada"

"BENİ ATATÜRK DÜŞMANI GÖSTERMEK KİMSENİN HADDİ DEĞİL"

CHP Konak Belediye Başkan adayı Sema Pekdaş, üç yıldır AKP'nin güdümlü yargı yaratmak için emirle açtığı davalarda hukukçu olarak mücadele verdiğini öne sürerek, "Gerçek şudur, yargı bağımsız olmalıdır duruşmaya çıkarken biz cüppelerimizle çıkarız, biz tarafsızız bağımsız hiçbir önyargı ile kararımızın lekelenmesine izin vermeyiz. Bunun ne olduğu açık. Yargılama faaliyetini yürütmenin peşine takmak için yasa çıkartan AKP'li belediye başkanını adayının bu konura konuşmaya hakkı yoktur. Beni Atatürk düşmanı göstermek kimsenin haddi değil. Ben İzmir Barosu Başkanlığı'na seçilmiş bir kadın yurttaşım. Türkiye Cumhuriyeti hukuk devrimiyle kuruldu. Demokratik hukuk devletinin yşükselmesi için çalışıyorum. Benim kimliğimi tartışma hakları yok. AKP demokratik hukuk devleti mücadelesinden ne anladığını çıkardıkları yasayla gösterdi. Ben üç yıldır AKP'nin güdümlü yargı yaratmak için emirle açtığı davalarda hukukçu olarak mücadele ettim. Benim nerede durduğum belli hükümetin yaptıkları belli" dedi. - İzmir